Balyoz darbe planının belgelerini yayınladığı için tutuklanan Gazeteci Mehmet Baransu'nun avukatları, tutukluluk kararına itiraz etti. Avukat Sercan Sakallı, "Yaşanan hukuksuzluklar, üretilen deliller, sahte ihbarcılar, gizli ve hayali aramlar göstermektedir ki; Mehmet Baransu'nun tutuklanmasının Balyoz davası ve devletin gizli belgeleriyle ilgisi yoktur. Mehmet Baransu, muhalif bir gazeteci olduğu için tutuklanmıştır." dedi.
Mehmet Baransu'nun avukatları, tutukluluğa itiraz için 5. Sulh Ceza Hakimliği ve 6. Sulh Ceza Hakimliği'ne dilekçe verdi. Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'nin çıkışında Avukat Sercan Sakallı açıklama yaptı. Sakallı, "Müvekkilim, daha önce takipsizlik kararıyla sonuçlanan bir iddiadan dolayı, günlerdir hürriyeti tahdit suçu işlenerek adeta esir alınmış durumdadır. Devletin gizli belgeleriyle ilgili suçlamada evvelce savcılık, Mehmet Baransu hakkında takipsizlik kararı vermişti. Aynı konuda, aynı suçlamayla, aynı kişi hakkında soruşturma başlatılamaz. Gözaltı kararı verilemez. Bu kişi tutuklanamaz. Bunların hepsi gerçekleşiyorsa burada bir tutuklamadan değil, esir almadan söz edilebilir. Esir alınan müvekkilimiz Mehmet Baransu olmakla birlikte, gizli belgeleri yayınlamak şeklinde bir suçlama yapılarak, Türkiye'deki gazetecilik faaliyetlerini toptan esir almanın ilk adımı atılmıştır." diye konuştu.
Metris Cezaevi'nde bulunan Mehmet Baransu'nun salıverilmesi için gerekli itirazları yaptıklarını kaydeden Sakallı, şöyle devam etti: "Baransu derhal serbest bırakılmalıdır. Şu an işlenmekte olan hürriyeti tahdit suçuyla ilgili sorumlular hakkında gerekli müracaatlarımızı yapacağız. Ve biliyoruz ki sorumlular mutlaka yargılanacaktır. Hukuksuz biçimde başlayan soruşturma, eşi görülmemiş hukuksuzluklar zinciriyle devam etmektedir. Baransu'nun evinde 10 saatte yapılan aramada aleyhte tek delil elde edemeyenler, paniğe kapılmış ve panik halinde delil üretme telaşına girmişlerdir."
Baransu'nun 3 yıl önce boşandığı eski eşinin evinde yapılan aramayı hatırlatan Avukat Sakallı, "Sosyal medya üzerinden intikam yeminleri eden manevi anlamda yaralı eski eşi, maalesef bu sürece dahil edilmiştir. Sahte isimle ihbar yaptırılmış, tarafımıza haber verilmeden gizli kapaklı sözde aramalar yapılmıştır. Baransu'nun ikameti ve iş yeri dışında kullandığı bir adres yoktur. Bulunduğu iddia edilen deliller kimin ikametinde bulunmuşsa sorumlusu odur. Baransu'yu bağlamamaktadır. Bu aramada avukatlar olarak tarafımıza haber verilmemiştir. Dolayısıyla bulunduğu iddia edilen eşyalar hukuken geçersizdir. Yaşanan hukuksuzluklar, üretilen deliller, sahte ihbarcılar, gizli ve hayali aramlar göstermektedir ki Mehmet Baransu'nun tutuklanmasının Balyoz Davası ve devletin gizli belgeleriyle ilgisi yoktur. Mehmet Baransu, muhalif bir gazeteci olduğu için tutuklanmıştır." ifadelerini kullandı.
'KALEMİNİ KIRIN TALİMATI VERİLDİ'
Baransu'nun yılmayacağını vurgulayan Sakallı, " 'Baransu'nun kapısını kırın evine girin' talimatı verenlerin, şimdi de Baransu'nun kalemini kırın talimatını verdiği açıkça görülmektedir. Eşi görülmemiş vesayet rejimine karşı maddi, manevi, psikolojik ve ekonomik baskılara göğüs geren Mehmet Baransu'yu esir alınmış olmak da yıldırmayacaktır. Baransu, vesayetin her türlüsüne karşı aynı kararlılıkla mücadelesini devam ettireceğine ilişkin kararlılığı tamdır. Bu uğurda her türlü bedeli ödemeye hazır olduğunu açıkça dile getirmekte ve tüm Türkiye'yi yaşanan hukuksuzluklara cesurca göğüs germeye davet etmektedir." şeklindo konuştu.
Zaman Gazetesi Genel Yayın Müdürü Ekrem Dumanlı, Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı Mehmet Kamış, Medya Etik Konseyi Başkanı Halit Esendir, Bugün Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Erhan Başyurt, Samanyolu Yayın Grubu Anahaber Sunucusu Kemal Gülen, Bugün TV Genel Yayın Yönetmeni Tarık Toros, Cihan Haber Ajansı Genel Müdür Yardımcısı Hakan İnce, yazarlar Mümtazer Türköne, Ali Ünal, Cafer Solgun, Ergun Babahan gibi çok sayıda gazeteci Mehmet Baransu'nun tutukluluğuna yapılan itiraza destek verdi.
EKREM DUMANLI: GAZETECİLİK TEHDİT ALTINDA
Zaman Gazetesi Genel Yayın Müdürü Ekrem Dumanlı Baransu'nun tutukluluğuna yapılan itiraza destek verdi. Dumanlı, Çağlayan Adliyesiönünde şu açıklamayı yaptı;
- 14 Aralık'la başlayan yıldırma sinderme bıktırma yazma ve konuşma gibi en temel görevleri yapamamalarına yönelik operasyon. Baransu'nun neyle tutuklandığına baktığımızda maalesef devletin gizli adlettiği 'darbe planı' olduğu iddia edilen belgeleri haber yapmak ve savcılığa teslim etmekten tutuklandı. Bir konuda bilgi belge o belgeyi yayınlamış ve savcılığa teslim etmiş. Eğer burası bir ictihada dönüşecekse ben gazeteci gözüyle söylüyorum. Darbe planlarını yayınlamak suçtur diye ictihat yapılacaksa bu ülkede gazetecilik yapmak mümkün değildir.
- Hidayet Karaca'nın davası da en absürt davadır. Bunu dünyaya anlatabilmek Türkiye'de basın özgürlüğü vardır demek mümkün değil.
- Basın özgürlüğüne vurulmuş ağır darbedir. Eğer baraj buraya kurulursa tamamen hayal mahsulüdür. Darbe belgelerini savcılığa vermekten dava açılırsa bu ülkede gazetecilik yapmak mümkün değildir.
- Üçüncü sınıf demokrasilerdeki gibi bütün gazeteleri devletin ajansına bütün televizyonları da devletin televizyonuna bağlayalım. Kendileri söylesin kendileri konuşsun. Türkiye'de gazeteciler tehdit altında, basın özgürlüğü tehdit altında.
- Baransu ile Twitter üzerinden atıştık. Bazı yazdıklarına karşı çıktım. Ama bugün destek vermek için buraya geldik. Bu insani de değil İslami de değil. Gazeteciliğin önüne baraj kuruluyor. Televizyonculuğun önüne baraj kuruluyor. Arkadaş benim dediğimi yapacaksın. Yoksa şöyle yaparım demektir.
- Bazı davalarda avukatımın alamadığı belgeleri bazı gazeteler alabiliyorsa o zaman durum vahimdir. Basın özgürlüğü ciddi tehdit altındadır.
MÜMTAZER TÜRKÖNE: İKTİDAR GAZETECİYİ İNFAZ EDİYOR
“İktidar kendisine vakti zamanında cesurca sahip çıkan bir gazeteciyi infaz ediyor” diyen yazar Mümtazer Türköne, bu infazın hukukta karşılığının olmadığını söyledi. Baransu’ya desteklerini sürdüreceğini ifade eden Türköne, “Bir yerde durdurmak lazım, bunun sonun yok. Direnmeli, karşı durmalıyız.” dedi.
CAFER SOLGUN: GAZETECİNİN GİZLİ BELGE YAYINLANMASI SUÇ DEĞİLDİR
Gazeteci Yazar Cafer Solgun ise gizli kalmış bir belgenin yayımlanmasının suç olmadığını söyledi. Solgun, “Gizlenen bir belge gazetecinin önüne geliyorsa, gazeteci de bunu haberleştirir. Bunu yayımlamak dünyanın hiçbir yerinde suç olarak görülmemiştir.” diye konuştu.
BABA BAHATTİN BARANSU: MEHMET'İME GÜVENİYORUM
Mehmet'imle gurur duyuyorum. Bizi desteklemek için burada bulunan basın mensupları hukukçular diğer arkadaşlar olsun hepsine teşekkürlerimi arz etmek istiyorum. Çok şey söylenmesi gerekiyor fakat benim söyleyeceğim söz değil. Basın mensupları, hukukçular detayları olarak açıkladılar. Onun için açıklamaya gerek yok. Hepinize müteşekkirim. Mehmet’ime güveniyorum. Oğlumun gözaltına alındığını duydum çok üzüldüm. Sadece bir suçtan dolayı cezaevine konulduğunu duyunca ferahladım. Mehmet Baransu inşallah çıkacaktır. Ben de üzgün değilim. Gurur duyuyorum. Mehmet Baransu susturulmayacaktır, susmayacaktır.
BARANSU GAZETECİLİKTEN TUTUKLANDI
Taraf Gazetesi yazarı Mehmet Baransu, 2 Mart Pazartesi günü tutuklanmıştı. Baransu’ya daha önceki bir soruşturmada takipsizlik kararı verilen ‘devletin gizli kalması gereken belgelerini temin etmek’ suçlaması tekrar yöneltildi. Baransu, İstanbul 5. Sulh Ceza Hâkimi Cevdet Özcan’ın kararıyla, yazdığı haberler ve ‘Karargâh’ kitabında yer verdiği belgeler gerekçe gösterilerek tutuklandı.