Yalova'da 5 yıldır ikamet eden 65 yaşındaki Şükrü Honaz, eşi Hidayet Honaz ve 4 çocuğuyla Siirt'te yaşarken 1975'te Almanya'dan ziyaretine gelen arkadaşının hediye ettiği paralarla koleksiyon yapmaya başladı. Yıllar içinde İstanbul'a yerleşen Honaz burada uzun zaman lokantacılık yaptı hemde bu alandaki kişilerle tanışmaya gayret ederek para toplamaya devam etti.

Honaz, 45 yılda Türk paralarının yanı sıra ABD, İran, Irak, Çin, Rusya dahil onlarca ülkeye ait 600 madeni para ve banknottan oluşan koleksiyona sahip oldu.Kendisinde olmayan paraları bulabilmek için Türkiye'yi karış karış gezen Honaz, açacağı lokantada koleksiyonunu da sergilemeyi planlıyor. Şükrü Honaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Cumhuriyetin kurulmasından önce kullanılan kağıt paraların da bulunduğu en eskisinin tarihi 120 yıldan fazla olan banknotlarının bulunduğunu söyledi.

Diğer para koleksiyonu olan arkadaşlarla takas yaparak topladım

Basım hatası olan banknotlar ile Beşiktaş, Galatasaray gibi büyük kulüplerin oyuncuları için bastırdığı hatıra paraları da topladığını belirten Honaz, "Para koleksiyonu olan arkadaşlara bende benzeri olanları verip yerine bende bulunmayan ülkelerin paralarını alıyordum. Bunun dışında İstanbul'da böyle paraların satıldığı yerlere gidip koleksiyonumda eksik olanları satın alıyordum. Böylelikle koleksiyonum büyüdü." ifadelerini kullandı.

Kuzey Kore ve İran paraları dikkat çekiyor

Honaz, Uzak Doğu ülkelerinin paralarına daha fazla meraklı olduğunu anlattı. Kuzey Kore ve İran paralarının, koleksiyonunu farklı kıldığını vurgulayan Honaz, sözlerini şöyle sürdürdü:"Bazen görenler nerelerden bulduğumu merak ediyor, şaşırıyor. Bu paraları haftada bir veya iki defa çıkarıyorum, düzeltiyorum hatta ütüsünü bile yaptığım oluyor. Bunları sık sık havalandırıyorum. Bazı günler akşam saatlerine kadar paralarla ilgileniyorum. Çocuklarım da bu merakımı seviyor ancak eşim çok vakit harcadığım için satmamı istiyor. Çok fazla vakit geçirdiğimden dert yanıyor ama bunlar çocuklarım gibi oldu. Hatta onlardan yaşça çok daha büyük olanlar var. Bu merakım bile çocuklarımdan çok önceden geliyor. Onlara sevgim olmasaydı toplayamazdım. Hedefim, hayalim bir lokanta açıp cam masalar altında bunları sergilemek. Şimdiye kadar nasip olmadı."