DARBE DEVLETE YAPILDI

   Cennet mekan ll.Abdulhamid hanın tahtan Siyonistler marifetiyle indirilmesi sonrasında bu coğrafyada çok darbe muhtıra yaşandı, her darbe muhtırada millet resmen tokatlandı sindirildi, sanki 10 yılda bir içtimaa çekilmek zapturapt altına alınmak milletin kaderi olmuştu.

  Darbe yapmak için bir neden olmamasına rağmen bu kadar organize ne için ve kim adına yapıldı hazırlandı?

 Bu darbeyi AK Parti hükumetini devirmek adına yapanlar hazırlayanlar çok şükür hiçbir AK Parti yöneticisinin burnunu dahi kanatmadan püskürtülüp darbenin kısa sürede sona erdirilmesi de başlı başına Allah(cc)ın bir lütfu ihsanı olsa gerek.

    12 Eylül darbe döneminde işkence gören eziyet gören biri olarak ilk saatlerden itibaren sosyal medya başta olmak üzere ‘en kötü demokrasinin en iyi darbeden daha iyi olduğuna’ dikkat çektim ve darbeye karşı mücadele edilmesinin altını çizdim.

    TBMM savaşta dahi görmediği saldırıya 15 Temmuz’da tanık oldu TBMM yi bombalayanlar nasıl bir haleti ruhiye içerisindeydiler? başarılı olsalardı en az 3-5 milyon insanı adeta infaz etmeleri içten bile değildi.

  Darbenin arkasındaki kişi olarak işaret edilen Fetullah Gülen’in bu düzeyde bir güce sahip olduğunu Ressam Remzi Taşkıran söylüyordu gülüp geçiyordum ama 15 Temmuz darbesiyle bu güç açık şekilde ortaya çıktı ve görmüş olduk, Bunların bu güce ulaşması onlara devlette örgütlenme imkanı sağlayan siyasilerin günahıdır.

SİYASAL REJİM YARA ALDI

   15 Temmuzda yapılan saldırılarla çıkan sonuca baktığımızda en başta TBMM bombalanarak siyasal rejim önemli bir yara aldı, Genelkurmay başkanı teslim alınarak, askerlerin meydanlarda kemerle tekme tokat dövülmesiyle silahlı kuvvetler in itibarı manevi şahsiyeti darbe aldı.

 Tankların paletleri altına alınarak Türk halkı hiçe sayıldı, çevik kuvvet bombalanarak terörle mücadelede en önemli merkez vurulmuş oldu, alçak uçuşlarla F16 lar halkı korkutmaya çalışıldı, gazete televizyon merkezleri işgal edilerek basın sindirilmeye çalışılmıştır.

Sonuç olarak toz bulutu arasında tabloya baktığımızda Türkiye Cumhuriyeti devleti bütün kurumlarıyla sarsılmış ağır yara almıştır. Silahlı kuvvetlerde rütbelilerin 1/3 gözaltına alınmış, Adalet mekanizmasında Yargıdan görevden aldırmalarla adalet sarsılmış sistem olarak çökmüş halkın güveninin hemen hemen kalmadığı bir adli tablo ortaya çıkmıştır.

Türkiye’nin kredi notunun düşürülmesi, terör nedeniyle bitme noktasına gelen Turizm sektörü son darbeyle bitmiştir. Dolar borsa faizler derken piyasadan para çekilmiş ve Türkiye çok zor bir döneme girmiştir. 3 aylık olağan üstü hal uygulamasının Türkiye’ye bir yararı yoktur dur, görevden almalara kılıf olarak gerekli olan OHAL en kısa sürede ortadan kaldırılmalı ve Türkiye normale dönmelidir.

 Biz bu iç meseleleri tartışırken Türkiye’nin Suriye sınırında neler oldu?  Musul ve Kerkük’te durumumuz ne olacak?  Ortadoğu’nun şekillenmesinde bizim rolümüz ne esas bu sorulara cevap bulmamız lazım.