MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, CHP, DEM Parti ve muhalif medya hakkında yazılı bir açıklama yaptı.

Açıklamasında oldukça sert ve hakaret dolu ifadeler kullanan Yalçın, CHP'ye yönelik "CHP özünden kopmuştur. CHP aslından uzaklaşmıştır. CHP, ehliyetsiz ellerde ihanet sarmalına dolanmıştır" ifadelerini kullandı.

"CHP, yılanın bekçiliğine soyunmuştur" diyen Yalçın, şöyle devam etti:

"CHP, başta Türk milliyetçiliği olmak üzere Cumhuriyet’i kuran bütün değerlerle savaşan bir politik mekanizmaya dönüştürülmüştür. CHP, terörizmin siyasi acentesi olan partilerin hamiliğini üstlenerek terörün kökünün kazınması için millet ve devletin gösterdiği çabalara sekte vurmaktadır. Terörle mücadelenin nihai hedefine erişmesinde en büyük ayak bağı, en büyük engel, bizzat CHP'nin mevcut politikalarıdır.

CHP; terörizmi kalıcı kılmaya, DEM Parti'ye hayat vermeye, TİP gibi taşeron örgütleri ayakta tutmaya ant içmiş gibidir. Büyük Türk milliyetçisi Atatürk'ün partisi, terör şebekelerinin yardım, destek ve propaganda merkezi hâline getirilmiştir.   İktidara yürümek uğruna Makyavelizm’in en uç örneklerini sergileyen CHP, terörist oluşumları yanında tutmak için her türlü tavizi vermektedir"

"MAZBATALI TERÖRİSTLER İÇİN MECLİS'İ TOPLANTIYA ÇAĞIRIYORLAR"

CHP'nin, TİP Hatay Milletvekili Can Atalay için Meclis'i bir kez daha olağanüstü toplantıya çağıracağını duyurmasına da tepki gösteren Yalçın, "Özel, 'Bu devleti yıkacağız' diyen mazbatalı, kravatlı teröristler için Meclis'i olağanüstü toplantıya çağırıp sonra da şehit cenazelerinde boy göstermektedir. Bu, sadece riyakârlıkla açıklanamaz; millete hakarettir, şehit aileleriyle alay etmektir" değerlendirmesinde bulundu.

"PKK A SİZ DE İTLAFI GEREKEN HAŞERE SÜRÜLERİSİNİZ"

Semih Yalçın, DEM Parti'ye de ağır hakaretlerde bulunarak, "Sayın Genel Başkanımız hakkında sarf ettiğiniz alçak ifadeler, aslında yılanın bile sizden daha erdemli, ahlaklı bir sürüngen olduğunun resmidir. Açık açık söylemeye cesaret edemediğiniz ve temsilcisi olduğunuz PKK var ya, o da siz de kâmilen itlafı gereken haşere sürülerisiniz. İddia ettiğiniz gibi sizler bu ülkenin sahipleri değil, hainlerisiniz" ifadelerini kullandı.

"ELİ KANLI İT UŞAKLARISINIZ"

Yalçın, DEM Parti'ye yönelik sözlerine, "Sizin elinize silah tutuşturan ağababalarınızın; her birinizi nasıl köle, at uşağı ve LGBTİ’li yapacağını biz iyi biliyoruz. At uşağı tabiri bile size iltifat sayılır. Siz; Amerikan emperyalizminin kucağına oturmuş, eli kanlı it uşaklarısınız" diye devam etti.

Yalçın, DEM Parti için "Sizin gibi ciğeri peş para etmezlerden mürekkep terör örgütlerinin kullanılmaya, istismar edilmeye, iğfale çok müsait olduğunu bildikleri için, hepinizi alabildiğine istismar ve iğfal ediyorlar" ifadelerini kullandı.

"FETÖ VE BATI TARAFINDAN FONLANAN MEDYA..."

Yalçın açıklamasının devamında medyayı da hedef aldı.

"Başta Halk TV, Sözcü TV ve Cumhuriyet gazetesi olmak üzere yandaş yayın kuruluşlarıyla FETÖ ve batı tarafından fonlanan medya; CHP'nin siyasi yolsuzluklarının peşine düşen ve milletin hakkını savunan herkese saldırarak susturmaya çalışmaktadır" diyen Yalçın, şöyle devam etti:

"Elbette saldırıların merkezinde, milletin hukukunu kararlılıkla savunan MHP yer almaktadır.

CHP meddahı yayın kuruluşları, sabahtan akşama akşamdan sabaha MHP ile yatıp kalkmakta; her gün aleyhimizde telaşlı, ateşli manşetler atmaktadır. 

Hemen her gün, gerek Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli, gerekse partimiz hakkında ipe sapa gelmez, temelsiz ve mesnetsiz iddialar, görüşler ortaya atılmaktadır. 

Aslında; sürekli MHP aleyhtarlığının tekrarlandığı bir siyasi nakaratın arkasına, kirli bir ihanet ve iş birliği gizlenmektedir."

"MİLLETİN HUKUKUNU KARARLILIKLA SAVUNACAĞIZ"

Açıklamasının sonunda, "CHP ve DEM’liler ezcümle şunu bilin" diyen Yalçın, şunları kaydetti:

"Size ve yoldaşlarınıza milletin hakkını yedirmeyeceğiz. Yıkım süreci üzerinden harami saltanatı kurmanıza göz yummayacağız. Bir yandan tüyü bitmemiş yetimin hakkını yiyip diğer yandan bebeklere kurşun atan hainlerle, milletin evlatlarını şehit edip devlet hazinesine çöreklenen asalaklarla  iş tutmanıza seyirci kalmayacağız. Türk milletinin egemenlik haklarına, birlik ve bütünlüğüne uzanan her eli kıracağız. Millet düşmanlarını kayırmak için parlamentonun olağanüstü toplantılara çağırılmasına karşı; millî iradenin tecelligâhının haysiyet, mehabet, fazilet ve şerefini ısrarla koruyacağız. Milletin hukukunu kararlılıkla savunacak, size ve taşeronlarınıza çiğnetmeyeceğiz."

AÇIKLAMANIN TAMAMI

Semih Yalçın'ın yaptığı yazılı açıklama şöyle:

"Bölücü solun Türk siyasi tarihindeki en büyük yüklenicisi olan CHP, çözülme ve yıkım ihalesini devralmasından bu yana hummalı bir faaliyet içindedir. 

Solun her kesiminde, CHP'nin "yıkım müteahhitliği" hizmetlerinin kazma ve kürek izleri görülmektedir. Siyasetin neresinde çözülme ve yıkım varsa CHP orada sahne almaktadır. 

Tıpkı kendi belediyelerinin işlerinde olduğu gibi, yıkımın alt yükleniciliğini de HDP, DEM, TİP gibi taşeron örgütlere yaptırmakta; onları titizlikle korumaktadır.

Çözülme ve yıkım sürecinin tanıtım, pazarlama ve parlatma işlerini de CHP yandaşı medya üstlenmiştir. 

Başta Halk TV, Sözcü TV ve Cumhuriyet gazetesi olmak üzere yandaş yayın kuruluşlarıyla FETÖ ve batı tarafından fonlanan medya; CHP'nin siyasi yolsuzluklarının peşine düşen ve milletin hakkını savunan herkese saldırarak susturmaya çalışmaktadır.

Elbette saldırıların merkezinde, milletin hukukunu kararlılıkla savunan MHP yer almaktadır. 

CHP meddahı yayın kuruluşları, sabahtan akşama akşamdan sabaha MHP ile yatıp kalkmakta; her gün aleyhimizde telaşlı, ateşli manşetler atmaktadır. 

Hemen her gün, gerek Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli, gerekse partimiz hakkında ipe sapa gelmez, temelsiz ve mesnetsiz iddialar, görüşler ortaya atılmaktadır. 

Aslında; sürekli MHP aleyhtarlığının tekrarlandığı bir siyasi nakaratın arkasına, kirli bir ihanet ve iş birliği gizlenmektedir.

Maalesef, Cumhuriyet’i kuran parti, Atatürk'ün ölümünden bugüne uzanan süreçte büyük bir başkalaşım, değişim geçirmiştir. Bu; CHP için tebeddül, istihale, hatta yozlaşma demektir. 

CHP özünden kopmuştur.

CHP aslından uzaklaşmıştır. 

CHP, ehliyetsiz ellerde ihanet sarmalına dolanmıştır. 

CHP, başta Türk milliyetçiliği olmak üzere Cumhuriyet’i kuran bütün değerlerle savaşan bir politik mekanizmaya dönüştürülmüştür. 

CHP, terörizmin siyasi acentesi olan partilerin hamiliğini üstlenerek terörün kökünün kazınması için millet ve devletin gösterdiği çabalara sekte vurmaktadır. 

Terörle mücadelenin nihai hedefine erişmesinde en büyük ayak bağı, en büyük engel, bizzat CHP'nin mevcut politikalarıdır.

Eskiler, “Yuvasını yakmadıkça yılanın kökü kesilmez.” derler.

 Ne yazık ki CHP, yılanın kökünün kesilmemesi için yuvanın etrafında koruyucu bariyerler oluşturmakta, arozözler dizmektedir.

CHP, yılanın bekçiliğine soyunmuştur. 

CHP; terörizmi kalıcı kılmaya, DEM Parti'ye hayat vermeye, TİP gibi taşeron örgütleri ayakta tutmaya ant içmiş gibidir.

Büyük Türk milliyetçisi Atatürk'ün partisi, terör şebekelerinin yardım, destek ve propaganda merkezi hâline getirilmiştir. 

İktidara yürümek uğruna Makyavelizm’in en uç örneklerini sergileyen CHP, terörist oluşumları yanında tutmak için her türlü tavizi vermektedir.

Her türlü ahlaki ilkeyi çiğnemekte, her türlü siyasi tutarlılığı ayaklar altına almaktadır. 

CHP, Meclisteki mazbatalı kravatlı teröristlerin, devletin sırtına kene gibi yapışarak emdiği yüz milyonlarca liralık haksız parayı afiyetle yemeleri için her çeşit hizmeti sunmaktadır. 

CHP, varlık sebebini inkâr ve siyasi sorumlulukların ihmal etmektedir.

CHP yandaşı medya da sadece CHP'nin çığırtkanı olarak kalmamakta, terör oluşumlarının avukatlığını üstlenmektedir. 

Gerek CHP sözcüleri, gerekse medyadaki tellalları; MHP tarafından çirkin siyasetleri yüzlerine vurulunca saldırganlaşmakta, çirkefleşmektedir. 

Meselenin asıl tuhaf yanı şudur: 

CHP Genel Başkanı Özgür Özel hem şehit cenazesine katılmakta, hem de onları şehit eden teröristleri kıskançlıkla savunmaktadır.

Özel, “Bu devleti yıkacağız.” diyen mazbatalı/kravatlı teröristler için Meclisi olağanüstü toplantıya çağırıp sonra da şehit cenazelerinde boy göstermektedir.

Bu, sadece riyakârlıkla açıklanamaz; millete hakarettir, şehit aileleriyle alay etmektir. 

Utanmazlıktır, yüzsüzlük ve pişkinliktir. 

Açıkça kanlı eylemlerini savunan teröristlerden daha kötüsü ve tehlikelisi, onlara karşıymış gibi görünüp el altından destek veren mürai politikacılardır.

Ne kadar manidardır ki terörizmin mazbatalı temsilcileri CHP'nin üstlendiği bu misyondan, bulunduğu bu konumdan ziyadesiyle memnundur.

Hepsi de CHP’ye medyun-ı şükrandır, müteşekkirdir. 

Türk milleti, “İyi ki varsın Eren!” diye şehitlerini yad ederken, DEM ve TİP gibi terör yuvaları da “İyi ki varsın CHP!” diyerek el ovuşturmaktadır.

Hem nala hem mıha vuran CHP'nin bu ikiyüzlü siyaseti karşısında milletin duyarsız kalmayacağına şüphe yoktur.

Hatta partisini sürüklendiği uçurumdan kurtarmak isteyen vatansever CHP’liler de bir gün mutlaka harekete geçeceklerdir.

Sağduyu, insaf, idrak, izan ve vicdan sahibi; milletini seven, vatanın bütünlüğünü gözeten CHP'liler, iş birlikçi yönetime karşı kıyam edeceklerdir.  

Bu partideki gerçek Atatürkçüler, Atatürk'ün Türk milliyetçiliği temeli üzerine bina ve inşa ettiği CHP'nin yıkım müteahhitliğinden sıyrılarak genetik kodlarına rücu etmesini sağlayacaklardır. 

CHP’yi, terörizmin en büyük güvencesi olma günahından arındıracaklardır. 

MHP olarak, CHP'ye sesleniyoruz:

İki dalda zıplayıp iki ipte oynamayın.

Bir cambaz, iki ipte oynamaz.

Safınızı belli edin.

Millet yerinizi bilsin.

Mazbatalı/kravatlı teröristleri, pazar tezgâhındaki meyve ve sebzelerin altına saklanan çürükler gibi arkanıza gizlemekten vazgeçin. 

Şu birkaç sözümüz de Sayın Genel Başkanımızın dünkü açıklamalarına en alçak ifadelerle cevap vermeye yeltenen Dem Parti’ye:

Kullandığınız “siyasette çukurlaşma” deyimi tam da sizi anlatmaktadır.

Hatta kanalizasyon çukuru bile sizin içinde debelendiğiniz DEM oyuğundan daha temiz ve muteberdir.

Sınırlarımızın güneyinde askerlerimiz tarafından ele geçirilip yok edilen mağaralar, sizin insan görünümlü sürüngenler olduğunuzu ortaya koymaktadır.

Sayın Genel Başkanımız hakkında sarf ettiğiniz alçak ifadeler, aslında yılanın bile sizden daha erdemli, ahlaklı bir sürüngen olduğunun resmidir.

Açık açık söylemeye cesaret edemediğiniz ve temsilcisi olduğunuz PKK var ya, o da siz de kâmilen itlafı gereken haşere sürülerisiniz.

İddia ettiğiniz gibi sizler bu ülkenin sahipleri değil, hainlerisiniz.

CHP’yi kendi pis kabında Dem’leyen sizler, temsil ettiğinizi iddia ettiğiniz halkı sömüren, evlatlarının hayatlarını söndüren alçak ve cani teröristlersiniz.

Sizler demokrasi ve barış taraftarı değil, her ikisinin de azılı düşmanı katillersiniz.

Kendi kardeşlerini, ebeveynlerini, komşularını, bebekleri kurşunlayan ve arkasından da demokrasi ve barış nutukları atan martavalcılar güruhusunuz.

Elinize fırsat geçtiğinde topraklarımızı kimlere peşkeş çekeceğinizi iyi biliyoruz.

Sizin elinize silah tutuşturan ağababalarınızın; her birinizi nasıl köle, at uşağı ve LGBTİ’li yapacağını biz iyi biliyoruz.

At uşağı tabiri bile size iltifat sayılır.

Siz; Amerikan emperyalizminin kucağına oturmuş, eli kanlı it uşaklarısınız.

Açıklamalarınızda sıraladığınız yavelere, sizin de milletin de inanmadığını herkes biliyor.

Boşuna kırılası çenenizi yormayın

Boşuna ihanet ve ufunet kokan nefesinizi tüketmeyin.

Türk milleti, sizin ne mal olduğunuzun farkında...

Hassasiyetlerini ve şartlarını istismar ettiğiniz ve milletimizin etle tırnak gibi bir parçası olan Kürt kökenli kitleler, sizin ne olduğunuzu iyi biliyor.

Siz oları temsil etmeye layık değilsiniz, bu hakka sahip de değilsiniz.

Kürt kökenli vatandaşlarımızın gerçek temsilcileri, Cumhur İttifakının üyeleri olan Ak Parti ve MHP’dir.

Evlatlarını kaçırıp silahlı eylemlere sürüklediğiniz, tecavüz ettiğiniz anne babalar, sizin gerçek yüzünüzü bildikleri için, Diyarbakır’daki eylem koyarak sizden hesap soruyor. 

Sizin gıkınız bile çıkmıyor.

Çünkü suçlu ve hainsiniz.

PKK’nın Suriye’deki kolunun militanları, şimdi İsrail’in uzak çıkarları için ABD tarafından etten tampon olarak kullanılıyor.

Emperyalistlerin nezdinde sadece etten kemikten duvarsınız, o kadar.

Sizin gibi ciğeri peş para etmezlerden mürekkep terör örgütlerinin kullanılmaya, istismar edilmeye, iğfale çok müsait olduğunu bildikleri için, hepinizi alabildiğine istismar ve iğfal ediyorlar.

Bu yüzden de onun bunun çıkarları için her türlü cinayeti ve melaneti işliyor, her türlü kötülüğü sahneyi koyuyorsunuz.

İçinizde öldürme isteği, canilik, manyaklık var.

Siz; bu toplumun parçası değil, yüz karasısınız.

Kara ve kir, sizin gibiler karşısında nurla yıkanmış kalır.

Her türlü insani değeri ayaklar altına alıp sonra da insan haklarından söz ediyorsunuz ya, çok komik oluyorsunuz.

Şunu iyi bilin:

PKK ile bağlarınızı koparmadığınız sürece Mecliste ilelebet kalamayacaksınız.

Türk milletine ve hükümranlık haklarına saygılı olmadığınız sürece, toplumda dışlanacaksınız.

PKK ve siyasi acentesi için çember giderek daralıyor.

Sizleri çıktığınız deliklere göndermekle kalmayacağız, pislik içindeki terör yuvalarınızı dağıtacak, pis pis kokan inlerinizi yok edeceğiz.

Türk milletinin egemenlik haklarına yönelen saldırılarınızı sonsuza kadar bitireceğiz.

Şüpheniz olmasın, Türkiye topraklarında ve sınırlarımızın güneyinde ABD’nin katkısıyla açtığınız sürüngen deliklerini birer birer kapatacağız.

Devlet hazinesinden hortumladığınız ve iğrenç kursaklarınıza geçirdiğiniz yüz milyonlarca haram lirayı pis boğazlarınıza tıkayacağız.

Vahşi cinayetleriniz yanınıza kâr kalmayacak.

Şehitlerimizin yüce ruhaniyeti sizi ezecek.

Arakladığınız her kuruşun hesabını milletimize ve adalete hesap vererek ödeyeceksiniz.

CHP’nin gölgesinde sergilediğiniz şımarıklıklara, Meclisin mehabetine kara çalmanıza izin vermeyeceğiz. 

Birlik ve bütünlüğümüzü bozamayacaksınız.

Bin yıllık kardeşliğimize halel getiremeyeceksiniz.

CHP ve DEM’liler ezcümle şunu bilin:

Size v yoldaşlarınıza milletin hakkını yedirmeyeceğiz. 

Yıkım süreci üzerinden harami saltanatı kurmanıza göz yummayacağız.  

Bir yandan tüyü bitmemiş yetimin hakkını yiyip diğer yandan bebeklere kurşun atan hainlerle, milletin evlatlarını şehit edip devlet hazinesine çöreklenen asalaklarla  iş tutmanıza seyirci kalmayacağız. 

Türk milletinin egemenlik haklarına, birlik ve bütünlüğüne uzanan her eli kıracağız. 

Millet düşmanlarını kayırmak için parlamentonun olağanüstü toplantılara çağırılmasına karşı; millî iradenin tecelligâhının haysiyet, mehabet, fazilet ve şerefini ısrarla koruyacağız.

Milletin hukukunu kararlılıkla savunacak, size ve taşeronlarınıza çiğnetmeyeceğiz. 

Aziz milletimize saygıyla duyururuz."