Yoğun uluslararası siyasi gündeme dair görüşlerime bu yazıda bir “ES” veriyorum ve paranın dinamiğine değinmek istiyorum; cebimizdeki paranın nasıl kontrol edildiğine, nasıl daha fazla harcama yapmak zorunda bırakıldığımıza bakmamız gerektiğini düşünüyorum.

O halde başlayalım…

Dünya’nın en büyük ödeme sistemlerinden biri olan Mastercard Türkiye’nin geride bıraktığımız yılın Haziran ayında yaptırdığı bir araştırmada, büyük kalemlerde yapılan harcamalarda kredi kartına başvurulduğu buna karşın, yapılan 50-60 TL’lik market alışverişlerinde ise nakit paranın daha çok tercih edildiği tespit edilmiştir. Sistemin, nakit yerine kredi veya banka kartını kullandırmaya özendirmesinin görünen sebebi devletlerin kaynak maliyetinden tasarruf etmelerini, kayıt dışı ekonomiyle mücadele etmelerini, vergi kaçağını önlemelerini, maliyetleri daha aşağı çekmelerini sağlamaktır. Uluslararası sistem, nakitsiz bir toplum modelini yerleştirmek için var gücüyle çalışmalarına devam etmektedir. Dünya genelinde çalışmalar bu yönde sürdürmektedir. Nakitten plastiğe doğru…

Tamam, güzel… Devam edelim!

Özellikle İngiltere, Çin, İsveç ve birçok Avrupa ülkesinde kredi ve banka kartı kullanım oranında ciddi artışlar olduğu bilinmekle birlikte bu kervana Rusya da katılıyor; 2015 senesinde kart kullanım oranı yüzde 5’lik bir dilime sahipken şuan mobil ödemelerin arttığı bu ülkede yaklaşık yüzde 50’lik bir oranda banka kartı kullanımı vardır.

İyi güzel de ya biz tüketiciler, daha fazla para harcamak zorunda kalmayalım!

Mastercard Türkiye ve Azerbaycan Genel Müdürü Yiğit Çağlayan, en küçük işletmelerin bile banka kartıyla alışveriş yapmalarını sağlamak için POS cihazı bulundurmalarını sağlamaya çalışacaklarını ifade ederek, “pazarcıların da en küçük satıcısının da POS cihazı olacak. Öyle bir dünya hayal ediyoruz” demiştir. Gelecek yıllarda mevcutta en güvenilir ödeme yöntemi olarak bilinen nakit para, galiba yerini tamamen dijitale ve plastiğe (kredi veya banka kartı) bırakacak gibi duruyor.

Kredi kartıyla yapılan harcamalar ve buna bağlı olarak borçlar neden artıyor diye soracak olursak, yapılan bir araştırmaya göz atmak yerinde olacaktır.

Deneysel Psikoloji Dergisi’nin (Journal of Experimental Psychology) yaptığı araştırmada, kredi kartıyla yapılan harcamalarda beynimizin “acıyı azalttığını” ve nakite oranla daha çok para harcadığımızı gözler önüne sermektedir. Alışverişlerde kredi kartı ve nakit para arasında büyük farklar olduğunu ayrıca tespit etmiştir. Kredi kartıyla yapılan harcamalarda tüketicinin cebinden fiziki olarak para çıkmamasından dolayı daha kolay, rahat ve acı duymadan, çok daha fazla para harcandığı sonucuna varılmıştır. Kısacası harcama psikolojisi gösteriyor ki, kredi kartı veyahut banka kartı ile yapılan harcamalarda acı duymadan nakit paraya göre daha fazla harcıyoruz. Görmediğimiz bir paranın harcanmasının daha kolay olduğunu da yine bu araştırma bizlere göstermektedir. Acı çekmiyoruz hesap ekstresi gelene kadar!

Türkiye’de aktif olarak kullanılan kredi kartı sayısının tahmini 60 ila 65 milyon ve banka kartı sayısının da 120 ila 150 milyon aralığında olduğu bilinmekle birlikte, harcamaların yaklaşık yüzde 40’lık bir bölümünün -hiçte küçümsenmeyecek bir rakam- bu ödeme yöntemleriyle gerçekleştiği malumdur. *Ülkemizde 2018 yılında kredi kartlarıyla toplam 3 milyar 751 milyon 571 bin işlemle 699 milyar TL harcanmış. 2019’un ilk 9 ayında ise 3 milyar 101 milyon 203 bin işlemle 700 milyar 378 milyon TL harcama yapılmış. Yani kredi kartında neredeyse 2018 yılının tümündeki harcama miktarına 2019 yılının ilk 9 ayında ulaşılmış. İyi güzel de bir de borçlulara, kredi kartı mağdurlarına bakalım isterseniz.

Ülkemizde yaklaşık 150 milyar TL borç bireysel kredi kartında. Bu tutarın 7 milyar TL si ise takibe düşmüştür. Bankalar arası Kart Merkezi (BKM) verilerine göre kişi başına düşen kart borcunun 4 bin TL olduğu bilinmektedir. Bu sayı peyderpey artmaktadır.

Harcayın korkmayın!

Hepimiz biliyoruz ki giyimden, kozmetiğe, gıdan, vb. birçok sektöre kadar hizmet veren firmalar ürünlerini biz müşterilerine yüzde bilmem kaç ucuza satmak için internet sitesine yönlendirip kredi kartı ile aldırmaya teşvik ediyor. A ürünü mağazada 100 TL iken bir bakıyorsun ki mağazanın internet sitesinde aynı ürün 70 TL e satılıyor. Eee bunu gören masum köylü! boş durur mu aldıkça alıyor, oradan başka ürüne sıçrıyor, aldıkça alıyor. Ne güzel internette daha ucuz işte, boşalt kartını hadi durma, yap 12 ay taksit hiç durma vatandaş. Sonra gelsin hesap özeti öde dur aydan aya. Borç bitmeden bir borç daha… Kazansın sistem ve devam etsin düzen.

Adamlar kafaya koymuş, daha fazla para harcattıracaklar!

Zorunlu olmadıkça kredi kartı, banka kartı kullanmamaya ve dolayısıyla daha fazla para harcamak durumunda bırakılmamaya özen gösteriyorum. Sonrasında kredi kartı hesap özetini aldığımda bir şokla karşılaşmak istemiyorum.

İyi hafta sonları…

*Bloomberg Businessweek Türkiye, Aralık 2019.