Dokuz aydır açıklamayan SGK verileri sonrası tespitlerimiz...
* Çalışabilir nüfusumuz 61.342.000 kişi...
* Mart 2019 itibariyle kayıtlı çalışan sayısı 19.828.091 kişi
* Son açıklanan SGK verilerine göre Mayıs ayı itibariyle kayıtlı çalışan sayısı ise; 20.218.472 kişi.
* Bu rakamın içinde, 2012 yılında sayısı 3,1 milyon olan, şimdi ise 4.574.350 sayısına çıkmış bulunan kamu çalışanı var.
* Artış farkı olan 390.381 kişinin ne kadarı İŞSİZLİK FONU ve ÜCRET GARANTİ FONU'ndan ücret üzere çalışıyor görünüyor ?
* İşvereni teşvik kapsamında, İŞSİZLİK FONU'ndan, sözde iş bulduğumuz insanlara ne kadar ödeme yapıldı?
* 2018 sonu itibariyle 130 milyar TL'lık birikime sahip bulunan FON kaynaklarından ne kadar harcama yapıldı. Fonun ne kadar birikimi kaldı ?
* 2019 yılı içinde 2 milyon ilave istihdam sağlama vaadini bu şekilde mi yerine getirmeyi düşünüyorsunuz.
* TÜİK'in 28.269.000 çalışan var olduğu iddiasına karşılık, SGK kayıtlarına göre 8 milyon kayıtsız çalışan varsayımını doğru mu kabul edeceğiz ? Toplam kayıtsız oranını da %34,4 olarak açıklıyorlar...
* Bu verilere göre 20 milyon kayıtlı çalışan ürettiği primlerle, 13 milyon emekliye ödenecek maaşların ne kadarını ve nereye kadar ödeyebilecek.
* Bu veriye göre 1,6 çalışan 1 emekliye bakmak zorundadır...Bu oran ise; SGK tarihinin en kötü oranıdır.
* Almanya'da çalışan sayısı 47 milyon, Japonya'da ise 67 milyon ve tamamı da "kayıtlı çalışan"dır. Kayıtsız çalışan kavramının ne olduğunu da bilmiyorlar.
* Mayıs ayı için açıkladığımız %12,8 ve 4 milyon 157 bin resmi işsizlik rakamlarınız varsayımları ve tespitleri yanlış. Gerçek oran ve rakamlar % 14,3 ve 4 milyon 617 bin işsiz...
* Geniş tanımlı işsizlik miktarı ise 8 milyonun üzerindedir.
YANDAŞ MEDYANIN YALANLA İMTİHANI !
"23 Ağustos MB ve BDDK verilerine göre Bankacılık sistemindeki toplam mevduat 19,6 milyar TL ve kredi hacmi ise 25,6 milyar TL artmış !".(BASINDAN)
* Malumunuzdur haftalık bu verileri bilhassa yandaş medya TL cinsinden yayınlamayı, algı oluşturmak için tercih ediyor.
* Oysa ki, 16 Ağustos 23 Ağustos arası $/TL kur artışının hesaplara yansımasını dikkate aldığımızda; hem mevduatlar hem de kredi hacmi düşmüş oluyor. (16 Ağustos'da $/TL 5,54 ve 23 Ağustos'da ise 5,76 olmuş.) Çünkü mevduatların %54'ü döviz hesaplarından ve kredilerin %42'si de döviz cinsi kredilerden oluşuyor...
Daha iyi anlaşılsın diye daha sağlam bir ölçü verelim; 2018 yılında toplam kredi hacmi GSYH'nın %75'i oranındayken, şimdi bu oran %60 seviyesine düşmüş durumdadır...Bu izâh biçimini Bilal bile anlamıştır herhalde...
* Önümüzdeki hafta da yine bu verilerde %1'lik artış olacak; çünkü bu seferde $/TL kurunu 5,84 olarak hesaplara dâhil edeceğiz.
* Mutlak mevduat artışı ise sadece döviz mevduat hesaplarında gerçekleşiyor.
* Böylece MB ve BDDK'nın para politikalarında attıkları her türlü ödüllendirme veya cezalandırma adımlarının hiç bir işe yaramadığını bu kurumların yayınladıkları haftalık verilerden anlamış oluyoruz.
* Her alanda köklü reformlar yapmadan, yapısal değişim kararları almadan ve en önemlisi "güven" unsurunu yeniden oluşturmadan, nafile çabalarla günü kurtarmaya çalışır durursunuz.
Tilki ne kadar çırpınırsa çırpınsın kendi kuyruğunu yakalayamaz...
