Peşin peşin şunu belirtmeliyim ki, güney sınırlarımızda istenmeyen bir oluşuma karşı, devletimizin ve hükümetimizin yanındayım ve ülkem adına yapılacak her hareket ve eylemi, kararlılıkla destekliyorum. Devletimiz ve hükümetimizin bu konuda başarılı olması içinde duacıyım.
Bu referandum sürecinde bizim hiç mi hata ve kusurumuz olmadı? Bu soruya içtenlikle ve açık yüreklilikle cevap aramamız gerekiyor.
Barzani bu referandumu neden yaptı?
Biz daha düne kadar Peşmerge’yi eğitmiyor muyduk? Niçin?
Biz her seçimde güya muhalefeti küçük düşürmek için; “Bunlar Sivas’ın ötesine geçemezler” diye ülke topraklarını Sivas’ın ötesi ve berisi diye nitelendirmiyor muyduk? Neden?
Barzaniyi partimizin genel kurulunda, “Kak Mustafa-Mustafa abi” diye karşılayıp onur misafiri yaparak: “Türkiye seninle gururu duyuyor!.. “diye alkışlatmadık mı? sebebi neydi?
Aynı Barzani’yi Türkiye’de paçavralarını bayrak diye Türk topraklarında dalgalandırmadık mı? Amacımız neydi?
Defalarca beyanlarınızda Kürdistan lafını etmediniz mi? Neresiydi Kürdistan, hangi coğrafyanın adıydı Kürdistan.
Kürdistan’ın devlet olması için, toprak, millet, bayrak ve parasının olması gerekmiyor muydu?
O zaman ki MHP ve Sn. Bahçeli bu konu da size karşı güçlü ve onurlu bir muhalefet yaparak, “Böyle demeyin, ülkeyi bölersiniz, ülke insanınız bölersiniz. Bu sözün içini dolduramazsınız” diye uyarırken; neden MHP’lileri ve milliyetçileri “Hain” ilan etmiştiniz?
Barzani, bölgesinde memuruna para ödeyemediğinde neden dolar dolar yardımda bulunmuştunuz?
Neden Kuzey Irak’ın petrolünün taşınmasına aracılık yapmıştınız? Bu işten kimler ne kadar dolar kazanmaktaydı?
Irak merkezi Yönetimi başkanı İbadi’yi, “Sen benim ayarım değilsin, muhatabımda değilsin” diye rest çekmiştiniz?
Bakınız şimdi ne güzel İbadi ile işbirliği yapmaktasınız. Bu, ülkem adına onur ve gurur verici bir gelişimdir. Sizleri kutluyorum. Aynı siyaseti Esat içinde yapsanız siz ne kaybedersiniz, Türkiye ne kazanır?
Unutmayınız ki, ülkelerin dostlukları yoktur, çıkar ilişkileri ve menfaat stratejileri vardır. Hani bizde, “Ne kadar ekmek o kadar köfte” diye bir laf var ya! İşte tam o misal.
Ne kadar çıkarım, ne kadar kazanımım var o kadar dostluk.
Barzani’nin referandumu için: “Son güne kadar yapmazdı umuyordum” demek, acaba neyin nesi oluyor?
Barzani ve PKK’nın amacı belli değil miydi? Neden Barzani’nin elinden tutmuştuk? Ne umduk ne bulduk? Acaba Barzani, bu cesareti ve bu kararlılığı nereden aldı diye düşünüyor musunuz?
Esen kalınız.
NOT: Bu yazı Mehmet Şandır’ın: BengüTürk TV’de 02.10.2017 akşamı yaptığı konuşmadan esinlenerek yazldı.