Mensubu olduğum İslam dininin ne kadar yüce ne kadar insan odaklı ve ne kadar da bağışlayıcı, kolaylaştırıcı ayetlere sahip olduğunu biliyoruz. Ve ben de sadeliği, mütevazılığı, kardeşçe yaşamayı, adil olmayı, hakça bölüşmeyi, yardım etmeyi ve en önemlisi de kul hakkı yememeyi ifade eden dinimize mensup sade bir Müslüman olduğum için Tanrı’ma ne kadar şükretsem azdır.
Fakat bazıları ne yazık ki devletimizin tüm uyarılarına ve aldığı tedbirlere karşı, halkımızı sömürmeye devam ederken fırsatçılığı elden bırakmıyor fahiş fiyatla mallarını satmaya çalışıyor. Mecbur olan bizler ne kadar temkinli olsak da ihtiyaçlarımızı almaya devam ediyoruz, edeceğiz de. Türkiye halkının %99’unun Müslüman olmasına, hemen hemen her Cuma günü de koşa koşa namazını kılmaya gitmesine rağmen bazı kişiler, halkımızı sömürmeye ve bu fırsattan istifade ceplerini doldurmaya devam ediyor. Yahu hani sen Müslümandın, dinden konu açsan sana- bana laf bırakmaz maşallah her şeyi söyleyiverir, hemen hoca kesilir, her şeyi biliverir. Her şeyi bilme hastalığımız her şeye sirayet etmiş.
Maalesef bu virüs bize aslında düşmanın yine biz olduğunu acı bir şekilde hatırlattı. Saf, mütevazı, mütedeyyin ve muhafazakar insanlarımız bazı tüccarlara muhtaç olmuş vaziyettedir. Fırsattan istifade bu kişiler dini kuralları ve emirleri bir kenara atarak güya ticaret yapıyorlar, evine helal ekmek! götürüp afiyetle yiyorlar!
Korona virüs için okunmuş tespih,
Korona virüs için okunmuş seccade,
Bunların yanında kolonya, maske, dezenfektan ve hijyen malzemelerinin olduğundan fahiş fiyata satılması ne daha fazlası…
Devletimiz her türlü tedbiri almaya çalışarak bu salgını halkımızdan uzak tutmaya devam etmektedir. Alınan bu tedbirler kimi kesim tarafından yeterli veya yetersiz olarak değerlendirilebilir. İnsanların toplu halde bulunmalarına ve herhangi bir iş ve eylemde bulunmalarına haklı olarak bir kısıtlama getirilmektedir. Bunlardan birisi de vakit namazlarının cemaat ile birlikte kılınmasının yasaklanmasıdır ki gayet yerinde ve makul bir tedbir olarak, ilgili kurum ve kuruluşları tebrik etmek lazım. Birçok vatandaşın şiddetli tepkisini çekse de bu uygulama, halkın canı ve sağlığı için elzem bir karar olarak değerlendiriyorum.
Yukarıda da ifade ettiğim gibi dinimiz kolaylaştırın zorlaştırmayın diyor; bunu da Bakara 185. ayette şu şekilde ifade ediyor: “…Allah size kolaylık diler, zorluk dilemez”. Ayrıca, ibadetimizi evde de kılabileceğimizi, yeryüzünün secde gâh olduğunu da ifade etmektedir. Bugünlerde vakit ve Cuma namazlarının camilerde toplu halde kılınmaması ne kadar doğru ise, Diyanet İşleri Başkanının bugün özel olarak seçtiği kişilerle birlikte Millet Camii’nde kıldığı Cuma namazı da bir o kadar yanlıştır bana göre. Çünkü bunu gören halkımız da ilerleyen günlerde aynı şekilde Cuma namazını kılmak isteyecektir. Ayrıca, özel olarak seçilmiş kişilerle protokol namazının kılınması da zannediyorum dinimizde yer almamaktadır.
Bu konuda keşke biraz daha hassas olarak toplumun duygu ve düşünceleri göz önünde bulundurularak hareket edilseydi. Camilerin mücbir sebepten dolayı bu günlerde toplu ibadete kapatılmasına karşı bugün Millet Camii’nde protokol Cuma namazının kılınmasının 83 milyon için bir soru işaretine sebep olduğunu düşünüyorum.