Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'na bağlı Türkiye Çevre Ajansı, İstanbul ve İzmir başta olmak üzere 9 farklı bölgede deniz kirliliği ile mücadele için 14 deniz süpürgesini faaliyete geçirdi. Bu deniz süpürgeleri, deniz yüzeyini tarayarak atıkları topluyor ve bertaraf ediyor. Özellikle İzmir Körfezi'ndeki balık ölümleri ve kötü koku gibi sorunların ardından, bu çalışmalar deniz kirliliğinin önlenmesinde önemli bir adım olarak öne çıkıyor.
Türkiye Çevre Ajansı Başkanı Prof. Dr. Ferhat Pirinççi, deniz kirliliğinin giderek büyüyen bir problem olduğuna dikkat çekti. Sanayi ve evsel atıkların yanı sıra deniz trafiğinin yeterince denetlenmemesi ve bireysel bilinçsizlik gibi faktörlerin deniz kirliliğine yol açtığını belirtti. Deniz süpürgeleri, bu sorunla mücadelede etkili bir çözüm sunuyor. Atıkları toplayan ve bertaraf eden bu araçlar, deniz yüzeyindeki kirliliğin hızla temizlenmesine katkı sağlıyor.
Prof. Dr. Pirinççi, deniz süpürgelerinin özellikle İstanbul, İzmir Körfezi, Bursa, Bandırma, Erdek, Muğla ve Mersin gibi bölgelerde aktif olarak çalıştığını vurguladı. Toplanan atıklar arasında plastikler, bebek bezleri ve denizle ilişkisi olmasını beklemeyeceğiniz çeşitli maddeler yer alıyor. Ayrıca, denizi kirletenlere karşı cezai yaptırımlar uygulanıyor ve farkındalık eğitimleri düzenleniyor.
Vatandaşlar, deniz süpürgelerinin çalışmalarını takdirle karşılıyor. Ev kadını Şevkiye Özbay, bu uygulamanın genişletilmesi gerektiğini savunurken, aşçı Fırat Baş cezai işlemlerin önemine vurgu yaptı. Öğrenci Melih Kartal ise deniz kirliliğinin önlenmesi için herkesin sorumluluk alması gerektiğini belirtti. Emekli Ayşe Karabulut da devletin temizlik çabalarına rağmen insanların denizi kirletmeye devam ettiğini ifade etti.