Türkiye, son elli yıl içerisinde iki Marmara Denizi büyüklüğünde sulak alan kaybı yaşadı. Bu durum, çevresel sorunların ve iklim değişikliğinin etkilerini gözler önüne seriyor. Uzmanlar, bu kaybın ekosistem üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekerek, acil önlemler alınması gerektiğini vurguluyor.
Sulak alanların korunması ve sürdürülebilir yönetimi konusunda yapılan uyarılar giderek artıyor. Çeşitli araştırmalar, bu doğal alanların hem biyoçeşitlilik hem de su kaynakları açısından kritik bir öneme sahip olduğunu ortaya koyuyor. Ancak, sanayileşme ve tarım faaliyetleri gibi insan etkileri nedeniyle bu değerli ekosistemlerin yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğu belirtiliyor.
Uzmanlar, sulak alanların korunmasının yanı sıra mevcut alanların rehabilitasyonu için de çalışmalar yapılması gerektiğini ifade ediyor. Aksi takdirde, gelecekte daha büyük çevresel sorunlarla karşılaşılabileceği uyarısında bulunuyorlar.
