Elimizi şakağımıza koyup düşünme vakti gelmedi mi?
Yıllarca köy basıp, çoluk çocuk demeden katleden, asker ve polis dışında öğretmenler mühendisler şehit eden kanlı terör örgütü bizden ne istiyordu?
Ayrı bir bayrak ,ana dilde eğitim,özerklik.
Kırk yıl binlerce şehit verdiğimiz terörün, bölünmez bütünlüğümüze uzanan ellerini kırmaya çalışırken, bugün farklı bir isim altında aynı fikre hizmet ediliyor.
Ülkemize sokulan milyonlarca sığınmacı, kan dökmeden terörün tatlı rüyasını gerçekleştiriyor üstelik bu durumdan sığınmacılar da bihaber.
Liselerde Arapça dersi müfredatta.
Bu afakî kulaktan dolma bir bilgi değil, bizzat oğlumun 10. sınıf dersleri arasında.
Oğlum seçmedi, kim seçti onun adına bu dersi?
Hiçbir seçim yapmadan, talepte bulunmadan bize dayattıkları ikinci yabancı dil Arapça.
Fakat onlara göre seçmeli, seçmediğim bir seçmeli ders!
Bu bizlerin aklına pkk terör örgütünün taleplerini getirmiyor mu?
Ana dilde eğitim!
Peki, biz bunca şehidi bunca mücadeleyi neden verdik?
Tek dil!
Tek bayrak!
Tek millet!
Söylemleri nereye gitti?
Şimdi kalkıp sığınmacı edebiyatının ardına saklanmaya gerek yok. Dünyanın hiçbir ülkesinde sığınmacılar için okullarda kendi yurttaşına sığınmacıların dilini dayatmazlar!
Dünyanın hiçbir ülkesinde, sığınmacılara özel dilleri seçmeli ders olarak müfredata konulmaz.
Entegre olacaksa Türkçe öğrenecek.
Sokaklarda haldır haldır Arapça konuşan insanlar.
Arapça tabelalar.
Emlak web sitelerinde Arapça ilanlar.
Hani güneydoğuda, tabelalar farklı bir dilde asıldı diye feryat edenler nerede?
Terör örgütünün önünü açan hamleler değimliydi bunlar?
Pasifik ötesi aynı hedefe, başka isimler kullanarak sinsice ilerliyor!
Bakalım bu senaryo nasıl vücut bulacak.
Sığınmacıların hukuk dışı vatandaşlıkları neticesinde seçme ve seçilme hakkı gündeme gelecek.
Dolayısı ile bugün şikâyet ettiğiniz hükümette oy potansiyeli sahibi olacak.
Ardından ilerleyen yıllar da neler olabilir?
Bizler pkk nın uzantısı hdp yi TBMM’de sineye çekemezken, on milyonluk sığınmacı anayasal hak olarak meclise girmeyi talep edecekler.
Kendi belediye başkanlarını, kendi muhtarlarını, kendi vekillerini seçmek için adım atacaklar!
Bugün küçümsenen göz ardı edilen bu yaptırımlar, yarın altından kalkılamayacak hezeyanları, milli bütünlüğümüze kast eden adımları ardından getirecek.
Terörün kırk yılda yapamadığını, emperyalizm sığınmacı maskesi altında hayata geçirecek.
Bizler sığınmacıları hedef göstermiyoruz.
Sığınmacıları piyon olarak kullanan emperyalizmin çirkin tuzağını gözler önüne sermek için mücadele ediyoruz!
Türkiye Cumhuriyeti Devleti sınırları içinde bir infiale sebep olmadan, bombalandıkları için değil gelmeleri için bombalanan bu insanları tekrar öz yurtlarına göndermek için mücadele ediyoruz.
Bizler ırkçılık peşinde değiliz!
Aynı coğrafyayı paylaştığımız insanlarla boğaz boğaza gelmemek için, orta doğuda planlanan büyük oyunu bozmak, her bireyin kendi yurdunda özgürce yaşamını sürdürmesi için mücadele ediyoruz!
Bizler pasifik ötesinden gelerek, Irak’ı bölüp parçalayan aynı planı Suriye için uygulamak isteyen, ardından Türkiye’de güneydoğuyu orta doğu projesi için koparıp almak isteyen sözde demokrasi tellalı katillerin önüne set çekmek için mücadele ediyoruz.
Bu mücadelemiz her türlü zulme, her türlü Ali Cengiz oyununa rağmen devam edecek!
Çünkü biz emri Gençliğe Hitabe’den aldık!
“Tüm kaleler ele geçtiğinde damarlarında ki asil kana güven!”
Tüm kalelerin işgaline karşı Nutuk’a sarıldık, tek dişi kalmış canavara sesleniyoruz ,”Biz ezelden beridir hür yaşadık hür yaşarız hangi çılgın bize zincir vuracakmış şaşarız! “
Mücadelemiz, zafer Türk Milletinin olana kadar devam edecek!
Devlet ebed müddet, ilelebet cumhuriyet!