Değerli okuyucularım abartısız söylüyorum neredeyse hemen hemen her gün mevcut iktidar kanadı tarafından, İstanbul’un seçilmiş belediye başkanı sn. Ekrem İmamoğlu’na yönelik olarak yapılan asılsız iftira, isnat ve suçlamalara rastlamak mümkün. Bunlara son günlerde güya sözüm ona ekonomi yaptırım adı altında devletin kamu kurum ve kuruluşlarını kullanmak suretiyle belediyeye ait olan Hamidiye sularını almama boykotu uygulatma kararı aldıklarını görüyoruz. Yapmayın beyler ayıptır, çocuksu tutum ve davranışlar devletin en üst makamında olan sizlere gerçekten yakışmıyor. Nedir bu Ekrem İmamoğlu düşmanlığı? Nedir bu çekememezlik, nedir bu kıskançlık.
Gelelim İstanbul Belediyesi’ni milli ittifak adayı Ekrem İmamoğlu kazanınca, Hamidiye Su’yunu boykot eden kuruluşlara. İstanbul Büyük Şehir Belediyesini sırf Ekrem İmamoğlu kazandı diye boykot eden bazı yandaş özel ve kamu teşekküller, hangileriymiş hep birlikte öğrenelim:
- Kültür, Bilim ve Sanayi Bakanlıkları
- Milli Saraylar
- Koza Holding
- Vakıfbank
- Denizbank
- Bahçelievler ve Arnavutköy Belediyeleri
- TEDAŞ
- TEİAŞ
- Türgev
- Seta
- BDDK
- Şok Market
- YTÜ
- AKP Genel Merkezi
- TGS
- Kadir Has Üniversitesi
Şimdi burada;
AKP Genel Merkezi’ni anlarız rakip partinin adayı kazandı alışveriş etmemesi bir nevi makul karşılanabilir,
TÜRGEV’i de anlarız başında Bilal oğlanın bulunduğu bir kuruluş,
Özel kuruluşları anlarız musluğumuz kesilir korkusuyla saraya yağ yapmak için bu alışverişi bitirebilirler,
Amma!
Dvletin bakanlıklarının boykotunu,
Kamu kuruluşların boykotunu bana kimse anlatamaz arkadaş.
O kurum ve kuruluşlar kimsenin babasının hanı değil, malı da değil. Bu zamana kadar su ihtiyacını Büyükşehir belediyesinden satın alarak temin edeceksin muhalif bir parti adayı kazandı diye iktidara biat edip yalakalık edip boykot uygulayacaksın.
Bakın beyler!
O kurumları babasının hanı zanneden zatı muhteremler!
Gün gelir devran döner sizi ne reisiniz Erdoğan, ne Bilal oğlan nede AKP kurtarabilir hukuk karşısına çıkmaktan, bu yanlı tutum ve haksız davranışınız yüzünden.
Devletin kurumları taraf tutmaz,
Devletin kurumları birilerinin emrine girmez,
Kanun ne ise, hukuk ne ise o çerçevede bütün Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına eşit davranır,
Devletin kurumları arasında çekişme olmaz,
Düşmanlık olmaz,
Kendi aranızdaki taht kavgaları yüzünden 16 Milyonluk İstanbul’a boykot uyguluyorsunuz, şunu sakın unutmayın, bunun bedelini önümüzdeki seçimde ağır ödersiniz tıpkı 23 Haziranda ödediğiniz gibi haberiniz ola.
Bakıyorsun koskoca devletin bakanı sırf İstanbul Belediye başkanlığını farklı bir parti adayı kazandı diye yandaş tutum içerisine giriyor, ey bakan ey zatı muhterem Soylu! O koltuk sana da kalmaz Sultan Süleyman’a kalmadığı gibi bırak sarayın gözüne gireyim diye;
Bırak yağ yapmayı,
Bırak bu yanlı davranışları.
Vazgeç bu tutum ve tavırlarından.
Nasıl ki Cumhurbaşkanlığı makamı sadece bir partinin değilse, senin o koltukta oturduğun bakanlık makamı da bir partinin değildir. Nasıl ki İstanbul Büyükşehir Başkanlığı bir partiye ait değilse. Devletin makamları uyum içerisinde çalışır devlet adabı bunu gerektirir. Unutmayın ki siz Ekrem İmamoğlu’nu cezalandırmıyorsunuz 16 Milyon İstanbul’u cezalandırıyorsunuz, bunun faturası size önümüzdeki seçimlerde pahalıya patlar bilesiniz. Onun için diyorum bırakın Ekrem İmamoğlu düşmanlığını, bırakın husumet beslemeyi İstanbul hepimizin İstanbul’u, Türkiye hepimizin vatanı ve hepimiz aynı geminin içerisinde yolculuk ediyoruz. İstanbul’un yanlış politikalarınız yüzünden zarar görmesi Türkiye’nin zarar görmesi anlamına gelir sizlerin, bizlerin zarar görmesi anlamına gelir. Devlet büyüklüğüne düşen yardımcı olmaktır, önünü açmaktır, kolaylık sağlamaktır, omuz omuza verip İstanbul’u yaşanır kent haline dönüştürmektir. Kavganın, çekişmenin, düşmanlık beslemenin kimseye faydası olmaz bunu bilin.
Buradan yandaş görsel ve ulusal basın medyasına da sesleniyorum !
ATV, NTV, CNN TÜRK, HABERTÜRK, KANAL 7, KANAL D, BEYAZ TV vb gibi özel kuruluşlarla birlikte, devletin kurumu olmasına rağmen AKP kanalı gibi çalışan TRT, SABAH, YENİ ŞAFAK, AKİT, HÜRRİYET, MİLLİYET, VATAN, GÜNEŞ ve TÜRKİYE gazeteleri aklınızı başınıza alın, AKP sizi sürekli koruyup kollayamaz bilesiniz. Gün gelir devran döner bunun hesabını sizde yargı önünde verirsiniz bilesiniz. Yalan yanlış haber yaparak insanların algılarıyla oynamayın objektif olun, ilkeli olun, omurgalı bir duruş sergileyin. İnsanları yalan yanlış haber yaparak zan altında bırakmayın, ne ahlaken ne de dinen uygun değildir. Günahtır kul hakkına giriyorsunuz iftira atarak yalan yanlış haber yaparak. Üç günlük dünya da, üç kuruşun hatırına kula kulluk etmeyi bırakın, kulluk sadece ve sadece yüce yaratıcı olan kainatın rabbi olan Allah’a yapılır, kula değil bilesiniz.
Son olarak bir uyarıda bulunmak istiyorum hem sizler için, hem de kendi adıma. Bütün devletin kamu kurumları nasıl tüm vatandaşlara hizmet etmek zorundalarsa, aynı şekilde belediye başkanları da tarafsız bir şekilde hizmet etmek mecburiyetindeler, Bursa belediye başkanı da bizim başkanımız, Gaziantep Belediye başkanı da bizim başkanımız, İstanbul, İzmir, Ankara, Konya ve diğer illerin belediye başkanları da bizlerin başkanları. Ve seçildikten sonra parti rozetini çıkarıp halka tarafsız bir şekilde hizmet etmek mecburiyetindeler; AKP’si de, CHP’si de, MHP’si de İP’lisi de, HDP’lisi de SP’lisi de. Haa etmeyiz yandaşçılık yaparız derlerse çok değil bir sonraki seçimde halk da cezayı keser bedelini sandıkta ağır bir şekilde ödetir bilesiniz sayın ve çok muhterem belediye başkanlarım uyarması benden.