Trabzon Uzungöl'de gerçekleştirilmesi planlanan HES projesine karşı yurttaşların başlattığı nöbet devam ediyor. Şirket yetkilileriyle yapılan görüşmeden sonuç çıkmayınca yurttaşlar direniş nöbetine devam edeceklerini açıkladı. Zinnet Sevil “Bu soğukta geceden beri ayakta burada nöbet tutuyoruz, doğamızın katledilmesine derelerimin kurutulmasına her anlamda karşıyız" dedi.

Trabzon Uzungöl'de gerçekleştirilmesi planlanan HES projesi için firmanın dün akşam saatlerinde iş makinelerini Trabzon’un Çaykara ilçesine getirmesinin ardından, bölge halkı proje alanını trafiğe kapatarak nöbet tutmaya başladı.

“Danıştay kararını beklemeden çalışmalarımıza yasalar gereği devam edeceğiz”

Yurttaşların HES projesinin başlayacağı alanda ateş yakarak dün gece başlattığı nöbet devam ederken bölge muhtarları ve Çaykara Belediyesi Başkanı Hanefe Tok, şirket yetkilisi Erol Yılmaz ile bir toplantı gerçekleştirdi. Bölge muhtarları Danıştay'da görülen davanın beklenmesi için şirket yetkililerinden 2 ay süresince hiçbir çalışma yapılmamasını istedi. Muhtarların bu talepleri karşısında şirket yetkilisi Erol Yılmaz’ın, kimseye zarar vermeden, kimsenin hakkını gasp etmeden yasalar içerisinde hukuki hakları olan HES projesini hayata geçireceklerini, Danıştay'da görülen ÇED iptal davasının sonucunu hukuken beklemek zorunda olmadıklarını çalışmalara başlayacaklarını ifade etmesi üzerine anlaşma sağlanamadı.

Muhtarlar yurttaşların direnişte olduğu Taşkıran Mahallesi'ne giderek direnişi sürdüreceklerini duyuruldu. Yurttaşların direnişi devam ederken Çaykara Belediye Başkanı Hanefi Tok, ilgili bakanla görüşeceğini muhtarlara bildirdi.

“Vadide 24 HES yaptılar geri kalan suyumuza da göz diktiler”

Taşkıran Mahallesi'nde direnişte olan vatandaşlar, ANKA Haber Ajansı'na duygu ve düşüncelerini anlattı.

Mansur Yavaş’tan Kayyum Atamalarına Hukuki Yorum Mansur Yavaş’tan Kayyum Atamalarına Hukuki Yorum

Uzungöl’de turizm işletmecisi Fatoş Zengin: ''Planlar projeler çizilmiş ve bir güzel algı operasyonuyla bizlere servis ettiler ve yalnızlaştırdılar. Bıktırma, bezdirme politikaları... 2019'da imar olmayan bir yerde imara aykırı yapılaşma var diye milletin evlerini yıktılar tapulu arazilerinde. Şimdi de can suyumuzu deremizi Solaklı Vadisi'ne göz diktiler. 24 HES yaptılar, geri kalan suya da göz dikilmiş. Biz bunun için mücadele edeceğiz kesinlikle mücadele edeceğiz kanımızın son damlasına kadar savaşacağız yapacak başka bir şey yok. En üzücü şey doğamızı kimlerden koruyoruz? Bizi yönetenlerden bu üzücü bir şey biz buna çok üzülüyoruz ,gerçekten çok üzülüyoruz ve bizi bir şirkete feda ediyorlar destek almadan kendi imkanlarımızla yıllarca çalıştık didindik dünyaya tanıttık o zamanlar iyiydik de şimdi mi kötü olduk. Bu şekil doğamıza giriş yapmaları bu şekilde katliamlara asla izin vermeyeceğiz.'' 

''Bizler ve çocuklarımız bu derelerde büyüdü''

Zinnet Sevil: “Bu soğukta geceden beri ayakta burada nöbet tutuyoruz, doğamızın katledilmesine derelerimin kurutulmasına her anlamda karşıyız. Yüz yıllardır bu topraklarda hüküm süren insanlarız. Çocuklarımız burada doğdu büyüdü bizim çocukluğumuz gençliğimiz burada geçti, dışarıda gelen insanların hayatımıza yön vermeye çalışmasını reddediyoruz. Solaklı Deresi yüz yıllardan beri akan bir dere bundan sonra da akacaktır. Bu direnişe devam edeceğiz özellikle devlet büyüklerine sesleniyorum buna bir son versinler.” 

Mehmet Yazıcı: “Derelerimizi doğamızı kimseye teslim etmeyeceğiz gönül rızasıyla eğer bunu yapacaklarsa bizi çiğneyip geçecekler söyleyeceğimiz budur.” 

“Bu dereleri sermayeye peşkeş çekmeyeceğiz”

Ali Dursun: “Bu yağmaya bu işgale karşı kesinlikle direneceğiz burayı kimseye peşkeş çekmeyeceğiz. Burası turizm bölgesi olduğu için daha da bir önemi var, Kaz Dağları'ndan çıkın dere başına kadar her yerde derelerimizi savunacağız, sermayeye karşı korumaya çalışacağız direnişe devam.”

Turizm işletmesinde çalışan Ali Kaya: “Ben aslen buralı değilim burada çalışanım ekmek yediğimiz yer, doğaya vereceği zararlar belli. HES projesinin Taşkıran'da vereceği zararlar ortada, burada bir yalan kaosu var bizde bu yalanları dinliyoruz elimizden geldiği kadar direneceğiz bu HES projesinin karşısındayız yarınlarımıza bu suyu bırakmak için bu mücadeleyi burada devam ettireceğiz."

“Bu işin demokrasiyle alakası yok”

Eski Taşkıran Muhtarı Ahmet Karaca: “Nöbeti başlattık sabah akşam demeden nöbetteyiz HES’e karşıyız. Uzungöl, Taşkıran, Çaykara'da biz buna karşıyız, bunu yaptırmayacağız. 2012 yılında ben muhtardım 2012'de bu ÇED raporu iptal edilmişti, şimdi bunlar kanunsuz iş yapıyorlar. Demokrasi varmış hesapta ama demokrasi ile bir alakası yok."

Osman Ergun:''Karşıyız yapılacak bir şey değil bu bir dayatmaca rüzgâr veya güneşten enerji yap ille de neden burası doğayı katletmek direneceğiz bakalım.''  

''Bu halka zulümdür''

Meryem Karagöz: ''Sabah 7’den beri buradayız gece uyumadık nöbet tutuyoruz ve derelerimize sahip çıkmaya çalışıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımıza sesleniyorum, yeter artık ev yaptık evleri başımıza yıktılar şimdi sularımıza göz diktiler bu halka zulümdür başka bir şey değil bunu zulüm görüyoruz, başka su kaynağımız yok turizm yeri burası SİT alanı burada nasıl HES projesi olur bunu anlayamadık.”

Bir vatandaş: "Biz burada doğanın ve tabiatın nöbetini tutuyoruz katledilmek istemeyen bir tabiat var kaldı ki bu tabiat bize meyvelerini veriyor hem turizm anlamında hem de oksijen anlamında ülkemizde de dünyayı etkisi altına almış küresel ısınma ülkemizde de ziyadesiyle mevcut biz memleketimizin bekçileriyiz burada, memleketimizin muhafızlarıyız inşallah bertaraf edeceğiz. Buradan sevgili cumhurbaşkanımıza sesleniyorum, bizi duyun Uzungöl’ü duyun."

Editör: Habererk Haber Merkezi