“Susarsam sen matem et!” diyor şâir. Bu susuş, başka susuş. Emr-i Hakk vâki oldu. Başka türlü susturana aşkolsun! Öyle bir yürek vardı Ozan Ârif’de. Allah rahmet eylesin, başımız sağolsun.
Biz üzgünüz de bir de oh çekenler var anlaşılan. MHP İstanbul İl Başkanı Birol Gür, Ozan Ârif’e hakkını helâl etmemiş. Duyduğum kadarıyla rahmetlinin “şerefsiz” şiirine çok alınmış.
Gözünüz aydın olsun Birol Bey! Hakkınızı haram etmek yetmez. Samsun’a cenâzeye gidip, şöyle gönül rahatlığıyla bir cenâze namazı kılın!
Sustuğundan emin olun!
Şâir diyor ya;
“Meydâna geldi na'ş-ı rakîb-i nemîme-sâz
Kıldum huzûr-ı kalb ile ömrümde bir namaz”
Yalnız unutmayın! Şâir öldü; şiirleri yaşıyor.
..........
MHP çevresini iyi tanıyan bir arkadaşıma, “Birol Gür kim?” diye sordum. “Taklacı” dedi. “Bu mesleği hiç duymadım. Ne satıyor? Güvercin falan mı?” dedim. “Senin de hiç argo kültürün yok.” diye güldü.
Makam mevki sâhiplerine böyle isimler takılmasından hoşlanmam. Mesleği neyse onu söylemeli. İnternette biraz dolandım. Birol Gür’ün mesleğini bulamadım. “İl başkanı” bir cevap değil. Çünkü böyle bir meslek yok. Meselâ, Ozan Ârif öğretmendi. Bunun gibi.
Birol Gür, geçen sene haziran seçimlerinden sonra şöyle demiş:
“MHP , Bahçeli ve Erdoğan’la yoluna devam edecek. Bugüne kadar sahada Cumhur İttifakı’nı ayırmak için uğraştılar. Bu iki ismin arasına kara kedi sokamayacaklar.”
Aynı Birol Gür, 2008 yılında Başbakan Tayyip Erdoğan, Cemil Meriç’in, "Gölgelerin üstümüze geldiği en zor zamanlarda güneşin doğuşuna binlerce kez şahit olduk" cümlesine vurgu yapınca MHP Eyüp İlçe Başkanı olarak şöyle bir pankart astırmış:
“Sayın Başbakan ‘O’ doğan güneşe gölge etmeyin yeter”
Yalnız, O harfinin niçin tırnak içinde olduğunu kimse anlayamamış. Ben de anlayamadım.
Taklacı diyen arkadaşımın utanması lâzım.
Adam, bildiğin filozof!