İYİ Parti'de gündem barınma krizi ve kira artışları İYİ Parti'de gündem barınma krizi ve kira artışları

AK Parti İstanbul Milletvekili Adem Yıldırım, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanmasına ilişkin, "Net bir şekilde ifade verilmediği için tedbiren görevden uzaklaştırıldı. Belediye başkanlığı düşürülmüş olmuyor, yarın bu iddialar boşa düşerse belediye başkanlığına döner. Görevi devam eden bir belediye başkanı varken meclisten belediye başkanı seçemezsiniz. Bunun için görevinin sona ermesi lazım. Burada görevden alma olayı yok, görevden geçici olarak uzaklaştırma var. Diyelim ki tüm iddialar boşa çıktığı zaman başkan olarak dönebilir. Belediye başkanlığı tamamen bitmiş olsaydı o zaman meclisten seçilirdi. Biz de takip edip sonucunu hep beraber göreceğiz" dedi. 

AK Parti İstanbul Milletvekili ve TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi Adem Yıldırım, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 

"Partili olabiliriz ama bunlar siyaset üstü konular"

Adem Yıldırım, şunları söyledi:

"TBMM Genel Kurulu'nda tüm partiler bir araya gelerek hem çocuklar hem kadınlarla ilgili hem de son dönemde yeni doğan çetesi üzerinden araştırma komisyonu kurulmasıyla ilgili bir çalışma yapmış olmamıza rağmen muhalefete yakın bazı medya kuruluşları 'önergeler AKP- MHP oylarıyla reddedildi' diyerek bunun üzerinden yanlış yönlendirmede bulunmuştur. Sokakta da buna karşılık bulduğunu gördük. Böyle bir durum yok. Meclis çalışmasında az sayıda grubu olanlardan fazla olana doğru ilerleyen bir önerge sırası vardır. Dolayısıyla grubu en fazla olan parti biz olduğumuz için önergemiz en son okunuyor. Muhalefet partileri de bizim önerge vereceğimizi bilmelerine rağmen bunun araştırılması gerektiğini düşünerek burada ucuz bir siyaset oluşturma çabası içindeler. Sosyal medyada bazı sanatçıların buna katıldığını görüyoruz. Bu konuda öncelikle şunu net bir şekilde ifade ediyoruz; çocuklarla ilgili, kadınlarla ilgili konular tüm partilerin ortak önergesiyle Meclis'imizden geçmiştir. Partili olabiliriz ama bu konular siyaset üstü konulardır."

"İki yılın altındaki cezalarda tutuklama olmasını için talepler aldık"

İstanbul'da vatandaşlarla bir araya gelerek talepleri dinledikleri bir program başlattıklarını ifade eden Yıldırım, halkta "cezasızlık" algısının arttığını belirterek, şunları söyledi:

"İki yılın altındaki cezalarda tutuklama olmasını yeniden gözden geçirilmesine ilişkin talepler oldu, denetimli serbestlik düzenlemesinin gözden geçirilmesiyle ilgili talepler aldık demek ki vatandaşlarımız bizden her ne kadar zamanında böyle bir düzenleme ihtiyaç iken bugün gözden geçirilmesini talep ediyor. Bununla ilgili bir cezasızlık algısı var. Örneğin tanımadığım bir insanla otopark yüzünden kavga ediyorum belki dayak yiyorum ama ona bu fiilinden dolayı bir yaptırıma uğramadığını görünce benim adalete olan güvenim azalıyor. Bu tür olaylarda suçları işleyenlerin yanına kar kalmaması için cezasızlık algısının kaldırılması için düzenleme gerekiyor. Düşük süreli cezalarda da belli bir süresini cezaevinde geçireceği bir sistem oluşturmamız lazım. Denetimli serbestlik olsa bile bir süre geçtikten sonra olması lazım talebi var. 

"Terörü masum gösterme gibi bir gayret var"

Adem Yıldırım, soru üzerine, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanmasına ilişkin şunları kaydetti:

"Net bir şekilde ifade verilmediği için tedbiren görevden uzaklaştırıldı. Belediye başkanlığı düşürülmüş olmuyor, yarın bu iddialar boşa düşerse belediye başkanlığına döner. Görevi devam eden bir belediye başkanı varken meclisten belediye başkanı seçemezsiniz. Bunun için görevinin sona ermesi lazım. Burada görevden alma olayı yok, görevden geçici olarak uzaklaştırma var. Diyelim ki tüm iddialar boşa çıktığı zaman başkan olarak dönebilir. Belediye başkanlığı tamamen bitmiş olsaydı o zaman meclisten seçilirdi. Biz de takip edip sonucunu hep beraber göreceğiz. 

10 yıldır takip edilip edilmediğini bilmiyoruz. Öyle bir ifade var ama bilmiyoruz. Tek başına 10 yıl önceki bir olay değil, son dönemdeki olaylar üzerine ortaya çıkıyor. Bu açıklamalar belediye seçimi öncesinde de yapıldı. 'Kent uzlaşısı' adı altında milleti kandırmaya dönük bir iş birliği yapıldı. Yalancının mumu yatsıya kadar yanar. Bu şahsın geçmişi zaten biliniyor, CHP'li arkadaşlara bu söylendi. Terörü masum gösterme gibi bir gayret var. İki gün önce Cumhuriyet'i biz kurduk diyeceksin sonra başka bir boyuta evrilecek. Ben bunu anlamakta güçlük çekiyorum. Biz DEM Parti'ye 'terörle arana mesafe koy' derken şimdi CHP'ye 'terörle arana mesafe koy' boyutuna geldik. Bu CHP için çok üzücü."

Editör: Habererk Haber Merkezi