Okmeydanı, uzun yıllar DHKP-C, PKK, MLKP ve TİKKO gibi örgütlerin barınma alanı oldu. Anadolu Kahvesi, Şark Kahvesi ve Örnektepe mahalleleri örgütlerin yuvalanma merkezleri olurken, Fatma Girik ve Sibel Yalçın parkları da örgütün sık sık eylem yaptığı mekanlar haline gelmişti. Bu bölgelerdeki binaların ve işyerlerinin hemen hemen tamamı örgütün afişleri ve sözlü propaganda yazılarıyla dolu.
Terör örgütü DHKP-C, 11 çelik kapılı hücre evi baskınının ardından toparlanmak için uyuşturucu satışına yöneldi. Örgüt en büyük üssü olan Okmeydanı’nda varlığını koruyabilmek için uyuşturucu işine el attı. Örgütün, Kürt çetelerinin elindeki uyuşturucu ticaretine hakim olabilmek için her gece silahlı çatışmaya girdiği ve bazı işyerlerini  bombaladığı belirtildi.  
Terör örgütü büyük darbe aldı
Polis operasyonu ardından huzur içinde olan semt, son günlerde ayrı bir savaşa tanıklık  ediyor. DHKP-C mensuplarının, Kürt çetelerinin elinde olan uyuşturucu ticaretini ele geçirmek için akıl almaz yöntemlere başvurdukları öğrenildi. İsimlerinin yazılmasını istemeyen semt sakinleri, her gece Fatma Girik Parkı’nda uyuşturucu ticaretini elinde bulunduran Kürt çetelerle DHKP-C’nin silahlı çatışmaya girdiğini dile getirdi. Semtin 15 yıllık esnafı H.S., gözleriyle gördüğü çatışmayı şöyle anlattı: “Geç bir saatte evime giderken Fatma Girik Parkı’nda kızıl maskeli eli silahlı bir grup ile başka bir grubu tartışırlarken gördüm. Beni, ‘sakın bir yerde konuşayım deme. Seni öldürürüz’ diyerek tehdit ettiler. DHKP-C’liler diğerlerine ‘uyuşturucu piyasasını bize bırakın’ diye baskı yapıyordu. Yaşanan tartışma sonucu dağıldılar. Birkaç gün sonra sokakta yine aynı maskeli adamlar birilerine silahla ateş ediyorlardı. Her akşam Fatma Girik Parkı’nda toplandıklarını görüyorum.”
Yine semt sakinlerinden B.Y., örgütün Temel Haklar ve Özgürlükler Derneği’ne gençleri zorla götürerek buralarda uyuşturucuya alıştırdıklarını söyledi. B.Y., şunları anlattı:

Kürt kahvesini bombaladılar
“Dernek, Kürtlere ait bazı kahveleri hedef gösteriyor ve daha sonra da orası bombalanıyor. Şu an uyuşturucu piyasası tümüyle Kürtlerin elinde. DHKP-C, bu piyasayı ele geçirmek için her gece semtte ortalık yerlere rastgele ateş açıyor. Amaçları gözdağı vermek. Bir hafta önce de bir Kürt kahvesini bombaladılar. Bunu yaparken ‘Uyuşturucu ile mücadele ediyoruz’ maskesi altında hareket ediyorlar. Asıl amaçları kesinlikle bu rantı ele geçirmek.”

Mücadele kılığında rant
Örgüt, 22 Aralık 2013’te Okmeydanı’ndaki Arzum Cafe’yi bu gerekçeyle molotoflarla yakmıştı. Geçen yıl İstanbul Gülsuyu’nda DHKP-C uyuşturucu rantı için mafyayla çatışmaya girmiş ve örgüt sempatizanı olduğu iddia edilen Hasan Ferit Gedik hayatını kaybetmişti.