Dikkat ediyor musunuz; hiç rasyonel hesaba, özkaynağa, üretime, verimliliğe, adil rekabet koşullarına dayalı olmaksızın, sadece ucuz döviz ve krediye, kamu kaynak ve imtiyazlarına dayalı sektör veya iş kollarımız zor durumdalar.

* İmar rantı, ucuz dış kaynak ve krediye dayalı piyasa koşullarının sonsuza kadar devam edeceğini düşünerek, 1,5 milyon adet konut stokuyla baş başa kalan inşaat ve konut sektörümüz,

* Enerji işinden hiç anlamamalarına karşın, iktidarın gazına gelerek 30 milyar $'lık teşvik kullanan ve büyük kısmı döviz kredilerinden oluşan 125 milyar $'lık Enerji yatırımı yaparak, ihtiyaç fazlası 95.000 MW'lık kurulu güce ulaşmakla övünen enerji sektörümüz,

* 42 milyar m3 doğalgaz tüketimine karşın 70 milyar m3'lük tüketim projeksiyon ve yatırımı yapan çok bilmiş enerji bürokrasimiz,

* 2 Trilyon 500 milyar civarında bulunan toplam kredi hacminin içinde, kurlar sabit kalacak diye %42'e ulaşan bir oranda "DÖVİZ KREDİSİ" kullanan çok uyanık özel sektörümüz,

* Düşük döviz kuru ve ucuz ithalata güvenip, ara malı ve hammadde üretiminden vazgeçen imalat sanayimiz,

* Dışarıdan düşük kur ve ucuz faizle sendikasyon kredisi bulup, şehir meydanlarında kredi kartı ve dövizle kredi dağıtan bankacılık sistemimiz,

* Kredi ve ucuz kura dayalı her yıl ortalama bir milyon adet otomotiv ve hafif ticari araç satışı yapan otomotiv sektörümüz,

* Milletçe toplam tasarruflarımızı artırmamız gerekirken, tam tersine yarı yarıya azaltarak, kullandığımız kredi miktarlarını 10 kat artıran hane halklarımız,

* Kendi üretimimize dayalı olmayan tüketim çılgınlığı üzerinden ve toplam vergi gelirlerinin %72'si oranında dolaylı vergi toplayan ve harcayan kamu maliyemiz,

* Bu sahte cenneti sorgulamaksızın, bu değirmenin suyu nereden geliyor diye merak etmeksizin, sadece toplam milli gelirin %1,6 oranını teşkil eden sosyal yardımlarla ve "al gülüm-ver gülüm" hesabıyla oy kullanan seçmenimiz,

* 3,2 Trilyon $ ithalat yapan, 1 Trilyon 50 milyar $ dış ticaret, 575 milyar $ cari açık veren ve bu açığı 650 milyar $'lık dış kaynak ve borçla finanse etmeye çalışan ekonomi yönetimimiz,

* 166 milyar $'lık hazine ve gelir garantili yap-işlet-devret ve benzeri yandaş yüklenici projelerine imza atan muktedirlerimiz,

* Şimdi bu sektörlerin bütün temsilcileri "muktedirin" kapısında ağlaşıyorlar ama deniz de havuz da kurumuş durumda...

YAPACAK BİR ŞEY YOK, HAYAT EN BÜYÜK ÖĞRETİCİDİR

İŞTE ŞİMDİ YANAŞMA DÜZENİ DEDİĞİMİZ BU SİSTEMİN İNTİKAMIYLA KARŞI KARŞIYAYIZ !