Neslicanımız yobazlara inat hayat doluydu, kendisini eleştiren şarlatanlara inat, kanserle mücadele eden genç-yaşlı herkese umut ışı olmuştu. Yobazların gözünde şovmen, bizlerin gözünde yaşamın anlamı, yaşamla mücadele. Bu haldeyken dahi kendisini eleştiren aşağılık yaratıklara inat yaşamın anlamını, kıymetini haykırıyordu, sevenlerine, kendisi gibi bu hastalıkla savaşanlara. Bu hastalıkla pençeleşenlere yaşamın mücadele demek olduğunu ispatlamıştı Neslican Tay. Hayata hep gülümseyerek bakmıştı. “Ağladığım zaman çirkinleşiyorum, oysaki insana güzellik yaraşır” diyecek kadar da yürekliydi.

Azmi sayasinde daha önce 3 kez bu kanser illetini yenmişti. Ve dördüncü kez kansere yakalandı, dün gece yaşam mücadelesini kaybetti Neslican. Bizlere beklenmedik sürpriz yaptı. Olmadı bu sürpriz güzel insan. Seni sevenleri ve dualarıyla destekleyenleri apansız bırakıp gitmek olmadı.

1998 yılında Bursa’da dünyaya gelmişti genç fidanımız. Kısa zaman öncesine kadar Rize’de yaşamını sürdürüyordu. Fen lisesini bitirmişti. Gelecek hayal ediyordu yaşama dair. 20 yaşında gencecik bu fidan, hayata ışıl ışıl bakan, fakat bu illet hastalığın bir türlü peşini bırakmadığı, üniversite sınavına hazırlanıyordu sınava 2 hafta kala kanser olduğunu öğrendi eğitimine ara verdi. Fakat hayata umutla bakan bu hayat dolu güzel insan, tekrar üniversite sınavına girdi ve azmi sayesinde Bahçeşehir Üniversitesi'nde psikoloji bölümünü kazandı. Bu durumdayken bile hayattan hiçbir zaman bağını koparmadı, umutsuzlara umut ışığı olmaya devam etti.

Ve 2018 yılı... Kanser illeti nedeniyle bir bacağını kaybetmişti ve kendisine "Demir Kadın" olarak adlandırmıştı, Ayşe Arman’a verdiği röportaj esnasında "Bacağım yok ama yaşam sevincim var!" , "Bacağımın kesilmiş olmasının hayatımı etkilemesine izin vermeyeceğim. Ben bir bacaktan ibaret değilim ki... Çok daha fazlasıyım!" sözleriyle bu durumdaki yüzbinlerce insana hayata tutunma, umutla bakabilmenin adı olmuştu. Yakın zamanda hastalığı tekrar nüksetti Neslican’ın. Hastalığının dördüncü kez nüksettiğini sosyal medya hesabından biz sevenlerine duyurmuştu. Öyle ki sol bacağının kesilmesine neden olan kanser hastalığına karşı yürüttüğü mücadele azmi ile sosyal medya fenomeni haline gelmişti. Bu üzücü durum karşısında hepimiz tüm sevenleri sağlığına kavuşması için kimimiz kan bağışında bulunduk, kimimiz iyi dileklerimizi sunduk, kimimiz dualarımızla destek olduk.

Ve 15 Eylül’de İstanbul’da bir hastanede tekrar yoğun bakıma alındı Neslican. Fakat bu kez gencecik bedeni bu acıya daha fazla dayanamadı ve çoklu organ yetmezliği nedeniyle hayata gözlerini yumdu. Bu savaşı kaybedeceğini biliyordu zaten yaşarken “ kaybedeceğim ama savaşarak” demişti ve yaşam savaşını kaybetti. Sözün bittiği yerdi bizler için. Bu kısacık sürede, hayatın anlamını, yaşamın önemini ve yaşamın her şartta mücadele demek olduğunu rol model olarak kendisi gibi bu hastalığın pençesinde boğuşan insanlara öğreten ve her zorlukta tebessümü yüzünden eksik etmeyen gen fidanımız seni asla unutmayacağız, melekler yoldaşın olsun, kabrin nur dolsun.