Mastopeksi olarak adlandırılan meme dikleştirme ve toparlama işlemiyle; meme ve meme başı çevresindeki fazla derinin çıkarılarak, çevre dokusunun sıkılaştırılıp memenin çevresini yeniden şekillendirilerek daha dik bir görünüm sağlandığını ifade eden Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Fatih Doğan, “Meme dikleştirme, daha genç ve dik bir göğüs profiliyle vücut imajını düzeltir. Ancak bu ameliyat, göğüslerin boyutunu önemli ölçüde değiştirmez veya üst kısmını yuvarlaklaştırmaz. Daha küçük göğüsler isteniyorsa, meme dikleştirme ve meme küçültme ameliyatları birleştirmelidir” dedi.
Kadınlar; yaş aldıkça memelerinin görüntüsünün değiştiğini, genç yaşlardaki şeklini ve sıkılığını kaybettiğini fark edebilir. Bu değişikliklerin gebelik, emzirme, aşırı kilo değişiklikleri ve yer çekiminden kaynaklanabileceğini belirten Medicana Ataşehir Hastanesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Fatih Doğan, “Meme dikleştirme, tek başına göğüslerin boyutunu değiştirmez. Ancak genellikle diğer ameliyatlarla birleştirilerek göğüslerin büyütülmesi veya küçültülmesi sağlanabilir” diye konuşarak, meme dikleştirme ameliyatına ihtiyaç duyulan durumları şöyle sıraladı:
“Göğüsler şeklini ve hacmini kaybettiyse,
Göğüsler daha düz, uzun bir şekle sahip veya sarkık ise,
Desteklenmediğinde meme uçları göğüs kıvrımının altına düşüyorsa,
Meme uçları ve areolalar aşağı doğru bakıyorsa,
Meme başının çevresi geniş ise,
Bir meme diğerine göre daha aşağıdaysa.”
MEME DİKLEŞTİRME AMELİYATI HAKKINDA BİLİNMESİ GEREKENLER
Ameliyatın; meme büyüklüğü ve şekli, cildin ne kadar elastik veya gergin olduğu, göğüslerin ne kadar sarktığı ve meme başı çevresinin genişliğine göre değiştiğini söyleyen Prof. Dr. Fatih Doğan, şu bilgileri verdi:
“Hilal şeklinde: Bu kesi, meme başı çevresinin üst yarısı boyunca yarım daire şeklindedir. Genellikle sadece sarkması az olan kadınlarda, meme büyütme işleminde yapılan kesi şeklidir.
Donut şeklinde: Bu kesi meme başının tamamını çevreler.
Dikey veya lolipop kaldırma: Bu kesi, meme başı çevresinin tamamının etrafında bir daire çizerek, ardından meme başı çevresinden göğüs kıvrımına kadar dikey olarak aşağıya doğru gider.
Ters T veya çapa: Bu kesi meme başını çevreler, ardından dikey olarak göğüs kıvrımına, ardından yatay olarak göğüs kıvrımı boyunca uzanır. Daha çok sarkması olan veya aynı zamanda meme küçültme ameliyatı olan kişilerde sıklıkla kullanılır.”
“1 HAFTA SONRA İŞE VE DİĞER AKTİVİTELERE DÖNÜLEBİLİR”
Prof. Dr. Doğan, ameliyat sonrası şişliği azaltmak ve iyileşirken göğüsleri desteklemek için özel bir korse kullanılması, sırt üstü uyunması, ağrıyı kontrol altına almak ve enfeksiyonu önlemek için ilaç kullanılması gerektiğini söyleyerek “Ameliyata ve iyileşme sürecine bağlı olarak hastalara kişiselleştirilmiş talimatlar verilirken; çoğu kadın operasyondan yaklaşık bir hafta sonra masa başı işlerine ve yürüyüş gibi hafif aktivitelere geri dönebilir. Altı haftaya kadar bir şeyleri kaldırmak, egzersiz yapmak ve cinsel ilişki tavsiye edilmez. Genellikle ameliyattan yaklaşık sekiz hafta sonra balensiz ve telsiz sporcu sütyenleri giyilebilir” ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Fatih Doğan, konuşmasını şu ipuçlarıyla sonlandırdı:
“Ameliyat öncesi mutlaka bir kontrol mamogramı çektirin ve saklayın.
Aynanın karşısına geçin ve göğüslerinizin ne kadar sarktığına karar verin. Eğer meme ucu, meme altındaki katlantı çizgisinin altına inmişse meme dikleştirme ameliyatına aday olabilirsiniz.
Bu ameliyat ile memelere mükemmele yakın şekil verilebilir ama memede izler kalması kaçınılmazdır.
Göğüsler ne kadar büyük ve sarkıksa, kalacak olan ameliyat izi de o kadar çok olacaktır.”