Pirha'da yer alan habere göre; Hüseyin Gazi Derneği Yönetim Kurulu tarafından yapılan yazılı açıklamada, yönetim kurulu üyeleri ziyaretin gerçekleştirileceği basından öğrendiklerini belirtti. Açıklamada, vakıf yönetiminden birkaç kişinin aldığı bireysel kararla dergahlarının siyaset oyununa alet edildiğini vurgulandı.

'KİŞİSEL İNİSİYATİFLE ORGANİZE EDİLDİ'

“İki gün önce Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Ankara’da bir cemevini ziyaret edeceği haberi medyaya düştü. Bizler de birçok Alevi kurumu gibi bu ziyaretin nerede olacağını, Alevilere karşı inkârcı politikaları sürdüren siyasi iktidarın nerede ve ne zaman bu ziyareti gerçekleştireceğini merak ediyorduk” denilerek başlanan açıklamaya şu sözlerle devam edildi:

“Hüseyin Gazi Kültür Derneği' olarak ziyaretin dernek merkezimizin bulunduğu Hüseyin Gazi Dergâhı’nda olacağını haberden sonra öğrenmiş olduk. Bu ziyaret programı Hüseyin Gazi Vakıf Başkanı Mehmet Ali Ayyıldız’ın kişisel inisiyatifi ile organize edilmiştir. Ziyaret sürecinden ne Vakıf Kurucular Kurulu’nun ne dernek Yönetim Kurulu’nun ne de Mütevelli Heyeti Başkanı ve Dernek Başkanımız Melih Hız’ın bilgisi bulunmaktadır.

'ZİYARETİN DAYATMA ŞEKLİNDE OLMAMASI GEREKİR'

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı makamı her yeri ziyaret edebilir. Ancak bu ziyaretin dayatma şeklinde olmaması beklenir. Dayatma ziyaret sırasında ismi alınan 4 Vakıf yöneticisi dışında kimsenin ziyarette bulunamayacağını da içeriyor. Dergâhımıza ziyarete gelenlerin dergâh adabına uyarak, dinlemeye, anlamaya, bir olmaya gelmesini beklerdik. Bu şekilde oldu bitti ile gerçekleştirilen dayatmacı bir ziyaret kabul edilemez.

Biz Yönetim Kurulu olarak Recep Tayyip Erdoğan’ın 20 yıllık iktidarında ilk defa gerçekleştirdiği cemevi ziyareti sırasında orada olabilseydik, kendisine şu sorunlarımızı ve taleplerimizi yüz yüze dile getirecektik:

-Yargı kararlarına uyularak inanç ve ibadetlerimizi yerine getirdiğimiz cemevlerinin ibadethane statüsü ve diğer ibadethanelere uygulanan kamusal ayrıcalıklar tanınmalı,

-AİHM kararları doğrultusunda zorunlu din dersleri uygulamasına son verilmeli,

-Alevi-Bektaşi köylerine maddi manevi cebirle cami yapılması uygulamasına son verilmeli ve imamlar geri çekilmeli,

-Devletçe el konulmuş bulunan Alevi-Bektaşi dergâhları ve inanç merkezleri Alevi-Bektaşi toplumuna devredilmeli,

-Madımak Oteli ‘utanç müzesi’ olmalı,

-Kamuda işe alımlarda ve görevde yükselmede ayrımcılığa son verilmelidir.

'DERGAHIMIZ SİYASET OYUNUNA ALET EDİLİYOR'

İstanbul Sözleşmesi’nden çıkabilecek kadar gücü elinde bulunduran tek kişilik hükümetin, yukarda açık olarak yazdığımız talepleri yerine getirebilmesi için bir A4 kâğıdına Cumhurbaşkanı Kararnamesi veya Kararı olarak bu kararları yazdırıp imzalaması yeterlidir.

Bu ziyaretin bilgimiz dışında gerçekleştiğini ve bireysel kararla Dergâhımızı siyaset oyununa alet eden Vakıf Başkanı’nı protesto ettiğimizi kamuoyuna saygılarımızla duyururuz.”