Başkalarının kişisel ve özel konuları hakkında yapılan konuşmalar olarak açıklanan dedikodu hakkında yapılan araştırma, bu eylemin olumlu bir yönünü olduğunu ortaya çıkardı.

Ahlaki ve İslami açıdan yapılmaması istenen dedikodu, bilim adamları tarafından incelendiğinde garip gerçekler gündeme getirdi. Bilim adamları, haksızlığa ve yanlışlıklara karşı yapılan dedikodunun stresi azalttığını keşfetti.

Kaliforniya Üniversitesi psikoloji bölümü dedikodu üzerine yaptığı araştırma kapsamında bir test uygulaması yaptı. Araştırmada, karşılıklı güvene dayanan ve para kazanılan bir oyunda oyuncuların hile yapmasına verdikleri tepki ölçüldü. Yaklaşık 50 denek, diğer iki kişinin oyununu seyretti. Oyunculardan biri hile yapınca izleyen deneklerin kalp atışları ve solunumları hızlandı. Oyuncu değişimi yapılırken izleyen denekler hileci oyuncuya karşı yeni gelen oyuncuyu uyardı. Hile yapanın davranışı ile ilgili diğer deneklerle dedikodu yapılması deneklerin kalp atışlarını ve solunumlarını yavaşlattı. Üstelik kendilerini çok daha iyi hissettiklerini söylediler.
Yapılan ikinci deneyde, daha az sosyal olan kişilerin hile yapanlardan rahatsız olduğu bir sonraki yarışmacıyı uyarma ihtiyacına girdiği ortaya çıktı. 
 
Deneklere konuşursanız para kaybedersiniz denildiği halde denekler para kaybetmeyi göze alarak konuşmak istediler ve dedikodu yaptılar. Son testte 300 kişi alındı. 50 dolar değerinde jetonlar ellerine verildi. Oyunu kazanırlarsa jetonların onlara verileceği söylendi. Deney öncesinde anketlerde egoist çıkanlar dahil olmak üzere hile yapanların hakkında konuşma yaptılar. Böylece bilim adamları, hakkında konuşulacağının bilinmesinin denekleri daha sosyal yaptığını ortaya çıkarmış oldu.
 
Uzmanlar dedikodu yapmanın insanları daha sosyal yaptığını söylüyor. Dedikodu, başkalarının hayatının zarar görmesini engellemek için yapıldığında insanlarda pozitif olarak etkiler gösteriyor. Yani ahlaksızlık ve haksızlığa karşı olan dedikodu, kalbi güçlendiriyor ve depresyondan uzaklaştırıyor. Stres seviyesini düşürüyor.