Harp Malulü Gaziler, Şehit, Dul ve Yetimler Derneği İstanbul Şubesi Başkanı Önder Çelik, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan için yaptığı çağrıya tepki gösterdi. Şehit aileleri ve gazilerle birlikte açıklama yapan Çelik, “Terör elebaşına umut hakkı verilmesinin tasvip etmiyor, yapılan bu çağrıyı şiddetle ve nefretle kınıyoruz” dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan için yaptığı “Şayet terörist başının tecridi kaldırılırsa gelsin TBMM’de, DEM Parti grup toplantısında konuşsun. Terörün tamamen bittiğini ve örgütün lağvedildiğini haykırsın” şeklindeki çağrısına tepkiler sürüyor. Harp Malulü Gaziler, Şehit, Dul ve Yetimler Derneği İstanbul Şubesi Başkanı Önder Çelik de bugün basın toplantısı düzenledi.
Açıklamada yanında şehit aileleri ve gaziler de olan Çelik, şunları söyledi:
“Bizlerin sinir uçlarımızı uyandırırlarsa önünde duramayacakları bir sele maruz kalacakları konusunda uyarılarımızı yine kamuoyuyla paylaşmıştık. Biz kıymetli şehit aileleri ve kahraman gaziler olarak uluslararası dinamikleri, büyük projeleri ve çok bileşenli denklemleri de göz önünde bulunduruyor, bu sebeple örgütün silah bırakmasını en önce biz istiyoruz ancak burada milli mücadele ve kararlı duruşla başta Türk Silahlı Kuvvetlerimizin yapmış olduğu etkin ve caydırıcı operasyonlarla Milli İstihbarat Teşkilatımızın, jandarmamızın, emniyet kuvvetlerimizin yaptığı etkin mücadeleyle terörü neredeyse sıfır noktasına getirmiş bir durum ortaya çıkmışken burada terör elebaşının tekrar gündeme getirilmesini hayretle karşılıyoruz. ‘Türk milletinin hassas değerlerine sahip çıkar’ dediğimiz kişilerin utançla, kızgınlıkla ve öfkeyle izlediğimiz ve hiçbir şekilde anlam veremediğimiz açıklamalar yapmalarını Meclis kürsülerinde, basın açıklamalarında hayretle, esefle takip ediyoruz. Biz de buna acılar içerisinde maalesef şahit oluyoruz.
“Şehit çocuklarımızın umutlarını hiç mi düşünmeyecekler”
Sanki Türk ordusu terörle mücadelede başarısız olmuş gibi eli kanlı terör örgütü lideri ve bebek katilinden medet umar şekilde Gazi Meclisimiz çatısı altına davet edilmesini, konuşturulmasını asla ve kata tasvip etmiyor, kabul etmiyoruz. Terör elebaşına umut hakkı verilmesinin tasvip etmiyor, yapılan bu çağrıyı şiddetle ve nefretle kınıyoruz...
İdam ipi fırlattı
Terörle mücadelede en büyük acıları yaşayan şehit aileleri ve gazilerin tarihi bir fırsat penceresi olarak gördüğünüz açıklamalara büyük tepki vermesi bizce kişisel hesaplara kurban etmek değildir de nedir. Vatan uğruna canlarını feda eden aziz şehitlerimiz ve kahraman gazilerimiz bunu asla kabul edemez. Son yaşadığımız olaylar, şehit ailelerimiz ve gazilerimizin de üzerinde siyaset yapanların özellikle inandırıcılıklarını bir kez daha yitirmelerine sebep olmuştur. Geçmişte yani çözüm sürecinde olduğu gibi bizlere yaşattıklarınız bugün tarihe kalın harflerle yazılacaktır. Bunu her yerde ve en yüksek sesle haykıracağız. Sizleri yüce Türk milleti asla affetmeyecektir. Hele ki biz şehit aileleri ve gazilerimiz asla ve kata kabul etmeyeceğiz. Bırakın, biz gereğini farklı yapalım.”
Önder Çelik, idam ipi fırlatarak konuşmasını bitirdi.
“Size gereken cevabı veririz”
Şırnak Bestler Dereler’de 2009 yılında çıkan bir çatışmada şehit olan Emre Anşin’in babası Selami Anşin de şu tepkiyi gösterdi:
“Bugün bir teröristi, bir terörist elebaşını kalkıp da Mecliste konuşturacağız, şöyle yapacağız; Meclis’te ancak şerefi ve haysiyeti olan insanlar konuşur. Şereften ve haysiyetten yoksun olanları Meclis’e sokmaları dahi şehit babası olarak benim zoruma gidiyor. Bu ülkeye de bayrağa da vatana da hakarettir. Diğer tarafa geldiği zaman hani ip atıyordun. 78’den bu yana ben o camianın içerisindeyim. Gençliğimi feda ettim, her şeyimi feda ettim. Sonuçta bu mu olacaktı? Diğer taraftan ‘Ben falan insanı ziyarete gitmek istiyorum. Onu ziyaretine gideceğim’ diyen bir insan da var. Kim, ne yapmaya çalışıyor? Derdiniz, maksadınız ne? Eğer bu vatana herhangi bir şey katmak istiyorsanız hep beraber ama vatana ihanet etmek istiyorsanız vatan sizin elinizde değil. Sine-i millete döneriz. Size de gereken cevabı veririz. Hiç kimse bu konuda ‘ben yaptım, ben ettim, ben dedim’ demeyle olmaz bu işler. Biz bu vatanı şehitlerimizi verdik, yine de vereceğiz. Bak bakalım şehit ailelerine, gülmemiz, konuşmamız yok. Allah kimseye evlat acısı vermesi ama ben şerefimle, gururumla yaşıyorum. Sen bir şerefsizi çıkarıp şerefli Türk milleti meclisinde konuşturamazsın. O Meclis’in kendisine has bir şerefi, haysiyeti, onuru vardır. Sen bunları ayak altına alamazsın. Güç senin elinde değil, milletin elinde. Sana sadece mazbatayı vermişiz biz.”