2019 yılı II.Çeyrek küçülme rakamları (-)%1,5 olarak açıklanınca ve bu oranın beklenenden daha az açıklanmasının sebebi olarak, "hane halkı" tüketiminin geçen yılın ilgili dönemine göre sadece (-) %1,1 azaldığı varsayımına dayanılmış olmasından dolayı, bu oranların gerçekçi olmadığını; büyüme rakamlarına paralel olarak "işsizlik" oranlarıyla da oynandığı kanaatinde olduğumuzu, açıklamanın yapıldığı tarihte ifade etmiştik.
Şimdi bu şüphe ve kanaatlerimizi destekleyecek şekilde "hane halklarının" en büyük harcama kalemlerinden olan iki sektördeki satış rakamlarını "saadet döneminin" son yılı olan 2017 rakamlarıyla karşılaştırarak vermeye çalışacağız.
Aynı şekilde bu iki sektörde 2017 yılının aksine, 2019 yılı satışlarının KDV+ÖTV indirimi ve Kamu Bankalarının ucuz kredi faizleriyle de desteklendiğini unutmamanız gerektiğini önemle vurgulamak isterim.
KONUT SEKTÖRÜ:
* 2017 yılında 473.099 adeti BANKA KREDİLİ yani ipotekli olmak üzere, toplam 1.409.314 adet konut satılmış. (2017 yılında konut sektörü için KDV ve tapu harcı indirimi yoktur.)
* 2019 yılı ilk sekiz ayında ise 130.097 adeti BANKA KREDİLİ yani ipotekli satış olmak üzere, toplam 718.570 adet konut satışı yapılmış.
* 2019 yılı ilk sekiz ayda İpotekli konutların 48.724 adeti ilk defa satışa konu olmuş yeni projelere ait konutlardan ve 81.373 adedi ise ikinci el dediğimiz konut satışlarından oluşmuş.
* KDV ve Tapu harcı indirimlerinin uygulandığı bu dönemde, konut başına 400 bin TL hesabıyla ve tahminimize göre %90'ı Kamu bankalarından %0,99 aylık faiz oranıyla 52 MİLYAR TL kredi kullandırılmış.
( Normal olarak bu verilerin ayrıntılı olarak açıklanması ve hangi projelere, hangi kamu bankalarından, ne kadar kredi kullandırıldığını ve bu bankaların ne kadar kamu zararı edeceklerini bilmemiz gerekirken, bizler bu konuda ancak tahminde bulunabiliyoruz.)
OTOMOTİV SEKTÖRÜ;
* 2017 yılında KDV+ÖTV indirimi ve ucuz kredi desteği olmaksızın 956.194 adet otomobil ve hafif ticari araç satılmış.
* 2019 yılı Haziran sonuna kadar KDV+ÖTV indirimi devam etmiş olmasına karşın ilk sekiz ayda satışlar 239.000 adete düşmüş. Maliye bürokratları Bütçe gelirlerine 2019 yılı için 1 milyon 50 bin adet satış öngörüsünde bulunmalarına karşın, yıl sonunda ancak 350.000 rakamına ulaşılabileceği anlaşıldığından,
* 26 Eylül tarihinde açıklandığı üzere, 1 Ekim-31 Aralık 2019 tarihleri arasında yine "Kamu Bankaları"ndan tahsis edilmek üzere, aylık %0,49 faiz oranıyla otomobil kredisi dağıtılması kararı alındı.
* Bu şekilde ucuz kredi olarak bu sektöre de yıl sonuna kadar yaklaşık 15-20 milyar TL destek verilmesi ve oluşacak zararların hazine tarafından karşılanması öngörülüyor.
* Üçüncü sektör olarak beyaz eşya sektörünün de ilk sekiz aylık satışlarının %12 oranında düştüğünü de bu arada dip not olarak vermiş olalım.
* Bu verilerden sonra "hane halkı" harcamalarının 2019 yılı II.Çeyrekte sadece %1,1 düştüğüne ve bu büyüme oranına göre işsizliğin de, TÜİK'in açıkladığı gibi çok da artmadığına inanan kaldı mı acaba?
Şimdi bu rakamların ve gelişmelerin ne anlama geldiğini kısaca izâh etmeye çalışalım.
* Ağırlıklı olarak konut üreticisi yandaş proje sahiplerine 52 milyar TL'lık bu ucuz kredi teşvikleri verilmese, inanılmaz ölçüde konkordato ve iflaslar artacak, işsizlik en az 200.000 kişi daha artacak ve ekonomik güven algıları daha da kötüleşecek...
* Aynı şekilde otomotiv için 1 milyon 50 bin satış öngörüsünde bulunan ve bu rakama göre KDV+ÖTV geliri bekleyen maliye bürokrasisi hepten çuvallamış olacak ve bu sektörden de en az 100.000 işsiz daha işsizler ordusuna katılmış olacak.
* Peki yaklaşık olarak bu iki sektöre yıl sonuna kadar verilecek en az 95 milyar TL'lık ucuz kredinin ve seçilen bu teşvik yöntemin bedelini kim ödeyecek diye sorarsanız, yine "yırtılan yaka vatandaş mehmedin yakası" olacak.
Ayrıca taşıma suyla bu değirmeni daha ne kadar döndürebileceğimiz sorusu da ortada duruyor !
Selamlarımla,
