PKK, yıllardır dışarıda Türklerle Kürtlerin bir arada yaşayamadığı propagandasını yapıyor.
Uluslararası topluma bunu kabul ettirebilirse ayrılma taleplerini meşrulaştırmış olacak.
Türk milleti, hiçbir zaman PKK ile Kürt’ü özdeşleştirmedi. Terör olaylarını kınarken bile özenli bir dil kullandı. Onca şehide, akan kana rağmen terör örgütünün arzuladığı toplumlar arası bir çatışma olmadı.
Önceki gün Aysel Tuğluk’un annesine bir avuç toprağı çok görenler işte yıllardır PKK’nın hedefleyip de yapamadığı bu amaca hizmet ettiler.
Ölüye bile tahammül edemeyen bir tavrın uluslararası toplumda nasıl karşılanacağını düşünebiliyor musunuz?
Tuğluk’la aynı şeyleri düşünmeyebilirsiniz. Siyasetini,üslubunu doğru bulmayabilirsiniz.
Ben de bulmuyorum. Askeri,polisi taşladığı ve asla bir kadına yakıştıramadığım görüntüleri hala gözlerimin önünde. Ama bu kimsenin ölüsüne saygısızlık yapma hakkı vermez. Bu tavrın vatanseverlikle alakası olmadığı gibi Müslümanlıkla da alakası yoktur.
Zira,Peygamber efendimiz bir gayri Müslim’in cenazesini görünce ayağa kalkmış,o Müslüman değil denilince, bu da bir insan değil mi, diye buyurmuştur.(Müslim Cenaiz 78 hadis no: 1596)
Müslüman olmayanın cenazesine bile bu saygıyı gösteren bir dinin Tuğluk’un annesine yapılanı hoş görmesi düşünülemez.
Bir çok defa bu sitede siyasal İslamcılıkla dindarlığın aynı şey olmadığını,Siyasal İslamcılığın İslam’a tabi olmak değil onu kendi çıkarlarına tabi kılmak olduğunu yazdım. Tuğluk’un annesinin cenazesinde yapılanlar bunun ispatıdır. Bu tavırda bırakınız İslamı,insanlığın zerresi yoktur?
Türkiye durup dururken bu noktaya gelmedi, farklı düşünenleri küfürle itham eden hocalar, partisine oy vermeyeni hain ilan eden siyasetçiler,dilinden kin ve nefret akan yöneticiler,15 Temmuz’da hain mezarlıkları ihdas edenler sayesinde bu noktaya geldi. Şimdi oturup bu kadarda olur mu diye tepki gösteriyoruz. Bu üslup devam ettikçe daha kötü olaylarla karşılaşmamız mukadderdir.
BARZANİ’NİN BAĞIMSIZLIK REFERANDUMU
25 Eylül’de Barzani’nin bağımsızlık referandumu var,ondan iki gün önce de MGK toplanacak. Güya, toplantının amacı Kuzey Irak’taki son gelişmeleri görüşmek. Barzani referandum yapacağını ilan edeli aylar oldu, MGK meseleyi daha yeni görüşecek. Aylardır yapmadığını,yapamadığını iki gün içinde yapacak. Toplantının iki gün önce yapılması bile sadece zevahiri kurtarma maksadına matuf olduğunu gösteriyor.
Şahsi kanaatim Barzani’nin referandum kararını Ankara’dan habersiz almadığıdır. Suya sabuna dokunmayan göstermelik tepkiler de bunu gösteriyor.
Türkiye’nin ne Kürt meselesinde ne de Ortadoğu ile ilgili hiçbir zaman uzun vadeli bir planı olmadı. Bugün de yok. Politikalarımızı günlük gelişmeler tayin ediyor. Olayların peşinden sürüklenen,duruma vaziyet edemeyen bir dış politika. Bu sadece bugünün meselesi değil,dün de böyleydi. 1993’de Türkiye Barzani-Talabani ikilisine 13.5 milyon dolar yardım yapmıştı. AKP hükümetleri döneminde bu ilişkiler daha da geliştirildi. Türkiye Kuzey ırak Bölgesel yönetimini kendi elleriyle besledi. Barzani,AKP kongresinde konfetilerle karşılandı,ayakta alkışlandı. Anlaşılıyorki,o seremonilerin hepsi bugünler içinmiş. Maşeri vicdanda Barzani, planlı olarak meşrulaştırılmaya,sevimlileştirilmeye çalışıldı. Çözüm sürecinde aynı aklama paklama işi Öcalan’a yapılmıştı. Yakın bir tarihte –toplumsal tepkilere bağlı olarak-aldatıldık derseler şaşırmam. Fakat bu aldanma öteki aldanışlara benzemez,Türkiyeyi felakete götürür.