Akşener liderliğindeki yeni parti yarın start alıyor. Ülkeye, millete hayırlı olsun. AKP'de bir yıpranma olduğunu bizzat Cumhurbaşkanı metal yorgunluğu var diye kendisi söylüyor.
Aslında uzun zamandır iktidar partisi patinaj yapıyor,politika üretemiyor. ABD ve Avrupa ile kavga yaparak milliyetçi refleksler üzerinden tabanını tutmaya çalışıyor. Belediye başkanlarının istifa ettirilmesi, il başkanlarının değiştirilmesi hep Akşener ve yeni parti korkusundan.
Dilerim yeni parti bu korkuyu hak ettiğini gösterir. Ayrıca, parti kurmakla mesele bitmiyor,toplumun nabzını iyi tutmak lazım. Vatandaş bir tarafa siz başka bir tarafa giderseniz milletin umutlarını gerçeğe çevirmek zorlaşır.
İki yüz kişilik bir kurucular kurulu elden ele dolaşıyor. Türk toplumu daha çok liderlere bakar. Lidere yüklediği anlam üzerinden oy kullanır. Akşener'e yüklenen anlam bellidir:Milliyetçi,muhafazakar,demokrat. Bu kadar ilginin arkasında bu kavramların iğdiş edilmesinden kaynaklanan sıkıntı yatıyor.
Başarılı olmasını diliyorum,çünkü Türk milletinin bu başarıya ihtiyacı var.
GÖKÇEK VE ÖTEKİLER
Melih Gökçek Cumartesi istifa edeceğini söyledi. Daha önce hiç birinin direnemeyeceğini yazmıştım. Siyasette bağımsız davranabilmek temiz kalanların işidir. Bazı belediyeler on beş yıl boyuca birer suç makinesi gibi çalıştılar. Bu belediyelerin meclis kararları ve imar komisyonlarının yaptıkları işlemler incelendiğinde nasıl çalıştıkları görülür.
AKP medyası bunu bir temizlenme,arınma vetiresi olarak görüyor.
Üç beş belediye başkanının tasfiyesi ile AKP'nin yolsuzluk iddialarından temizleneceğini sanıyorlar.
Daha üç gün önce Cumhurbaşkanı Erdoğan İstanbul'a ihanet ettik dedi. Gerçekten de başta İstanbul olmak üzere bir çok şehrimize çok hoyratça davranıldı. Bir gün sonra Bakırköy Ruh ve Sinir hastalıkları hastanesi arazisinin imara açıldığı medyaya düştü. Cumhurbaşkanının açıklamasından sonra böyle bir iddianın ortaya atılması acaba bu ülkeyi başka bir hükümet mi yönetiyor sorusunu akla getiriyor.
Bir taraftan İstanbul hassasiyeti,öbür tarafta ranta açılan İstanbul'un ciğerleri...
Gel de çık işin içinden.
YENİ BİR MEDENİYET HAMLESİNE İHTİYAÇ VAR
Türkiye'nin problemleri sadece -siyaset- yoluyla çözülemeyecek kadar derindir. Yeni bir medeniyet hamlesine ihtiyacımız var,bunu yapacak değerlere de, birikime de sahibiz.
Bütün mesele bu potansiyeli harekete geçirebilmekte.
Sahip olduklarının değerini bilmeyenler,ondan yararlanma basiretini de gösteremezler. Dün medeniyetin şahikasında olan bir millet bugün yerlerde sürünüyor.Çünkü ecdat coğrafyayı fethetmeden önce bilgiyi fethetmişti.Bilgide önde olduğumuz için medeniyette de öndeydik. Bilgiden uzaklaştık, bu medeniyet yarışında da kopup arka sıralara düştük. Ya bilgiyi ideolojikleştirdik,yahut bilgi üretecek yolları kapattık.Özgürlüğün,tenkitin,eleştirinin olmadığı yerde düşünce olmaz.Bilgi özgürlüğün çocuğudur. Siyaset o yolu açar gerisi o ülkenin aydınlarına kalmıştır. Dünyadaki esas yarış entellektüel yarıştır. O yarış kazanılmadan medeniyet yarışında mesafe alınmaz.
Biz büyüğüz,biz en güçlüyüz,biz en büyük medeniyetin sahibiyiz diyerek hep bilgiye tok olduğumuzu söyleyerek kendimizi kısırlaştırdık. Bazen de bu işi liderlerin,başkanların tekeline terk ettik.Her şeye sahip olma vehmi bizi yeni arayışlardan uzaklaştırdı.Böyle böyle kaybedenler kulübünün daimi üyesi olduk.
Büyük sıçrayışlar bilginin fethi ve inanç değerlerimizin buluşmasıyla olur. Bu sığlıktan, bu avamlıktan kurtulmanın başka yolu yoktur. Kendimize bir yol açacaksak buradan başlamalıyız...