Kimi aklı evvel zübükler, 5816 sayılı yasa da kaldırılsın demeye vardırdılar işi. Nedir 5816 sayılı yasa?
5816 yasa, DP tarafından 1951 yılında çıkarılan Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanun'un.
Kimi şerefsizler, Atatürk'e rahat rahat sövebilmenin yolunu arıyorlar.
Açılan dövize bakılırsa; bu kalabalık, 6. Filoyu kıble yaparak namaz kılanların çocukları...
Atatürk’e hakareti suç sayan kanun kaldırılsın. Ne olacak kaldırılınca, ne bulacaksın Atatürk’ün yaptıklarında?
Hırsızlık, arsızlık, edepsizlik, vatana ihanet, Türklüğe ihanet, İslam’a ihanet mi çıkacak? Avucunu yala sümüklü cahilim. Sen önce bir aynaya bak.
Rüşvet, torpil, hamili kart, Sabiha Gökçen’e verilmiş uçak, Ülkü Adatepe’ye verilmiş konak mı çıkacak aptalım? Sen o olmayan beyninle taptıklarına bir bak.
Soru hırsızlığı, imarda yolsuzluk, memur alımında torpil, hakim atamasında benim adamım, yandaşlara ihalesiz inşaat yapımı, ayakkabı kutularında dolar, İranlı Zerra’nın önüne yatan bakan mı bulacaksın? A şapşalım, sen aptallığınla kendini soydurttuklarına bir bak.
Süleyman Şah Türbesinin kaçırılması, bakara-makaralar, yüce divana gidecek bakanlar, Ali Dibo hırsızlıkları mı bulacaksın yavşağım?
Şanlı TSK’ya bir sümüklünün emriyle kumpas, davullu-zurnalı terörist karşılaması, isyancılara baklava-börek ziyafeti mi, terör savcılarına zırhlı Mecedes vermek mi bulacaksın cahilim.
50 milyon dolar bulamadığımız için Tank-Palet Fabrikasını Qatar’a kiraladığımızı mı, 500 milyon dolarlık uçak hediye aldığımızı mı, evlada vakıf, yandaşlara makam mı göreceksin? A saksı beyinlim.
Kendisi hayatta iken, kendini koruyacak yasa da çıkmaz. Askerin başına çuval geçirildiğinde, “Ne Notası, müzik notası mı” demek de çıkmaz.
Çıksa çıksa; Elmalı M. Yazır’a yaptırdığı Kur’an meali çıkar, “Ne mutlu Türküm diyene! “ sözü çıkar, “Köylü milletin efendisidir” diyen saygısı çıkar. Ananı da al git çıkmaz. Gözünüze dizinize dursun da çıkmaz.
Padişahların, “Kullarım” dediği bu asil millete “Efendiler” diye hitap ettiği çıkar.
Cephede geçen uykusuz geceler, kuru fasulye, pilava sallanan kaşık, yanında içilen üzüm hoşafı, savaş alanlarında yazılan destansı menkıbeler çıkar.
“Hattı müdafaa değil sathı müdafaa”, “Ordular İlk hedefiniz Akdeniz’dir ileri” çıkar, yazdığı geometri kitabı, Balıkesir’de Cuma Hutbesi, TBMM’nin açılışında Kur’an tilaveti, Hacı Bayram’da semaya açılan eller çıkar.
Yetmez mi kafası kafası olup beyni olmayan arkadaş. İşte 5816 sayılı yasa kalksa, Atatürk için bunlar çıkar.
Birde vatana, cumhuriyete, millete, dine ihanet eden hainlerin kellesi çıkar. Anladın mı sürme akıllı beyinsizim.
İlla bir eksik bulacaksan, İki şişe rakı, bir meze masası çıkar.
Bak şunu da asla unutma: “Atatürk’e hakaretin senin dini bütün bir Müslüman olduğunun değil, kaliteli bir hain, şuursuz bir hiç olduğunun belgesidir.”
5816 sayılı yasa kalksın kalkacaksa. O yüce kurtarıcının yüz kızartacak nokta kadar bir eksiği yoktur.