Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından Boğaziçi Üniversitesi’ne atanan ‘kayyum rektör’ Naci İnci yönetimi, okuldaki baskısını artırdı ve kadrolaşma çalışmalarını hızlandırdı. Kadrolaşma çalışmalarının bir ayağını da adrese teslim kadrolar oluşturdu.
Boğaziçi Üniversitesi, 24 Ağustos tarihli resmi gazetede çok sayıda adrese teslim kadro ilanı yayınlamıştı. Bu ilanlardan ikisi moleküler biyoloji ve genetik bölümüne ayrılmıştı.
Diken Gazetesi’nden Mehmet Baran Kılıç'ın haberine göre; Kadrolardan birine 2005-2016 yılları arasında Türk Hava Yolları genel müdürlüğü görevinde bulunmuş ve şu an Türk Havacılık ve Uzay Sanayi (TUSAŞ) Genel Müdürü olan Temel Kotil’in oğlu Enes Seyfullah Kotil atanmıştı.
Kotil, itibar suikastıyla görevinden uzaklaştırılan Tolga Sütlü’nün yerine getirilmişti.
Kotil ve atanan diğer kişi önceden bölüme başvurmuş ama bölüm, kendileri hakkında olumsuz görüş bildirmişti. Yönetim, sonrasında bu iki kişinin özelliklerini tarif eden adrese teslim kadro ilanı açmıştı.
Açılan iki kişilik kadroya beş kişi başvurmuştu. Üç kişi, doğrudan dekan tarafından elenmişti. Geriye kalan iki kişiyse jüriye gönderilmişti. Bölüm ve fakülte yönetim kurulları iki kişinin de işe alınmasına olumsuz görüş bildirilmişti. Buna rağmen, Naci İnci iki kişiyi de atamıştı.
Bölüm öğretim üyeleri, adrese teslim ilanlarla yapılan atamalara karşı dava açtı. Akademisyenler, ilanlar açıldıktan hemen sonra ilanların iptaline yönelik de dava açmıştı.
İLANLARLA KİMİN ALINMAK İSTENDİĞİ EN BAŞTA BELLİYDİ
Boğaziçi’nde önceden, akademik dergilere kadro ilanı verilir ve tüm dünyadan başvurular toplanırdı. Uygun görülen adaylar da İngilizce ders anlatma, ders konusuna hakimiyet, sunum yapma gibi yeterliliklerini bölümlere kanıtlardı. İşe alım süreci bölümler tarafından titizlikle yürütülürdü ve adaylar didik didik incelenirdi. Bazı durumlarda bu, bir yılı aşan bir süreçti.
Naci İnci dönemindeyse kadroya girmek isteyenler bölümlere özgeçmiş atmaya başladı. Bu özgeçmişler bir havuzda toplanır ve bölümler özgeçmişleri incelerdi.
Adrese teslim kadroyla atanan kişiler önceden özgeçmişlerini göndermiş ve bölüm tarafından özgeçmiş gönderen diğer kişilerle beraber haklarında olumsuz görüş bildirilmişti. Ardından, şu an atanan iki kişinin tarif edildiği kadro ilanları açılmıştı.
Diken’in edindiği bilgiye göre, bölüm, ilanlar açıldığı an kimleri tarif ettiğini anladı ve dekanlığa yazı yazdı. Yazıda, ilanların adrese teslim olduğu ve kimlerin alınmak istendiği dile getirildi. Sonrasında, ilanlarla ilgili dava açıldı. Dava henüz sonuçlanmadı.
ATAMALARA KARŞI DA DAVA AÇILDI
Öğretim üyeleri, yaklaşık bir hafta önce adrese teslim kadrolara dayandırılarak yapılan akademisyen atamalarına da dava açtı.
Davanın temel gerekçesi atamaların adrese teslim kadro ilanlarına dayandırılarak yapılması.
Bunun haricinde atama sürecinde de usulsüz hareket edildi. Kotil haricinde atanan ikinci kişi, bölüm yönetmeliklerinde yer alan şartları sağlamamasına rağmen atandı.
Adrese teslim kadrolara beş kişi başvurmuş, üç kişi keyfi olarak dekan tarafından elenmiş ve geriye kalan iki kişi değerlendirilmek üzere jüriye gönderilmişti. Normalde jüri bölüm başkanı, bölümden bir öğretim üyesi ve okul dışından bir öğretim üyesinden oluşurdu. Söz konusu atamalardaki jüri heyeti bölüm başkanından ve okul dışından iki kişiden oluştu.
Bölüm ve fakülte yönetim kurulları da atamalara olumsuz görüş bildirmişti.
Atama sürecinde yaşanan bu tarz usulsüzlükler de davanın nedenlerinden biri oldu.
HUKUK FAKÜLTESİ İÇİN AÇILAN ADRESE TESLİM KADRO İLANLARI İPTAL EDİLMİŞTİ
Boğaziçi Üniversitesi yönetimi, 16 Temmuz 2021’de hukuk fakültesi için adrese teslim dört kadro ilanı açmıştı.
Akademisyenler, ilanların iptali için başvurmuştu.
Mahkeme, ilanlarda yer alan şartların ‘objektif’, ‘denetlenebilir’, ‘bilimsel’ ve ‘hukuka uygun’ olmamasından dolayı iptal etmişti.