Bugün de tartışmaları devam eden iyileştirilmiş parlamenter rejime geçtiğimizde Galiyev'in öngördüğü sistemin yumuşatılmış halini uygulayabiliriz.
Değerli okuyucularım Mir Sait Sultan Galiyev yazı dizilerime devam ediyorum. Bugünkü yazımda; "Sultan Galiyev'in öngördüğü rejimi Türkiye'de nasıl uygulayabiliriz?" sorusunun cevabını birlikte arayacağız.
***
Sultan Galiyev'in öngördüğü rejim elbette Türkçü Turancı Sosyalizmdir. Buna Türkçe karşılık olarak Türkçü Toplumculuk diyebiliriz.
Önce bu konuyla alakalı yazı dizlerimde Sosyalist rejimin demokrasiye uymadığı için karşı olduğumu belirtmiştim. Çünkü Sosyalizm'de tek parti proletaryasına dayanan diktatoryaya neden olmaktadır.
Lakin Sultan Galiyev'in öngördüğü rejimi yumuşatarak Türkiye'ye uygulayabiliriz.
Bugün de tartışmaları devam eden iyileştirilmiş parlamenter rejime geçtiğimizde Galiyev'in öngördüğü sistemin yumuşatılmış halini uygulayabiliriz.
***
Şimdi gelin hep birlikte nasıl uygulayacağımızın detaylarını irdeleyelim.
Söz gelimi okulları, hastaneleri, bankaları devletleştirme ile işe başlayabiliriz. Anayasa veya yasal değişiklikleri yaparak bunun alt yapısını sağlayabiliriz.
Bankaların, okulların, hastanelerin devletleşmesi demek bu kurumlardan halkın ücretsiz yararlanması demektir.
Sonrasında büyük işletmelerin devletleşmesi gelebilir.
Bu arada bu devletleşmeye millîleşme de diyebiliriz.
Şu anda TOKİ'de dar gelirli ailelere ücretli evler satılıyor değil mi? Savunma da; ucuzmuş veya kredi uzun vadeliymiş.
Vay be!.. Güya sosyal devlet diyoruz.
İşte Galiyev'in rejimini parlamenter rejime uyarladığımızda TOKİ'den dar gelirli ailelere ücretsiz ev dağıtılabilir.
"Devlet parayı nereden bulacak?" diyenler olacaktır.
Yukarıda yazdığım devletleşecek kurumları ve bu kurumlardan gelecek kârlar ile halka bu tip ücretsiz hizmetler karşılanabilir.
Ayrıca KİT yani Kamu İktisadi Teşebbüsleri aracılığıyla her sektöre giren devlet teşebbüsleri açılabilir. Bunun için de yasa veya anayasa değişikliklerine gerek yok. Zaten yasalarda devletin böyle bir hakkı var.
Yani Galiyev'in sistemini parlamenter rejime uyarladığımızda bu örnekleri genişleterek Türk Milleti'ne sermayeyi eşit dağıtabiliriz.
***
Galiyevist rejimin Türkiye'ye uyarlanması için elbette yeni bir partiye ihtiyaç vardır.
Çünkü mevcut partiler Liberal Kapitalist sistemin bir parçası haline geldiklerini hatta daha çok Kapitalizm'i uygulayacaklarını parti tüzüklerinde genişçe yazdıkları için yeni partiye ihtiyaç vardır.
Ama bu yeni parti parlamenter rejime geçtikten sonra kurulmalıdır.
Yeni parti elbette Milliyetçi Sol Galiyevist bir perspektiften oluşmalıdır.
Milletimizde bu parti yer bulur mu?
Medya ve propaganda ile elbette yer bulur. Yukarıda yazdığım TOKİ'den bedava eve, bedava okula ve hastaneye Millet karşı mı çıkacak? Yeter ki bu konuların içeriğini doldurup medya ve propaganda ile bu işi başarın.
Bedava derken bu beleşçi kafa değildir. Üretime dayalı ekonomide dar gelirli ailelere ücretsiz bazı hizmetlerin verilmesi beleşçi değil Halkçı politikadır.
***
Bir sonraki yazı dizimde yukarıda bahsettiğim bu Galiyevist partinin nasıl olması gerektiğini ve nasıl iktidara gelebileceğini yazacağım.