Ülkücüler türlü ayak oyunları neticesinde, kirli tezgahlarla vakit kaybederken, her anın kıymetini bilen Erdoğan 15 gün içinde kongre yapıyor. Neden acaba hiç düşündünüz mü ?
Kılıçdaroğlu'nu ve Devlet Bey'i her seçimde sandığa gömen Erdoğan, hayalini kurduğu başkanlığa giden yolu tıkayan tek oluşumun Milliyetçi Hareket Partisindeki DEĞİŞİMCİLER olduğunu biliyor da ondan.
Biz Ülkücüler yıllarca vatan dedik, bayrak dedik, millet dedik, tek dil dedik, din ü devlet dedik. Toprağı namus bildik. Onu iç ve dış bütün düşmanlardan korumak, kollamak, sakınmak için gencecik fidanlarımızı toprağa verdik.
Gün bugündür, bugünün yarını yok. Eyvah'ı yok, vah vahı yok, keşkesi yok, ben öyle düşünmemiştimi yok.
Yok ! Yok ! Yok !
Devlet Bey'i yıllarca oylarımızla ve oklarımızla destekledik. Saygıda kusur etmedik. Ona hep inandık ve de güvendik. Allah yukarıda, o da tertemiz kalarak bizim başımızı yere hiç eğdirmedi.
Ancak her şeyin bir sonu var ve bugün Devlet Bey'in liderliğinin sonu olmazsa, rejimin sonu olacak. Ülkede kuvvetler ayrılığı rafa kalkıp, koca bir milletin kaderi sarayda yaşayan tek bir adamın dudakları arasında olacak.
Ülkücü kardeşim, öz kardeşim artık ne olur gerçekleri gör. Mevcut yapısıyla MHP sandığa gitse boğulur, meydana çıksa yalnız kalır, ateş olsa cürmü kadar yer yakar.
Bu DEĞİŞİM ivedilikle olmalıdır.
Çeçenler der ki "Biz önce yapar, sonra tartışırız." Bizim de bugün tartışmalarla, kayıkçı kavgalarıyla kaybedecek vaktimiz yok, hem de hiç yok.
DEĞİŞİM rüzgarı Erdoğan'ı Fuat Avni'nin deyimiyle titretmiştir. Bugün de Ülkücülerin titreyip kendilerine gelme vaktidir.
Türk Milletinin teminatı, çimentosu, bizatihi kendisi dediğimiz Ülkücüler bugün aksiyon alıp DEĞİŞİM rüzgarıyla yelkenlerini doldurmazsa, yarın yelkenlimiz denizin ortasında yapayalnız ve de hareketsiz kalır.
Yarın çok geç olduğunda hiç birimiz utancımızdan sokağa çıkamayız.
Koltukların sahipleri gelir geçer, aslolan Milliyetçi Ülkücü Harekettir ama bu sefer koltuk sahipleri inatlarından vazgeçmezlerse, Oğuz Kağan'dan beri var olan binlerce yıllık davamıza tarihin en büyük kötülüklerinden birini yapmış olacaklardır.
Cenab-ı Rabbül Alemin'in Yunus Suresi 100. ayette buyurduğu gibi : "Allah aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır."