Toplumu sevk ve idare etmenin yolu onun şifrelerini çözmekten geçer. Neye tepki gösterdiği, neye ilgi duyduğu bilinmeden bir toplum yönetilemez!

Son yıllarda toplumun bazen tepki, bazen ilgi damarına basıldı. Aklını hissiyatında boğacak adımlar atıldı. Hassasiyetleri harekete geçirilerek realiteden uzaklaşması, içerisinde bulunduğu gerçekliği kavraması engellendi. Sanal tehditlerle meşgul edildi.

Hala da aynı politika devam ediyor.

On beş yıldır darbe tehditlerinden,laiklik tartışmalarından iktidar devşiriliyor. Her kriz anında topluma çiğneyecek bir sakız verilip,meşgul ediliyor.

Bu bana Muhtar Şahanov'un muhteşem eseri Cengiz Han'ın Sırrı'ndaki bir hikayeyi hatırlattı:Roma İmparatoru Honorius Gladyatör dövüşlerine yasaklama getirince büyük tepki alır.Vakit geçirmeden ünlü düşünürleri toplayıp istişare eder. Eski yunan Generali, Alkibiades'in sevdiği köpeğinin kuyruğunu alenen kesmesini eleştirerek, bu hareketi ile çok sayıda dedikoduya,Atinalı'ların kınama ve ayıplamalarına hedef olduğunu hatırlatır. Öyle ki bunun tuhaf eğilimlerden kaynaklandığını söyleyenlerin bile bulunduğunu ifade eder.

Arkadaşlarının bunu neden yaptığı sorusuna Alkibiades şu cevabı verir:"Halkın dikkatini siyasilerin hatalarına, eksiklerine çekmemek için onları olağanüstü şok yaratıcı işlerle oyalamak gerekiyor. İşte ben de bunu yaptım."

Honorios,Alkibiades'in bu sinsi deneyimini çok eğitici bulduğunu belirterek,şunları söyler:Kalabalık sadece kalabalıktır. Onu manevi değerlerini geliştirerek iyi davranışa yöneltebilir ya da karanlık ihtiraslarını alevlendirerek kanlı gösterilerden bile zevk alma yeteneğini aşılayarak çılgına çevirebilirsiniz.Roma artık bunu ispatlamıştır. Belki geleceğin diktatörleri halkın dikkatini kendi hain, kurnaz politikalarından uzak tutmak için,sağlam ve kapsamlı düşünmeyi engellemek için,hayattaki doğrulardan saptırmak amacı ile,her yerde değişik,ilginç gösterilere,körü körüne kumar oyunlarına el atacaklar.

Alkibiades'in köpeğinin kuyruğu bu ülkede belki on defa kesildi. Her defasında toplum bıkıp,usanmadan aynı şeyleri tartıştı. Hayatını değiştiren düzenlemelerin farkına varamadı.Meclis Başkanı'nın laiklikle ilgili açıklamasını da aynı minvalde değerlendirmek gerekir. Kavramın iki zıt kutbu aynı anda harekete geçirme potansiyeli var.Bir tarafı laikliğe sahip çıkmaya kışkırtırken, öbür tarafta bu sahiplenmeyi İslam karşıtlığı ile özdeşleştirdiği için İslam'ı sahiplenme adı altında yeni anayasayı desteklemeye teşvik ediyor. Din ve laiklik gerilimi üzerinden yeni anayasanın arkasındaki toplumsal destek takviye ediliyor.Çözüm sürecinde yapılan yanlışlar,Suriye,Libya,Mısır politikalarının iflası,Güneydoğu'dan gelen şehit cenazeleri, annelerin feryadı,çocukların göz yaşı örtülüyor. İktidar her kritik dönemeçte politik başarısızlıklarını gizlemek için kuyruğunu kesecek bir köpek buluyor.

Muhtar Şahanov'un dediği gibi, Alkibiades'in köpeğinin kuyruğu gibi,bizi heyecanlandıran ve sürükleyen,suni gösterilerin,gerçek dışı çağrıların,çevremizdeki cazip şeylerin ebedi devranını durdurmak elimizdedir.Ergenekon,Balyoz,One Minute,Paralel,Çözüm,laiklik,Rabia,Kabataş... Bunların çoğu birer Alkibiades'in köpeğinin kuyruğu değil miydi? Bu gidişle daha çok kuyruklar konuşacağız...