Habertürk’te Fatih Altaylı’nın sunduğu ‘Teke Tek’ isimli programa konuk olan Babacan, cemaat, tarikat ve dini gruplara resmi statü verilmesi gerektiğini savunarak, “Biz cemaatler, tarikatlar, dini gruplar şeffaf ve açık bir şekilde dernek olarak yapılanabilsinler dedik. Şu anda yasak. Bazı ticari faaliyetler, ekonomik gereklilikler sebebiyle tüzel kişiliğe ihtiyaç duyuyorlar, dernek kuruyorlar. Niye kayıt dışı olsun ki? İnancı doğrultusunda örgütlenebilme örgütlüğü insan hakkı. Ama resmen yapabilmeliler. İbadethanelerini açabilsinler. O kanunlar gerçekten yasaklayabilmiş mi? Yeraltına inince devletin denetleme imkânı kalmıyor. Biz şeffaf olsun, açık olsun diyoruz” ifadelerini kullanmıştı.

Fatih Altaylı’nın, “Peki bu Devrim Kanunlarına aykırı bir durum değil mi bu” sorusuna ise Babacan, “Devrim kanunlarının o gün için bir mantığı var ama bugünün şartlarına göre tekrar bakmamız gerekiyor” yanıtını vermişti.

Babacan’ın açıklamalarının ardından HKP avukatları Babacan hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.

HKP avukatları tarafından başsavcılığa verilen dilekçede Ali Babacan’ın “Anayasanın ilkelerine aykırı davranma”, “677 Sayılı Tekke ve Zaviyelerle Türbelerin Seddine ve Türbedarlıklar ile Birtakım Unvanların Men ve İlgasına Dair Kanuna Muhalefet”, “430 sayılı Tevhidi Tedrisat Kanununa Muhalefet”, “2820 sayılı Siyasi Partiler Kanununa Muhalefet” suçlarını işlediği iddia edildi

Öte yandan Babacan hakkında soruşturma yürütülerek kamu davası açılması talep edildi.

ATATÜRK’ÜN SÖZÜNÜ HATIRLATTI

Suç duyurusuna ilişkin HKP avukatı Doğan Zafer Çıngı açıklama yaptı.

Mustafa Kemal Atatürk’ün, “Bugün ilmin, fennin, bütün kapsamı ile medeniyetin ışığı karşısında filan veya falan şeyhin uyarmasıyla maddî ve manevi mutluluğu arayacak kadar ilkel insanların Türkiye medeni toplumunda varlığını asla kabul etmiyorum. Efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz. En doğru, en gerçek yol, medeniyet yoludur” sözlerini hatırlatan Çıngı, “Bu ülkede laik Cumhuriyet kurulabildiyse, Mustafa Kemal Atatürk’ün ortaçağcı gericiliğe karşı bilimi yol gösterici olarak gösteren bu tutumu ve anlayışı sayesindedir. İşte bugün bu anlayıştan ve tutumdan uzaklaştığı için ülkemiz yeniden ‘şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar memleketi’ne dönüşmenin eşiğine gelmiş durumda” ifadelerini kullandı.

“HALKIMIZI ORTAÇAĞCI GERİCİLİĞE TESLİM ETMEYECEĞİZ”

Çıngı açıklamasının devamında özetle şu ifadeleri kullandı:

“HKP olarak, Mustafa Kemal Atatürk’ün bu tutum ve anlayışını ortadan kaldırmaya çalışan DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan ve buna sessiz kalarak onay veren altılı masanın genel başkanları hakkında suç duyurusunda bulunduk.

Kendini Mustafa Kemal Atatürk’ün gerçek devamcısı ve laikliğin gerçek savunucusu olarak niteleyen HKP olarak, ülkemizin ‘şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar memleketi’ne dönüşmemesi için, halkımıza, kuvayimilliyeci atalarımıza olan sorumluluğumuz gereği, ortaçağa doğru gidişin sorumlularını yargıya taşıdık. Halkımızı ortaçağcı gericiliğe teslim etmeyeceğiz.”