HÜDAPAR Genel Başkanı Yapıcıoğlu, "ahmağa anlatır gibi anlatıyorum" diyerek anayasanın 4. maddesine karşı olduklarını söyledi.
Ahmaktan kim veya kimleri kastettiği açık.
Siyasette dil ve üslup önemlidir. Bu dilin karşılığı benim de "ahmağa anlatır gibi anlatayım" diyerek yazıya başlamam gerekirdi. Lakin bu akıllıca olmazdı. Bu tür hareketler, kitlelerini konsolide etmek için kendilerine hakaret ettirmek isterler. Bakın bize değil, Kürtlere hakaret ediyorlar demek için. Kürtler et ve tırnak misali bizim kardeşimizdir. Dolayısıyla kimseye renginden, ırkından, mezhep veya meşrebinden dolayı bir karşıtlığımız olamaz.
Bu, işin bir cephesi.
Diğer cephesi,bu tür saldırıları cevapsız bırakmamaktır. Çünkü sükutunuz çoğu zaman başkalarının cüreti oluyor.
Önce şunu hatırlatayım, değiştirilemez madde gerçeği sadece bizim anayasamıza özgü değil. Alman anayasasında da var. Mezkur anayasanın 79. maddesindeki -değişmezlik hükmüne- göre de kimi alanlar kesinlikle değişime kapalıdır. Mesela insan onuru ilkesi, devletin temel yapısı ve demokratik ve sosyal devlet yapısı gibi.
Ayrıca Almanya'da anayasa partilere karşı da güvence altına alınmış, bu amaçla Anayasayı Koruma Teşkilatı kurulmuştur. Bu örgüt anayasa için tehdit unsuru olan her oluşumu, partiyi takibe alabilir.Kimse de bu demokrasiye aykırıdır diyemez. Bizde demokrasi her hainliği mümkün kılan bir rejim gibi düşünülür. Doğru değildir. Demokrasiyi yıkmanın özgürlüğü olmaz.
HÜDAPAR'ın karşı çıktığı 4. madde devletin temel yapısını koruyan madde. Yani ilk üç madde bu madde ile güvence altına alınmıştır.
Peki ilk üç maddede ne var?
Ülke ve milletin bölünmez bütünlüğü var.
Demokratik, laik, hukuk devleti var.
İstiklal marşı var,
Bayrak var.
Cumhuriyet var.
Dördüncü maddenin değiştirilmesini istemek bu maddeleri değiştirmeye giden yolu açmaktır.
Yapıcıoğlu açıkça, biz istiklal marşına, Cumhuriyete, bu ülkenin adına, bölünmez bütünlüğüne, demokratik, laik, hukuk devletine ve ay yıldızlı bayrağına karşıyız, bırakın bunları değiştirelim diyor.
Bunlara karşı olan başkaları da var. Mesela PKK'da Türkiye'nin adından rahatsız oluyor. Bayrağını istemiyor. Ülke ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne karşı çıkıyor. PKK'ya niçin bölücü terör örgütü diyoruz? Bunlara karşı olduğu ve silahla hedefine ulaşmak istediği için.
Ama aynı şeyleri söyleyen HÜDAPAR'ı meşru bir parti olarak görüyoruz. Erdoğan bu partiyi hangi ihtiyaçtan dolayı meclise soktu,bilen var mı?
Her halde binde bir olan oyu için değil. Siz bakmayın şimdi bu maddelerle sorunumuz yok dediklerine, daha belediye başkanı iken Güneydoğu ile ilgili hazırlattığı bir raporda, sorunun çözümü için bu maddelerin değişimini gerektiren hususlar vardı.Yani HÜDAPAR'dan çok önce bu konu İslamsız İslamcıların gündemine girmişti.
Bu tür konularda -doğru tepkiler- vermek lazım. Fakat yeterli tepkinin gösterildiğini söylemek mümkün değil. Bahçeli,Yapıcıoğlu'nun sözleri için "bizim için yok hükmündedir" dedi. Olan bir şeye yoktur demek onu yok eder mi? Eğer MHP Erdoğan için bir şey ifade etseydi, MHP tabanının yüzde yüz karşı olduğu bir partiyi Erdoğan ittifaka dahil etmezdi. MHP tabanının -hassasiyetlerini- dikkate almadığına göre Erdoğan için -yok hükmünde olanın- HÜDAPAR değil, MHP olduğu anlaşılıyor. Sn Bahçeli bu gerçeği görmeli ve MHP'yi mazisi ile mütenasip bir konuma çekmelidir.
Türkiye'nin yeni bir anayasaya hele bu kafayla hazırlanacak bir anayasaya ihtiyacı yok.
Türkiye'nin yeni bir iktidara ve bu ucube sistemden kurtulmaya ihtiyacı var.