Özne; yerine getirilmeyen sözler..
Özne; Sivas'ın nezdinde Eskişehir, Giresun, Nevşehir...
Özne; Tüm il ve ilçe başkanlarımız, emekçilerimiz.. Bu yüzdendir ki bu yazıyı yazarken sizden izin alma gereği duymadım, kusura bakmayın..
Tarih 27 Mart 2016...
Yer Sivas..
Ne demişti Sn Özkan Sn Meral Akşener’e; Ben sizden ülkücü milletvekilleri, ülkücü bakanlar kurulu, ülkücü başbakan ve ülkücü Cumhurbaşkanı istiyorum demişti gururla…
Ne kadar da çok hoşumuza/hoşunuza gitmişti değil mi abla!
Tabanda ki değişim talebine sırt çevirmeyip bir çoklarının yapamadığı koltuğundan vazgeçmişti hatırladın mı abla!
Sahi abla binlerce insanın gözünün içine baka baka söz vermiştin.
Mevcut atmosfer sizi çok etkilemiş olmalı ki, Sivas hiç değişmeyecek demiştin bildin mi abla.
Yine Sn Özkan; Hata yaparsanız size karşıda imza toplarız demişti gülümsemiştin abla..
Her defasında Sn Özkan’nın yukarıda ki taleplerinden Antalya’da, Bursa’da, İzmir’de gururla bahsetmiştin bunları da mı unuttun abla!.
Destek istediğin vakit oğlum deyip, kızım deyip bu fakir ülkücülerin sırtını sıvazladın da alınlarının teriyle hak ettikleri makamları dağıtmaya gelince, şimdi el mi oldular abla!
Söyle abla söyle biz yabancı değiliz. Memleket için sana payanda olmayı da biliriz fakat sen bizi meze yapmaya çalışıyorsun be abla!
Biliyorum bu abla safsatası sıktı seni. Ben gencecik yaşımla ta o zamandan söylemiştim. Bu abla meselesi başa bela olur, doğru değil demiştim ama sen buna da ses etmedin. Öyleyse bedelini de sen ödemelisin abla!
Abla benim sana güvenim sonsuz..
Vallahi sen başbakan da olursun, cumhurbaşkanı da olursun ama önce güvenilir bir genel başkan olmalısın abla!
Söz ağızdan bir kere çıkar, verdiğin en küçük sözün dahi kendi üslubunla sıradağlar gibi arkasında durmalısın abla!
Yaygaraya gerek yok sıradan kurucular kurular dediniz, altı üstü il başkanlığı dediniz sahi abla sıradan olmayan ne var?
Söyle de peşin peşin bilelim abla!
Hem mesela bu kadar basit değil. Bir kere güven sarsıldıktan sonra taht dahi versen bir hükmü yok abla…
Maneviyatın yok olmasına izin verme abla…
Bu bir isyan değil bu bir rica..
Hiçbir makama zerrece tamahım yok. Tek isteğim o ki; inancımı sarsıp, benim boynumu büküp, belimi kırıp, başımdan kaynar sular dökme abla!..
Hayme Ana olup Ahlat’tan çıktın yokla.. Aba altın sopa aramanın, kin duymanın, göya burun sürttürmenin Hayme Analığa yakışır bir yanı yok abla..
Hayal ettiğimiz gibi aydınlık Türkiye yolunda umarın her şey düzelir umuduyla… Saygılar abla..