Sudan’da ordunun yönetime el koymasının ardından muhalifler sokaklara çıkarak kutlamalara başladı. Yönetime el koyan ordu komutanları hükümet yetkilileriyle, geçiş konseyi oluşturulması için müzakerelere başladı. Protestolara katıldığı için tutuklanan kişiler de serbest bırakıldı. Sudan’da Eylül’den bu yana devam eden protestoların yoğunlaşmasının ardından ordu bu sabah devlet televizyonunu ele geçirip, Devlet Başkanı Ömer El Beşir’i görevden aldı. Yaz aylarında iki defa hiper-enflasyon yaşanan ülkedeki ekonomik krizden rejimi suçlu tutan muhalifler sokaklara dökülerek, darbeyi kutlamaya başladı. Devlet Başkanı El Beşir’in resimlerini indiren göstericiler, orduyu öven sloganlar atmaya başladı. Darbenin ardından ordu yetkilileri son aylarda yapılan gösterilerde tutuklanan kişileri serbest bıraktı. Darbeyi gerçekleştiren Genelkurmay Başkanı Korgeneral Kemal Abdul-Marul, geçiş hükümetinin kurulması için Devlet Başkanı Yardımcısı Awad Ibn Auf, Yarı Askeri Kuvvetler Komutanı Mohamed Hamdan Dagulo, Milli İstihbarat Başkanı Salah Gosh ve diğer üst düzey yöneticilerle bir araya gelerek, görüşmelere başladı. Sudan ordusu, Devlet Başkanı Beşir’in kardeşi Abdullah El Beşir’i tutukladı. Sudan ordusu, El Beşir’e ait İslam Hareketi’nin merkezine baskın düzenleyerek kontrol altına aldı. Kargaşayı fırsat bilen bazı protestocular, Devlet Başkanı Yardımcısı Awad Ibn Auf’un evini basarak yağmalamaya başladı. Port Sudan kentindeki protestocular ise karakollara baskın düzenleyerek, gözaltına alınan protestocuları serbest bıraktı. "KANUNSUZ BİR REJİM DEĞİŞİMİ OLMAMALI" Darbeden kısa süre sonra açıklamalarda bulunan Rusya Uluslararası İlişkiler Konseyi Komitesi Başkanı Konstantin Kosaçev, "Sudan’da anayasaya aykırı bir rejim değişimi kabul edilemez" değerlendirmesinde bulundu. Rusya Devlet Duması Uluslararası İlişkiler Konseyi Komitesi Başkanı Leonid Slutsky ise, "Kim iktidara gelirse gelsin, Sudanla iyi ilişkilerimiz korunacaktır" dedi. Darbenin ardından oluşan belirsizlik ortamıyla ilgili Rusya Hartum Büyükelçiliği, "Sudan’da yaşayan Rusları tehdit eden bir durum bulunmamaktadır" açıklamasında bulunarak, yabancı uyrukluların henüz tehdit altında olmadığı kaydedildi. (İHA)