Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu’nun (AHEF) Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği Taslağı’na ve sağlıkta şiddete tepki amacıyla Ankara’da düzenlediği mitinge katılan Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, basın mensuplarının yenidoğan çetesi hakkındaki sorularına cevap verdi.
Davutoğlu şunları kaydetti:
"Son meclis grubu toplantımızda zaten bu çete adına cumhuriyet savcımızı tehdit eden zatla, ismini bile zikr etmek istemediğim, mafya lideriyle ilgili kapsamlı bir açıklama yapmıştım. Şunu ifade edeyim bu Türkiye için bir yüz karasıdır. Türkiye çok kara günler çok kötü olaylar yaşadı ama daha yeni doğmuş bebeklerin ticari emtia gibi görülüp hayatları pahasına rant için çete kurulması bir ülkede ahlaki çöküşün en son, olabilecek en kötü, en sefil aşamasını ortaya koyar.
"Türkiye'de çoklu organ yetmezliği gibi çoklu kurum yetmezliği var"
Bir kere bundan çok derin üzüntü duyuyoruz ama gereğini yapmak zorundayız. Gereği nedir? Bakın bir ülkede iklim genel olarak bozulmuş ve her yere sirayet eder. Türkiye'de çoklu organ yetmezliği gibi çoklu kurum yetmezliği var. Yani bir çete düşünün ki bu çetenin İçişleri Bakanlığı'nda geçmişte görev yapmış polis, emniyet görevlileriyle ilişkisi var. Sağlık Bakanlığı'ndaki kişilerle ilişkisi var. Adalet Bakanlığı'nda irtibatları var. Ve bu çete adına birisi bütün devlet görevlilerine resmi olan birisi gidip bir cumhuriyet savcısını tehdit edebiliyor. Bu şu demek, devlet kurumları yok, devlet biziz demek. Şimdi devlet kurumlarının görevi devlet siz değilsiniz. Devlet biziz demek diye bu çeteye ve bu çete benzeri bütün yapılara tepelerine inmelidir. En demir yumruk gerekiyorsa demir yumruk bugün vurulmalı. Türkiye'de temiz siyaset davasını gütmüş bir devlet adamı olarak, bir siyasetçi, bir akademisyen, bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak hicap duyuyorum, utanç duyuyorum. Eğer bunlar cezasız kalırsa emin olunuz ki bir müddet sonra Türkiye'de insanlık onuru, insanlık değeri ayaklar altında olacak. Çağrım çok açık. Kime dokunursa dokunsun. Kime giderse gitsin. O masum bebeklerin her bir nefesinin hakkı hesabı sorulmalıdır. Bu mesele birilerinin münferist suçu, bireysel suçu diye geçiştirilemez. İklim bozulmamış olsa, çeteler her yanı sarmamış olmasa kimse böyle bir şeye cesaretlenemezdi.
Niye daha önce sokak çetesi yoktu? Niye Türkiye'de 7-8 sene önce, bizler de görev yaparken Türkiye'de bir sokak çetesi, bir mafyalaşma olgusu böyle değildi? Hukukun yok olduğu yerde kimse kendini güvende hissetmez. Bu mesele münferit, bireysel, tekil bir adalet meselesi, bir yargı meselesi olarak görülmemeli. Çok kapsamlı bir tabiri caizse neşter atılmalı, bir ameliyat yapılmalı. Ülkenin bütün çetelerine karşı ülkedeki yenidoğan çetesi bardağı taşıran son damla olarak görülmeli ve kapsamlı bir mücadele başlatılmalıdır."