Bugün gelinen noktada Atalarımızın savaşarak kan emek inşa ettikleri meclisin ihanet odakları tarafından işgal altında olduğunu ayan beyan görüyoruz.
Millet olarak en büyük hatamız düşmanı postal giymiş olarak beklemek!
Oysa düşman Türk Milletini silahlı bir saldırı ile ele geçiremeyeceğini Büyük Taarruz sonrası net olarak öğrendi!
Memleketin işlev halinde en uç köşelerine kadar kadrolandı, yuvalandı! Bizler ise siyaset dürüst adamın işi değil diyerek direnmek yerine, mukaddes emanet olan meclise dahi yerleşmelerine izin verdik!
Şunu da belirtmem gerekir Türk Milletinin bekası için en tehlikeli olanı ise kendini ifşa eden düşmandan ziyade bizden görünen pirincin içinde ki beyaz taşlardır!
Bugün Zafer Partisi Genel Merkezine giderken taksi şoförü ile aramızda geçen kısa bir sohbetten bahsetmek istiyorum.
İktidardan yıldıklarını ve altılı masaya destek vereceklerini zikreden taksi şoförüne, altılı masanın imzaladığı deklarasyonu okuyup okumadığını sordum tahmin ettiğim gibi okumadığını dile getirdi ve içerikten biraz bahsettiğimde şaşkınlığı görülmeye değerdi!
1924 Anayasasını yok sayan bir anlaşma!
Hani biz Türk Milleti olarak Cumhuriyet değerlerine sahip çıkmak için mevcut hükümetle mücadele yoluna gidiyorduk?
Hani Anayasanın ilk dört maddesi kırmızı çizgimizdi?
Bakalım altılı masaya dar gelen bu 1924 Anayasa’sında neler varmış!
1924 ANAYASASININ MADDELERİ;
· Egemenlik kayıtsız ve şartsız milletindir.
· Devletin yönetim şekli Cumhuriyettir.
· Devletin dini İslam, başkenti Ankara ve dili Türkçe'dir.
· Devletin başkenti, rejimi ve bayrağı değiştirilemez.
· Yasama ve Yürütme yetkileri meclise aittir.
· Yargı, bağımsız mahkemelerce yürütülür.
Bizler doktorun yazdığı ilacın prospektüsünü dahi illa yan etkisi dokununca okuyoruz sonra al başına belayı!
Desteklediğiniz grubun neye imza attığını, ne için ittifak yaptığını incelemeden desteklemek sizin sadece Ali’yi götürüp Veli’yi getirmenize yarar.
Sistem aynı şekilde işler gider!
Bizim meselemiz isimlerle değil isimleri finanse eden emperyalizmledir!
Bizim meselemiz sinek kovalamak değil bataklığı kurutmaktır! Eklemettin vakasını ne çabuk unuttuk?
Neden artık bu seçimlerin sağ sol o bu değil köprüden sonra son çıkış olduğunu, meselenin VATAN olduğunu idrak edemiyoruz!
Bu güzel milleti yıllarca bölüp parçalamak için her yolu denediler!
O sun dediler busun dediler başımıza bir terör belası musallat ettiler, yetmedi teröristi cesaretlendiren bir açılım süreci başlattılar, yetmedi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu siyasi mecraya ne kadar terör sempatizanı varsa doldurdular!
Artık gözümüzü açmanın vakti gelmedi mi?
Ne diyor Yüce Önder Bütün kaleler ele geçtiğinde damarlarında ki asil kana güven!
Ey Türk Milleti Vur yumruğunu artık masaya!
Şehitliklerde boydan boya yatan yiğitleri düşün ve helalleşme değil hesaplaşma vakti olduğunu gör artık!
Umutsuzluk yok birlik olduğumuz takdirde aşamayacağımız duvarlar, dağlar, engin denizler yok!
Dün Çanakkale’nin, Anafarta’ların bugünden farkı yok!
Omuz omuza bugün de dökeriz düşmanı denize, yapacağımız tek şey var Cumhuriyet değerlerinden taviz vermemek altı okun sadece laiklikten ibaret olmadığını Devletçiliğin Milliyetçiliğin olmazsa olmaz değerler olduğunu hatırlamak!
Mutlak ve Mutlak Mustafa Kemal Atatürk çizgisine dönmek!
Denize düşüp yılana sarılmayacağız bize dayatılan seçenekler arasında kötünün iyisini seçmeyeceğiz! Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kuruluş felsefesine sadık kalarak düştüğümüz denizde yılanlarla koyun koyuna olmayacağız!
Yaşasın Türk Milleti!
Yaşasın Türk Milletinin Zaferi!
Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti Devleti!