ÜLKÜCÜLERİN , SAYIN BAHÇELİ İLE OLAN GÖNÜL BAĞI
NEDEN BİTTİ ?
Sayın Bahçeli , ülkücülerin sizin siyasi başarısızlığınıza olan tepkisi ne 1 Kasım seçimlerinde aldığınız tarihi başarısızlık nede 7 Haziran seçimlerinde izlediğiniz HAYIRCI politikanızdır.
Bunlar sadece bardağı taşıran son damlalardır..
ülkücüler ile olan gönül bağınızın kopması tıpkı bir evlilik süreci gibi işledi. Ben ömrümde evli bir karı-kocanın birbirine söylediği ilk kötü sözde ayrıldığını duymadım. Hatta erkeğin karısına attığı ilk tokat da ayrıldığını duymadım...
Ama bunların birikerek bir gün patlama noktasına geldiğini çok gördüm , nerede mi ? Mahkeme salonunda boşanma davası gerçekleşirken.
İşte ülkücülerin de sizinle olan gönül bağı tıpkı kötü giden bir evlilik gibi mahkeme salonunda değil de kongre ile sonuçlanmak üzere.
İsterseniz gelin biraz geriye gidelim bu sürece neden ve nasıl gelindiğine bakalım :
Hatırlayın Sayın Bahçeli her şey 1999 yılında iktidar ortağı olduğumuz gün başladı.. HAYIR gördüğümüz işlerde ŞER , ŞER gördüğümüz işlerde HAYIR vardır hadisini unuttuk sadece iktidar ortağı olduğunuz için seviniyordunuz.
Ama şunun farkında değildiniz sayın Bahçeli 18 Nisan 1999 yılında yapılan seçimlerde MHP nin %18 oy oranı ile 129 Milletvekili çıkarması sizin başarınız veya marifetiniz değildi. 4 Nisan 1997 yılında cennet mekan BAŞBUĞ TÜRKEŞİN ölüsü MHP ye iktidar ortaklığını getirmişti.
Öncelikle iktidarı kurabileceğimiz sağ partiler varken sizin gidip SOL DSP ile hükümet kurmanız tüm ülkücü camiada ve Türk Milletinde şok etkisi yarattı..
Hele hele RAHŞAN ECEVETİN eli kanlı katiller ile hükümet kurmam sözüne rağmen , hükümet ortağı olmamız ülkücü camiada öfke patlamasına sebeb oldu.
İşte tıpkı evliliğin ilk yıllarında başlayan ufak tartışmalar nasıl evliliğin Biberi - Tuzu ise sizinle de ülkücü camianın ilk fikir ayrılığı oldu.
Ama hükümet ortaklığı süreci yanlış başlamış olsa da ülkücü camia size sırtını dönmedi. Sizinde bu yanlış dan ders çıkaracağınıza inanıyordu.
DSP ile hükümet ortaklığı o , kadar hızlı ilerliyordu ki Ülkücü camia ardı ardına yaptığınız yanlış ideolojik hamlelerle şaşkına dönüyor !!! adeta bir fikir çatışması yaşıyordu.
Mesela ;
57. Hükümetin ilk işi meclise gönderilen PİŞMANLIK YASASINI görüşmek olmuştu. Bu yasa anayasa ya aykırıydı hele hele MHP nin olduğu bir hükümet de pişmanlık yasası görüşülmesi ülkücüleri adeta kahrediyordu !!!!
Allah rahmet eylesin o , dönem MHP Mersin Milletvekili olan yiğit bozkurt ALİ GÜNGÖR pişmanlık yasasıyla ilgili sizin ve rahmetli Ecevetin gözünüze bakarak TBMM de aynen şu ifadeleri kullandı :
Görüşmekte olduğumuz af tasarısı Meclise art niyetli olarak getirilmiştir. Amaç vatan hainlerini , pkk canilerini ve onun terörist başını affetmekdir.
Aman ALLAHIM ! MHP milletevkili söylüyordu bu sözleri televizyon da canlı olarak artık ülkücüler iyice akıl tutulması yaşıyordu... Ne yani MHP vatan hainlerini affetmek için pişmanlık yasasını mı görüşüyordu ? olmaz , olamaz böyle şey !!! ama malasef oluyordu... Bu resmen ülkücü hareketin şanlı ve şerefli mazisine vede mücadelesine ihanet etmekti.
Henüz af tasarısı şoku atlatılamamış ardından büyük bir deprem geliyordu !!!! özellikle 1980 öncesi bölücü ve marksis örgütlerle mücadele eden MHP nin de içinde olduğu 57.hükümet Öcalan denilen çocuk katilinin idamını Başbakanlık ta bekletilmesine karar verdi. Oysa ki Mahkeme Öcalanın idam cezasını onaylamıştı.
Ülkücüler kabus üstüne kabus görüyordu !!! Artık ülkücü camianın sabrı taşıyordu Asamıyorsak , hükümet de neden duruyoruz diye sorgulamya başladı..
Durun daha kabus bitmedi !!! Af tasarısına karşı çıkan YİĞİT BOZKURT Ali Güngör MHP den ihraç ediliyordu. Ne yani ihanet yasasına karşı çıkmanın , dik duruşun bedeli ihraç edilmek mi ?
MHP de artık ideolojik ve fikri nokta da kopmalar başlamıştı. Ülkücüler olan bitene anlam veremiyor adeta isyan ediyordu. Ama anlamsız ideolojik hamleler daha bitmemişti !!!!
Sıra Meclis de ki diğer gündem maddesine gelmişti. Avrupa Birliğinin dayattığı azınlıklar meselesine !!!! Halk arasında bilinen adıyla - İKİZ YASALAR -
Neydi bu yasa ? içeriği neydi ? sakıncası varmı ?
34. yıl boyunca imzalanmaktan kaçınılan bir yasa !!!
ulus devletimizi ve eğemenliğimizi tehdit eden bir yasadır
Yasanın 1.Maddesi :
Bütün halkar kendi kaderini tayin etme hakkına sahiptir.Bu hak vasıtasıyla halklar kendi siyasi statüsünü serbestçe tayin edebilir.
Türkçe Meali şu :
Doğu ve Güneydoğu da ki özerklik isteyen bölücüler işte bu imzalanan yasaya dayanarak devlete kafaya tutuyorlar..
Malasef ki bu ihanet yasasının altında sayın Bahçelinin imzası var... 2000 yılında bahçeli -ecevit-mesut yılmaz hükümeti tarfından imzalandı , 3. sene sümen altında kaldıktan sonra 2003 yılında Ak parti hükümeti tarfından onaylandı... ve hayata geçti.
Artık MHP ideolojisini kaybetmiş fikri ile zikri birbirini tutmuyordu...
Yazımın buraya kadar olan kısmı sayın Bahçeli ile ülkücülerin ideolojik gönül bağının neden koptuğu üzerini idi.