Görgü tanıklarının ve araştırmacıların anlattıklarından yola çıkarak hazırlanan “Moment of Contact” isimli belgesel, 13 Ocak 1996’da Brezilya’da yaşandığı öne sürülen bir olayı gündeme getirdi. Amazon ve Apple Tv’de yayınlanan belgesel ilk günden itibaren gündem oldu. 

Görgü tanıkları ve resmi belgelere göre, ABD Hava Kuvvetleri 13 Ocak günü Brezilya’nın güneydoğusunda bir UFO’yu hedef aldı. UFO’nun vurulmasından yedi gün sonra 14 ve 16 yaşlarında iki kız kardeş bir arkadaşlarıyla Varginha kentinde dolaşırken, bir duvarın yanında çömelmiş, iri kırmızı gözlü, küçük, korkmuş bir uzaylı gördüklerini belirterek annelerinin yanına koştu.

İki kız kardeş ve arkadaşlarının uzaylılarla ‘en yakın temasa’ geçen kişiler olduğu iddia edildi.

Carlos de Sousa adlı bir profesörün de tanıklık ettiği olayda Brezilya polisi devreye girerek, en az iki uzaylıyı yakaladı ve uzaylılardan bir tanesi direnmesi nedeniyle öldürüldü. ABD Hava Kuvvetlerinin uzaylılara ve cesede el koyarak bilinmeyen bir yere götürdüğü iddia edildi. Brezilya ordusunun ölüm tehditleriyle saklamaya çalıştığı bu örtbas iddiası ise tam 26 yıl sonra ortaya çıktı.

UFO'NUN VURULMA ANI BELGESELDE ANLATILDI

Profesör Carlos de Sousa UFO’nun vurulma anına tanıklık etmesini belgeselde şöyle anlatıyor; “Bir okul otobüsü büyüklüğündeydi ve altından beyaz dumanlar çıkıyordu. Gökyüzünde sarsılan arızalı bir çamaşır makinesine benziyordu.”

De Souza, UFO’nun vurulmasının ardından hemen kaza yerine koştuğunu alüminyum folyo gibi metal parçalarının tarlaya yayıldığını gördüğünü de söyledi. Metalden bir parça aldığını, elinde buruşturup bıraktıktan sonra orijinal şekline döndüğünü de öne sürdü.

Bugüne kadar hiç bilinmeyen UFO hikayesini konu alan belgesel Apple Tv ve Amazon’da yayında

Profesör, daha sonra Brezilya ordusu ve polislerin devreye girdiğini ve kendisini bölgeden kovduklarını öne sürdü.

'SICAKTAN ACI ÇEKİYOR GİBİYDİ'

1996’da 16 yaşında olan Liliane, James Fox’un yönettiği “Moment of Contact”ta yaşadıklarını şöyle anlattı: “Bölgede yürüyorduk. Ben öndeydim arkadaşım ve kardeşim biraz arkadaydı. Bir grafiti dikkatimi çekti. Baktım ve yaratığı gördüm. Sıcaktan acı çekiyor gibiydi.”

O sırada 14 yaşında olan Valquíria, “Liliane çığlık attığında baktım ve çok korktum” dedi. Genç kız, “Biz korkuyorduk ama yaratık da korkmuştu. Bizden korktuğunu gördüm. Tanımadığımız bir varlıktı ve korkuyorduk.” dedi.

O sırada 21 yaşında olan Katia, “Gördüklerim karşısında kalakaldım. İlk kez böyle bir şey görmüştüm. Kırmızı gözleri, yağlı cildi vardı. Saçı yoktu. Gözleri bizimkilerden üç kat daha büyüktü.” dedi.

'KOKUSUNA DAYANAMADIM'

“Biz Katoliklerin çocuklarıydık ve bunun bir iblis olabileceğini düşündük. Bu yüzden çok korktuk” dedi Liliane. Küçük kızlar hemen annelerinin yanına koştu. Konuyla ilgili konuşan anne Luzia, 20 gün boyunca kokusunu aldım. Kokusuna dayanamadım. nereden geldiğini bilmiyorum. Burnumu bile alkol ve suyla yıkadım. Ama yine de geçmedi.” dedi.

Katia, kokuyu amonyağa benzetirken annesi, “Hayır, amonyak değildi. Kükürtten daha kötü kokuyordu. Çok garip bir kokuydu” dedi.

Aile hikayelerini o yıllarda basına anlattıklarını ancak kendileriyle alay edildiğini belirtirken, olay 26 yıl sonra ortaya çıktığı için mutlu olduklarını dile getirdi.