Türkiye’nin kamu kurumlarında “liyakat mi, torpil mi?” sorusu yıllardır gündemden düşmeyen bir konu. Ancak son günlerde yaşanan olaylar, bu tartışmayı yeniden alevlendirdi. Gündemde yine tanıdık bir isim var: MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Samsun Milletvekili Prof. Dr. İlyas Topsakal. Bu kez Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları (YTB) Başkanlığına gönderdiği resmi yazı ile gündeme gelen Topsakal, kamuoyunda eleştiri oklarının hedefinde.
Bir Tavsiye mi, Torpil mi?
6 Haziran 2024 tarihli, TBMM antetli ve imzalı bir belge sosyal medyada yayıldığında, herkes aynı soruyu sormaya başladı: Liyakat nerede? Belgeye göre, Topsakal, YTB Başkanı Abdullah Eren’e gönderdiği yazıda, 4/B sözleşmeli personel alım sınavına girecek Aynura Fatullayeva için “ilgi” beklediğini ifade ediyordu. Bu yazı, kamuoyunda torpil talebi olarak yorumlandı ve büyük tepki çekti.
Aynura Fatullayeva ise sosyal medyada yaptığı açıklamada tüm iddiaları yalanladı. Eğitim hayatında büyük başarılar elde ettiğini, başvuru sürecinin tamamen resmi olduğunu ve Topsakal’ın yalnızca bir referans verdiğini söyledi. Ancak bu açıklama, torpil tartışmalarının hararetini düşürmedi.
Tarihte Kalan Bir Torpil Vakası Daha
Topsakal’ın adı daha önce de benzer bir olayda gündeme gelmişti. Trabzonspor’un eski başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu, Türkiye Futbol Federasyonu’ndaki (TFF) bir atama hakkında şu sözleri söylemişti:
“Bir kişi, ‘Beni buradan kimse atamaz, beni buraya şu koydu’ dedi. Görevine hemen son verdim. Bir siyasi partinin genel başkan yardımcısı beni aradı ve kalması gerektiğini söyledi. Ama ben burayı çiftlik yapmam.”
Bu olayda adı geçen MHP Genel Başkan Yardımcısı’nın Topsakal olduğu iddia edilmişti. Görevden alınan kişi ise TFF Karadeniz Bölge Müdürü Haluk Tan’dı. Hacıosmanoğlu’nun kararlı tavrı, dönemin spor ve siyaset dünyasında büyük yankı uyandırmıştı.
Gençlerin Geleceği Karartılıyor mu?
Her yıl binlerce genç, sınav maratonunda ter dökerek bir iş sahibi olma umuduyla mücadele veriyor. Ancak siyasi referansların devreye girdiği bu tür olaylar, kamuoyunda adaletsizlik algısını güçlendiriyor. “Kendi emeğimle bu kapılardan girebilir miyim?” diye düşünen gençler, umutsuzluğa kapılarak ya ülkeyi terk ediyor ya da sınav süreçlerinden vazgeçiyor.
Gazeteci Fatih Ergin’in, Topsakal’ın yazısına ilişkin yaptığı paylaşım, bu umutsuzluğun bir yansıması gibiydi:
“Torpilliler kriterlere uymadığı halde işe alınırken, bu ülkenin nitelikli evlatları mülakatta elenip intihara sürükleniyor!”
Bu sözler, liyakat ilkesinin yara aldığını ve toplumda nasıl bir umutsuzluk havası yarattığını gözler önüne seriyor.
Torpil mi Destek mi?
Topsakal’ın destek verdiğini söylediği öğrencilerin hikayesi, aslında Türkiye’nin eğitim sistemindeki çelişkileri ortaya koyuyor. Türk dünyasından öğrencilere burs fırsatı tanımak elbette önemli bir misyon. Ancak bu misyonun “torpil” kavramı ile anılması, verilen desteği gölgede bırakıyor.
Neden Eleştiriliyor?
Topsakal’ın resmi antetli yazı ile referans vermesi, siyasetin kamu işleyişine müdahale ettiği eleştirilerine yol açtı. Liyakat sisteminin sağlıklı işlemesi için, işe alım süreçlerinin tamamen bağımsız ve şeffaf yürütülmesi gerektiği vurgulanıyor. Siyasi desteklerin bu şekilde yazılı hale getirilmesi, adaylar arasında eşitsizlik algısı yaratıyor.
Liyakat Umudu ve Şeffaflık Çağrısı
Kamuoyunun talebi net: Kurumlar şeffaf olmalı, adaylar liyakat esasına göre değerlendirilmelidir. Siyasi referanslarla iş bulmanın bir norm haline gelmesi, Türkiye’nin geleceğini inşa edecek gençlerin hayallerini karartıyor. Bu olay, liyakat ve şeffaflık ilkesine bağlılık konusunda tüm kamu kurumları için bir uyarı niteliğinde.
İlyas Topsakal’ın ve YTB’nin bu konuda yapacağı açıklamalar, sürecin nasıl ilerleyeceği konusunda belirleyici olacak. Ancak şimdiden kamuoyunda güçlü bir soru yankılanıyor: Türkiye’de gerçekten liyakat kazanan var mı, yoksa kazanan her zaman referanslar mı?
4/B sözleşmeli personel alım sınavına girecek olan Aynura Fatullayeva, sosyal medyadan torpille ilgili asılsız iddialara cevap verdi.
Torpil yapılacağı söylenen Aynura Fatullayeva'nın paylaşımı:
