Toplum olarak yüksek bir saygısızlık, had bilmeme , terbiyesizlik dönemi yaşıyoruz .
MKE Ankaragücü spor kulübü başkanı , Rizespor’la takımının oynadığı berabere biten maçtan sonra maçın hakemini yumruklayarak dövdü hakem aldığı darbeyle yere düştü , yere düşünce başkanın yanındaki yancıları yerdeki hakemi tekmeleyerek dövdüler .
MKE Ankaragücü sanıyorum tüm Türkiye’deki sporseverlerin sempati ile baktığı kulüptür.
Bizler Ankaragücü’nü Devletin gücü olarak algılayıp Ankaragücü kulübüne o gözle bakarız.
MKE ( makine kimya endüstrisi) 1950 yılında kuruldu ama esas kuruluş tarihi Türk savaş tarihi ile başlar .
MKE Türk milleti var oluşuyla ortaya çıkan bir kurum . Ankaragücü de doğal olarak kökü Türk milletiyle beraber olan bir gurur kulübümüz .
Ankaragücü kulübünün başkanı Türkiye’yi 22 yıldır yöneten Ak partinin kurucusu, milletvekili .
Kulüp başkanının sahaya girerek maçı bitiren hakemi yanındaki yancılarıyla beraber tekme yumruk dövmesine giden dakikalardaki ruh halini iyi incelemek lazım.
Şöyledir herhalde “Ben iktidar partisinin kurucusuyum, milletvekiliyim, param var pulum var, devletin en tepesine bir telefonla ulaşabiliyorum. Hakem kim , kurallar kim , kanunlar kim. Ben tüm bunların üstündeyim .hatta Türkiye’nin sahibiyiz biz . Döverim de söverim de”
Lisanslı futbolculuk, kulüp yöneticiliği, kulüp başkanlığı, federasyon yöneticiliği yaptım.
Kast sisteminin bu kadar ayyuka çıkışını görmedim .
Son zamanlarda operasyonlar yapılan mafya çeteleri var. Kimi serbestçe uyuşturucu satışı yapıyor , kimi kendi halinde ticaret yapmaya çalışan işletmelere çöküyor ,kimi devlet bankalarından kredi kullanarak geri ödemeyip bankayı dolandırıyor dolayısıyla garibin gurebanın hakkına çöküyor.
Bu gibi davranışları yapanların ruh halinde bakanlarla , iktidar milletvekilleriyle çektirdikleri resimlerin, iktidar ile olan ilişkilerinin kendilerine hak sağladığının düşüncesi var tabii.
Türkiye’de son 20 yılda devlet erkini şahsi çıkarlarına kullanan kullanmaya çalışan iktidar partisi ile ilişkili irili ufaklı gruplar menfaat şebekeleri oluşturuldu.
Ankaragücü başkanının yaptığı davranışı herhangi bir kulüp başkanı aklından bile geçiremez.
Ve tabii maalesef tüm dünyaya rezil olduğumuz bu davranışı ona yaptıran onu bu düşünceye sevk eden kendini o stadın hâkimi ve sahibi olarak Gördüren bir güç var.
İşte o güç ulufe dağıtır gibi güç dağıtıyor .
Sorunumuz sistemsel .
Bu derebeylik düzeni devam ettikçe bugün Ankaragücü başkanının yaptığını yarın Çemişkezekgücü başkanı yapacaktır.
Balık baştan kokuyor ….