Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanlığı'na atanan Hafize Gaye Erkan, yıldızlı kariyeriyle ekonomik göstergelerin düzeltilmesi için kurtuluş olarak gösterilirken, Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selva Demiralp, Erkan'ın sıradışı kariyerinin daha önce CEO olarak çalıştığı "bankanın batış tecrübesini gizleme amaçlı" olduğunu söyledi.
Hazine ve Maliye Bakanlığı'na Mehmet Şimşek'in atanmasının ardından Merkez Bankası'na da Amerika'da ‘başarıları’ndan yola çıkarak ‘müthiş Türk kızı’ olarak sunulan Hafize Gaye Erkan atandı. Kulislerde Erkan'ın göreve geleceğinin konuşulmasıyla birlikte başlayan tartışmalar, Erkan'ın kariyerini de gündeme getirdi.
Amerika'da yaptığı bir konuşmada, kendisini bulunduğu konuma getiren Türkiye'ye minnetini sunan Erkan, "Türk kadınına böyle bir fırsatı ve vizyonu sağladığı için ülkeme ve devlet temsilcilerime minnettarım. Amiraka'da bir Türk kadını ve Türk vatandaşı olarak üst düzey liderlik pozisyonunda olmak onur verici bir duygu. Bunu sağladıkları için minnetlerimi sunmak isterim. En yi şekilde hem ülkemizi hem de Türk kültürümüzü tavsiye etmeye çalışıyorum" demişti.
"AKILLARA DURGUNLUK VERECEK KADAR SIRADIŞI"
Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selva Demiralp, Hafize Gaye Erkan'ın çok konuşulan kariyeri ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Demiralp, BBC Türkçe'de yayımlanan "Mehmet Şimşek ekonomide yeni bir sayfa açabilecek mi?" başlıklı yazısında Demiralp, "Hafta sonuna doğru Merkez Bankası Başkanı olacak ismin Hafize Gaye Erkan olacağı bilgisi basında yer aldı. Medyaya sızan bilgiler, akıllara durgunluk verecek kadar sıra dışı özgeçmiş bilgilerine işaret etti" dedi.
Erkan'ın sıra dışı özgeçmişini irdeleyen Demiralp, "Neydi bu sıra dışı özgeçmiş?" diye sorduğu yazısında, "Hafize Gaye Erkan’ın ABD’nin en prestijli okullarından Princeton’dan bir sene içinde finansal mühendislik doktorası aldığı, ABD’nin en genç finans profesörü olduğu gibi göz kamaştırıcı ve çelişkili bazı bilgilerdi bunlar. Hafize Gaye Erkan’ın Linkedin sayfasına bakıldığında (https://www.linkedin.com/in/hafize-gaye-erkan/) aslı olmadığı görülen ancak Türk kamuoyu için birileri tarafından uygun görülmüş bu yaldızlama, yeni merkez bankası başkanı adayı hakkında iyi bir izlenim bırakmadığı gibi bazı soru işaretlerini de beraberinde getiriyor." ifadelerine yer verdi.
"YILDIZLANMIŞ BİLGİLER BANKANIN BATIŞ TECRÜBESİNİ GİZLEME AMAÇLI"
Hafize Gaye Erkan’ın Princeton diplomasının Şahap Kavcıoğlu’nun özgeçmişinden çok daha parlak bir kariyerin belgesi olduğunu vurgulayan Demiralp, yazısının ilgili bölümünde şunları dile getirdi:
"Bunun ötesinde bir yaldızlamaya ihtiyacı yoktu. O disiplinde yetişmiş, ABD’de bankacılık sisteminde bizzat çalışmış bir insanın KKM’yi “bir taşla beş kuş vurmak, faiz indirirken enflasyonu da düşürmek” şeklinde yorumlamayacağını ve yüzde 40’lardan devralacağı enflasyonu düşürmek için ortodoks politikaları savunacağını tahmin ediyorum.
Ancak kendisi gelmeden önce paketlenmiş ve yaldızlanmış bilgilerin sunulması, bu gereksiz çarpıtmaların geçmişte CEO olarak çalıştığı First Republic Bank’in batış tecrübesini gizleme amaçlı olduğunu düşündürüyor. Bu durum ise çok ihtiyacı olan kredibilite ve samimiyetin önüne geçtiği gibi Şimşek’in devir teslim töreni sırasında altını çizdiği “şeffaflık” ve “tutarlılık” ilkelerine gölge düşürüyor."
"BASINA SAHTE YILDIZLAMALAR SERVİS EDİLDİ"
Bir tarafta 2018 yılında Mehmet Şimşek’in olaylı bir şekilde görevden uzaklaştırılması tecrübesi var. Diğer yanda Hafize Gaye Erkan ile ilgili daha kendisi gelmeden basına servis edilen sahte yaldızlamalar var. Tüm bunların üzerinde ise “Faiz düşerse enflasyon düşer” inancı ve “önemsizleştirilmiş” bir merkez bankası var. Bu çerçevede ortodoks politikaların ön şartı olan kredibilite kazanılıp ekonominin yaraları sarılabilir ve asgari maliyetle düzlüğe çıkılabilir mi?
Kredibilitesi zayıf bir ekonomi yönetimi beklenti yönetimi yapamaz. Yani enflasyonu maliyetsiz yoldan düşüremez. Faizi sıkıp ekonomiyi daraltıp bu suretle “acı reçeteyi” yüksek dozda verip enflasyonu düşürmek mümkün. Marifet ise reçetenin dozunu minimumda tutup sahip olduğunuz kredibilite sayesinde beklentileri aşağıya çekebilmek. Bu düşük maliyetli çözümü elde edebilmek için Mehmet Şimşek ve ekibi yeterli kredibiliteyi elde edilebilir mi?
Bu soruların cevapları konusunda çok iyimser değilim.
İktidarın geçtiğimiz haftaya kadar savunduğu ve başarılı bulduğu politikaları sessizce terk edip bir U-dönüşü yapması, yapsa da başarılı olması bana çok inandırıcı gelmiyor.
Mecbur kalınıp geçici bir süre için faizlerin yükselmesine izin verilebilir. Ancak uzun soluklu olmayacağı baştan bilinen bu tür bir faiz artışı ödemeler dengesi ile ilgili stresi azaltmak dışında ekonomide oluşan hasara ne kadar deva olur, enflasyon beklentilerini ne kadar düşürür, yatırım iştahını ne kadar yükseltir, merkez bankası rezervlerini ne kadar yerine koyar emin değilim."
YÖNETİCİLİK YAPTIĞI BANKA İFLAS ETMİŞ
ABD Federal Mevduat Sigorta Kurumu (FDIC), daha önce Erkan'ın yöneticilik yaptığı First Republic Bank'in iflas ettiğini açıklamış, yatırım bankası ve finansal hizmetler şirketi JP Morgan Chase'e satılacağını duyurmuştu.
HAKKINDA ŞİKAYET VAR
Öte yandan Hürriyet’in ABD muhabiri Razi Canikligil, Merkez Bankası'nın yeni patronu Erkan'ın ABD'deki First Republic Bank'ın CEO'su olduğu döneme ilişkin mahkemeye verilen şikayet dilekçesini gündeme getirdi.
Razi Canikligil, paylaşımında, “Hafize Gaye Erkan hakkında First Republic Bank co-CEO’su olduğu döneme ait davanın dilekçesi 24 Nisan 2023’de verilmiş. Merkez Bankası yeni başkanı Hafize Gaye Erkan hakkında, ABD’de yöneticisi olduğu çöken First Republic Bank’ın müşterileri tarafından bankacılık yasalarını ihlal etmek, yanlış ve yanıltıcı beyanlar vermek suçlamalarıyla toplu dava açıldı.” ifadelerine yer verdi.
İşte Razi Canikligil’in paylaştığı belgeler...
EKONOMİSTLERDEN SOSYAL MEDYADA ELEŞTİRİ YAĞDI
Gazeteci İsmail Saymaz da iktidara yakın yayın organları tarafından "Müthiş Türk kızı" olarak lanse edilen Erkan'ı Amerika'dan emonomistler getireceğini belirten muhalefet getirmiş olsaydı nasıl yorumlaanacağına dikkat çeken bir paylaşım yaptı.
Saymaz, sosyal medyadan yaptığı paylaşımında "AK Parti, Merkez Bankası’nı ABD’den Hafize Gaye Erkan’a teslim etti. İktidar basını Hafize hanımı “Müthiş Türk kızı” ilan etti. Acaba… Kılıçdaroğlu, seçimden önce “Merkez Bankası’na Erkan’ı atayacağım” deseydi ne olurdu? “Müthiş Türk kızı” dakkasında “CİA ajanı” olmaz mıydı?” dedi.
Ekonomi yazarı Uğur Gürses de Erkan'ın atanmasına yönelik eleştiri yapanlar arasında yer aldı. Gürses, “Kavcıoğlu BBDK Başkanı olarak, Gaye Erkan da TCMB Başkanı olarak atanmış. Şimdi Şimşek, TL'yi paspas yapıp enflasyonu patlatanı ödüllendirerek mi işe başladı?” ifadelerini kullandı.
İktisatçı yazar Aziz Çelik ise “yerli ve milli politika” vurgusu yapan AKP’yi ithal ekonomist getirmekle eleştirirken, “Çok acayip! Türkiye'nin kamu bürokrasisinde, 93 yıllık Merkez Bankısının kendi bünyesinde ve Türk akademisinde Merkez Bankası başkanlığı yapacak ehliyette ve güvenilir bir iktisatçı yokmuş! ABD bankaları Goldman Sachs ve First Republic Bank'ın eski yöneticisi TCMB Guvernörü olmuş! Mesele uluslararası piyasalara (sermayeye) "güven" vermek olunca "yerli ve milli" ekonomi modelinden ani bir "epistemolojik kopuş" olmuş anlaşılan.” yorumunu yaptı.
BM Kalkınma Ekonomisti yazar Bartu Soral da Erkan'ı eleştiren paylaşımında, "Merkez Bankasının bünyesinde Merkez Bankası başkanlığı yapacak uzman yok mu? 21 yıldır yetiştiremediniz mi? ABD’den TCMB Başkanı atamak kurum uzmanlarına nasıl bir mesaj oluyor? Bu mudur yerlilik ve millilik? Ekonomiyi sıcak para bağımlılığından kurtaramayınca, İngiltere’den, ABD’den para bulacağını sandığınız uzman getiriyorsunuz. İngiltere’den bulduğu para ile ekonomi kurtarmak Kılıçdaroğlu’nun vaadiydi; Onlar konuşur AKP yapar!" diye yazdı.
Sosyal medyadan yapılan eleştirilere 22.Dönem AKP Milletvekili ve gazeteci Emin Şirin de katıldı. Şirin, "Sn. Gaye Erkan belki beraat eder; ancak 24 nisanda bu kadar önemli iddialarla , hakkında böyle bir dava açılmışsa, nasıl olur da Türkiye Merkez bankasının başına getirilir?? İnanılır gibi değil..." dedi.
SOSYAL MEDYAYI KULLANMIYOR
Hafize Gaye Erkan’ın sosyal medya hesabı kullanmadığı ortaya çıktı. Erkan adına sosyal medya platformlarında açılan hesapların ise sahte olduğu bildirildi.
Sosyal medyayı kullanmayan Erkan, Dünya Gazetesi’nde köşe yazıları bulunuyor. Erkan'ın ABD’nin Çin’in yükselişini kontrol etmesi gerektiğini savunan “Daha da kötü günler geliyor maalesef…” başlıklı yazısı ise dikkat çekti. Erkan söz konusu makalede, “Şundan eminim ki, Amerika, Çin’in bir güç olarak yükselişini kontrol edebilene kadar dünya ekonomisi durulmayacak.” diye yazdı
DIŞ BASIN ERKAN'IN ÇALIŞTIĞI BANKANIN BATIŞINA DİKKAT ÇEKTİ
Erkan'ın TCMB Başkanı olarak atanmas dış basında da yankılandı. ABD'nin önde gelen finans yayınlarından Bloomberg, Şahap Kavcıoğlu yerine getirilen Erkan'ın "daha konvansiyonel para politikalarına dönebileceğinin sinyali" olabileceğini yorumlarken, ilk kadın başkan olduğu da vurgulandı. Bloomberg, ayrıca ABD'de Goldman Sachs Group Inc. ve First Republic Bank'ta yöneticilik yapan Erkan'ın First Republic Bank'ın eş CEO'luğunu bıraktıktan bir yıl sonra battığını hatırlattı.
Britanya merkezli Financial Times ise Erkan'ın başkanlığını, "Türkiye Cumhurbaşkanı'nın alışılmışın dışı ekonomi politikalarından uzaklaşabileceğinin en yeni sinyali olduğunu" şeklinde yorumladı. FT, Şimşek ve Erkan atamalarının "yatırımcılarda temkinli bir iyimserlik oluşturduğunu" belirtirken, Erkan'ın First Republic Bank'tan ayrılıktan sonra batmasına ve Erkan döneminin dalgalı geçtiğine dikkat çekti.
The Economic Times da haberinde "Türkiye Merkez Bankası'nın başına eski Wall Street yöneticisi atandı" başlığını attı.
CNBC, Erkan'ın Türkiye'nin yeni merkez bankası başkanı olmasının para politikasında yeni bir dönüme işaret ettiğini belirtirken, Alman Spiegel atamayı, "Erdoğan, ABD'li finans müdürünü merkez bankası başkanı olarak atadı" başlığı ile duyurdu.
HAFİZE GAYE ERKAN KİMDİR
Hafize Gaye Erkan, 1982 yılında dünyaya geldi. Türk ekonomist ve mühendis. Boğaziçi Üniversitesi'nden mezun olmasının ardından eğitimine Amerika Birleşik Devletleri'nde devam etti ve orada finans alanında çalışmaya başladı. Çeşitli finans danışmanlığı şirketleri ve bir bankada üst düzey yöneticilik yaptı. Bazı ekonomi dergileri tarafından dikkat çeken genç ekonomistler arasında gösterildi.
Erkan, İstanbul Erkek Lisesi'nden mezun oldu ve üniversite sınavında derece yaparak 1997 yılında Boğaziçi Üniversitesi Endüstri Mühendisliği bölümüne girdi. Bölümünü birincilikle tamamladı ve ardından Princeton Üniversitesi'nden kabul edilerek yurt dışına taşındı. Princeton'da iki yıllık doktora programını bir yılda tamamlayan ilk öğrenci olma başarısını gösterdi.
Bu sayede ülkedeki "en genç finans profesörü" unvanını elde etmiş oldu. Daha sonra Harvard Business School'da yönetim bilimleri ve Stanford Üniversitesi'nde liderlik üzerine iki eğitim programını daha tamamladı.
Sektöre Princeton'daki eğitimini tamamlamasının ardından, aldığı teklif üzerine 2005 yılında Goldman Sachs'da başladı. Burada yaklaşık 9 yıl çalıştı ve ardından o dönem yaşadığı problemler yüzünden devlet idaresine geçmiş bir banka olan First Republic Bank'da yönetici olarak çalışmaya başladı.
Erkan ayrıca ABD merkezli mücevher şirketi Tiffany & Co.'da iki yıl yönetim kurulu üyeliği yaptı, halen daha küresel finans danışmanlığı şirketi Marsh McLennan'da yönetim kurulu üyesi olarak yer almakta.