Salgın bahane edilerek Gara şehitlerinin cenaze törenlerine katılmayanlar,

Sıradan vatandaşların cenazelerine katılımları yasaklayanlar,

Tıpkı AKP kongrelerinde salonları lebaleb doldurdukları gibi,

92 yaşında ölen, Atatürk, Cumhuriyet ve laiklik düşmanı birinin Fatih Camisindeki cenaze törenini de lebaleb doldurdular!

Maske, mesafe kuralları dikkate alınmadan!

Törene Erdoğan başta olmak üzere,

Kalabalıklara girmeyin,

Maske, mesafe, temizlik kurallarına uyun diye öğüt veren Sağlık Bakanı Fahrettin Koca dâhil, tüm devlet erkanı katıldılar!

Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu!

Ellere verirler talkını, kendileri yer salkımı!

Şimdi hoca osurursa cemaat şet etmez mi?

Hani yasalar karşısında herkes eşitti?

Maske, mesafe nedeniyle ceza kesilen vatandaşlarımız,

AKP'nin bu uygulamalarını örnek göstererek, cezalara itiraz etsinler!

Öyle ya, yasa varsa, hukuk varsa herkes için.

65 yaş üstündekiler sokağa çıkınca Korona bulaşıyor.

Toplu taşıma araçlarına bindiklerinde Korona bulaşıyor.

Vatandaşların düğünlerinde, cenazelerinde Korona bulaşıyor.

Muhalif siyasi partilerin, meslek örgütlerinin kongrelerinde Korona bulaşıyor.

İşimi istiyorum diyenlere,

Hak, hukuk, adalet diyenlere,

Atanmış Rektör istemiyoruz diyenlere Korona bulaşıyor.

Kafelerde, restoranlarda Korona bulaşıyor.

Berberde, bakkalda, Tekel bayisinde bile Korona bulaşıyor.

Ama AKP kongrelerinde,

Cenazelerinde,

Düğünlerinde,

Mitinglerinde,

Açılışlarında Korona bulaşmıyor.

1- Ya AKP'lilerin zurnaları gümüşten.

2- Ya Korona ile bize dokunmayacaksınız diye sözleşme yaptılar.

3- Ya deve sidiği Koronaya karşı tam etkili.

4- Ya hocaları, şeyhleri, şıhları Koronayı iyi üflüyor.

5- Ya tüm AKP’liler hâşâ Allahın sevgili ve torpilli kulları.

6- Ya da hepsi.

Sizce hangisi?

***

İstanbul havalimanını ortak işleten; Cengiz Holding, Kalyon İnşaat, Limak ve MNG Holdingin devlete ödemesi gereken 1 milyar 45 milyon Euro tutarındaki kira bedeli güya Pandemi nedeniyle iptal edildi.

2021-2022 kiralarında da %50 indirim yapıldı.

Yetmedi, bunların yüzlerce milyon liralık vergi borçları silindi.

Bu da yetmedi, bunlara 13,5 milyar Euro teşvik verildi.

Bunlar da yetmedi tüm kıyak ihaleler bunlara.

Dahası da var, geçmeyen arabaların, uçmayan yolcuların, yatmayan hastaların parası da bunlara ödeniyor.

Hem de dolar bazında..!

Hem de anlaşmazlık halinde Türk mahkemeleri değil, Londra mahkemeleri yetkili kılınacak.

Hem de maliyeti 1 lira olan ihalelere 10 lira fiyat biçilerek.

Bizlerin sırtından bunlara geçilen kıyaklar, bunların karakaşları, kara gözleri için mi?

Elbette hayır! Bunların görünmeyen, gizli ortakları var.

Hem de büyük ortak. O ortağın da kim olduğunu eminim tahmin ediyorsunuzdur!

Mehmet Cengiz, bu milletin damına koyacağız derken, sırtını işte o görünmeyen gizli ve büyük ortağa dayayarak milletin damına koyuyor!

***

Cumhurbaşkanlığı iletişim başkanı Fahrettin Altun'a hesap soracağız demek, devlete hesap soracağız demekmiş..!

Öyle dedi Cumhurbaşkanı hukuk danışmanı Mehmet Uçum.

Adamlar kendilerini devlet yerine koyuyorlar.

Yani AKP demek, devlet demek istiyorlar.

Sakın bir AKP üyesinden bile hesap sormaya kalkmayın, yoksa devlete isyan etmiş bir asi sayılabilirsiniz..!

Hırsızlık yapsalar da, devletin kasasını boşaltsalar da, tecavüz etseler de, milletin damına koysalar da hesap sormayın.

Bildiğimiz, demokrasilerde devletten bile hesap sorulur..!

Demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletinin anlamı, devletin hesap verebilir olması, vatandaşın hesap sorabilir olmasıdır.

Ben yüksek lisansı Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler alanında tamamladım bize öğretilen budur.

Devlet vatandaşının en iyi şekilde barınmasını, geçinmesini, güvenliğini, eğitimini ağlamakla, özgürlüklerini, hukukunu korumakla görevlidir.

Vatandaş bunun için vergi ödemekte, bunun için askerlik yapıp, gerektiğinde vatanı için ölmekte, devletin görevlerini en iyi yerine getirecek olanı belirlemek için oy kullanmaktadır.

Öte yandan hükümet, devlet değildir.

Hükümet, devletin yapması gereken görevleri organize eden, yöneten, icraatları beğenilmediğinde değiştirilebilir geçici bir oluşumdur.

Yani millet adına, devleti yönetir..!

Sen millet adına devleti yönetirken, milletin damına koyduracaksın, devletin kasasını, yani milletin parasını götüreceksin, gençlerin geleceklerini karartacaksın, tarikatlarda kız erkek demeksizin çocukların tecavüzüne göz yumacaksın, yoksulun aşını, işini, elinden alacaksın millet senden hesap sormayacak öyle mi?

***

Cumhurbaşkanlığı ekonomi danışmanlarından Yiğit Bulut, yüksek fiyatların nedeni tüketimdir. Tüketim olmazsa fiyatlar düşer dedi.

Yiğit Bulut'un Akla ziyan açıklamasının Türkçe karşılığı; ekmek, yağ, şeker, meyve, sebze almayacaksınız!

Çocuğunuza ayakkabı, elbise almayacaksınız!

Elektrik yakmayacak, su içmeyecek, yıkanmayacak, temizlik yapmayacak, doğalgaz açmayacak, haberleşmeyi dumanla, ıslıkla ya da haber güvercinleri ile yapacaksınız!

Hatta sıçmayacaksınız, yoksa acıkır tüketim yaparsınız!

Öyle ya, Takvim gazetesi de alışverişe tok karnına gidin demedi mi?

En iyisi siz Yiğit Bulut'u dinleyip, hiç alışveriş yapmayın..!

Ne aç karnına, ne tok karnına!

Elde mızrak, kıçta yaprak, avcılıkla geçinin.

Etleri çiğ çiğ yiyerek, mağaralarda yaşayın.

Bakın fiyatlar nasıl düşüyor!

***

Suda ateş yanmaz, Erdoğan'dan Cumhurbaşkanı olmaz diyen,

AKP'den hesap sormazsam namussuzum diyen,

Sen Washington'un tutsağı, Pensilvanya'nın sevdalısı, Kandil'in havarisi, Ermeni'nin dostu,

Esad'ın kirli bir kopyasının diyen,

Daha nice buna benzer hakaretler yağdırıp, hepsinin sonunda da etmezsem, yapmazsam namussuzum, şerefsizim diyen,

Bu kadar hakaret yağdırdığı birine şimdi de ittifak olan Bahçeli,

Babacan'a siyasi dönek demiş.

Buyurun, nerenizle gülmek istiyorsanız gülün!