On altı yıl sonra tarih tekerrür etti.
Bahçeli, bir defa daha erken seçim dedi. Hatırlanacağı üzere, 3 Kasım 2002’de de Bahçeli erken seçim istemiş, AKP’yi iktidar yapmıştı.
Semih Yalçın Bahçeli’nin açıklamasının iktidar partisinden habersiz yapıldığını söylüyor. Daha önce de şiddetle ret edilen birçok şeyin tam aksi ile varit olduğu ortaya çıkmıştı.
AKP ile MHP Cumhur ittifakı adı altında birlikte seçime girecekler.
Böyle bir açıklamanın diğer ortağın haberi olmadan yapılması mümkün değil. Bahçeli gerçekten kendi inisiyatifi ile bu açıklamayı yapmış, CB Erdoğan aksini düşünüyorsa yarından tezi yok bu ittifakın çatlaması lazım.
Göreceksiniz ittifak aynı hızla yoluna devam edecek. Erdoğan, biraz da Bahçeli’yi bir nevi gündemi belirleyen olarak gösterip MHP’nin kaybettiği oyları geri almasını sağlamaya çalışıyor. Yarından itibaren Bilge Lider,ülkenin kaderini belirleyen lider sözlerini yeniden çokça duymaya başlayacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın.
Peki, Bahçeli bu açıklamayı niye yaptı?
Birinci sebebi yukarıda ifade ettim, ikincisi, işlerin gittikçe kötüye gitmesidir.
Ekonomideki son durum, iflaslar, borçlarını ödeyemeyen firmaların bankalardan yapılandırma talepleri, dövizin durdurulamayan yükselişi, artan terör, kiminle müttefik olduğumuz belli olmayan savruk Suriye politikası erken seçimin diğer sebepleri olarak sayılabilir.
Ekonomist değilim ama konunun uzmanları iktidarın elinde dövizin yükselişini durduracak hiçbir enstrümanın kalmadığını,güven vermeyen dış politika yüzünden Türkiye’nin borç bulmakta zorlandığını ifade ediyorlar. Afrin operasyonuna rağmen iktidar blokunun oylarında herhangi bir oynamanın olmayışı bundan sonra oy grafiğinin aşağı kayacağını gösteriyor. Bahçeli, daha kötü şartlarda seçime girmek yerine mevcut şartlarda gitmenin daha faydalı olacağını gördüğü için bu çıkışı yaptı. On altı yıl önce 3 Kasım’da AKP’yi iktidara getiren MHP lideri, bu defa onu iktidarda tutmak için daha fazla yıpranmasına fırsat vermeden seçim yolunu açmak istiyor.
Evdeki hesap çarşıya uyar mı bunu zaman gösterecek. Zira, muhalefet her geçen gün biraz daha büyüyor.
İYİ parti ile SP’nin oylarında belirgin bir yükseliş var.
Ekonomik kriz hissedilmeye başlandıkça kaymalar, iktidardan muhalefete doğru geçişkenlik te artıyor.
CB sistemi ile birlikte her şeyin düzeleceğine dair oluşturulan ütopyanın bir yalan rüzgarından ibaret olduğu ortaya çıktı.Kimse dünkünden daha mutlu,daha mesut değil. Terör azalmadı,uluslararası toplumda itibarımız artmadı, daha demokratik bir toplum düzeni kurulamadı.
Suriye’de Esat gitsin kim gelirse gelsin dedik, PYD geldi,Fırat’ın doğusunda devletimsi bir yapı kurdu. Yargı dökülüyor. Suriye’de güya Rusya ve İran’la birlikte hareket ediyoruz ama ABD’nin bombalarını alkışlıyoruz. İsraf almış başını gidiyor. Bir tarafta çöpte ekmek arayanlar, mazotun pahalılığı yüzünden tarlasını-bahçesini ekemeyenler, öbür tarafta milletin parasını kışlık yazlık saraylara harcayanlar. Ekonomik veriler, 2019’un 2018’den iyi olacağını göstermiyor. Bunun bir faturasının olacağı muhakkaktı.
İşte Bahçeli, bunu gördü,o fatura kabarmadan erken seçim çağrısı yaptı.