TAZİYE
Başınız sağ olsun efendim
Bakınız öldü aşkınız.
Güneş ortadayken hem de
Kuşlar havadayken öldü.
Ekmek için kuyruk yokken
Aman aman bir geçim derdimiz kalmamışken
Tastamam bir paket filtreli cigara gömlek cebinde
Gündüz gözü ulu orta
Öyle birden bire hem de
Başınız sağ olsun efendim, başınız
Ne denir ki size şimdi
Bakınız öldü aşkınız
Başınız sağ olsun efendim
Görünürde bir şey yokken
Ezberlenebiliyorken hala kerrat cetveli
Su hala H iki O’yken öldü
Gün yirmi dört saat hafta yedi günken hem de
Dört mevsimin çarpımı bir yıla denk geliyorken
Kışın kar yağabiliyorken
Yazın, suyun sıcaklığı bir hayli kalabalıkken
Başınız sağ olsun efendim, başınız
Tanrı affetsin tüm sevaplarınızı
Bakınız öldü aşkınız.
Başınız sağ olsun efendim.
Ne kadar da sağlıklı görünüyordu oysa
Sardunyalar sarıydı
Güller hep kan kırmızı
Mermeri çatlamamıştı merdivenlerinizin
Kuru fasulya mıydı o kaynayan tenceredeki
Pek severdi rahmetli
Papatyanın son yaprağı sevmiyor çıkmıştı ya
Bundan kapmış olamazdı ki ince hastalığı
Boş boğazlık benimkisi
Bu olamaz ki derdiniz
Başınız sağ olsun efendim başınız
Rabbim kabul buyursun varsa günahınız
Bakınız öldü aşkınız.
Başınız sağ olsun efendim
Bundan sonra neylersiniz kim bilir
Sulanmadan büyüyen gül üretirler belki
Yarayı kanatmayan bir aşk bilim insanları
Toz kaçınca yaşarır sadece gözünüz de
Dert, ölmüş bir kelime kalır tüm lügatlerde
Unutmak için ilaç bütün eczanelerde
Dilek ve temenniler kısmı burada bitti
Ne diyeyim ben şimdi
Başınız sağ olsun efendim, başınız
Bakınız öldü aşkınız
DİPNOT: “ Gavur Hollanda, hain Almanya; hayırcılar ypg’ci, fetöcü, bilumum terör örgütçüdür; evet bizi batırır; yine mi salon vermemişler muhaliflere; ne olacak bu memleketin hali gibi yürek daraltıcı şeyler yazmayayım istedim bu sefer. Bir kalemde çıktı yukarıda okuduğunuz. Beğenirseniz – ki buna pek ihtimal vermiyorum. Ben beğenmedim zira.- ne ala. Beğenmezseniz tebessüm eder, geçersiniz. Bu diğer konulardan daha az fena”
