Halife, Hz. Peygamberden sonra gelen yönetici demektir. Hilafet, bu yönetim sisteminin adıdır. Yani İslam’da birlik adına halife ile yönetilmek ve İslam birliğini oluşturmak.
Bu istek oldukça masum ve kabul edilebilir gibi.
Ama ya kazın ayağı?
Hilafeti getirdik diyelim: Paramparça olmuş, birbirinin kanına ekmek doğramakla uğraşan hangi İslam ülkesi ve hangi İslam liderini halife yapacaksınız?
İran’da Şii Hamaneyi mi, Suud Kralını mı, R.Tayyip Erdoğan’ı mı, Deaş liderini mi, Süleymancıları mı, Menzilcileri mi, Nurcuları mı, Hizb-ul Tahrircileri mi?
Hangisini halife yapıp, hangi hilafet makamında bir ve beraber olacak; bölük-pürçük İslam dünyası?
Eğer öyle bir şeye kalkışın; inanın İslam dünyasında omuz üzerinde baş kalmaz, Müslümanlar bir birinin kanına ekmek doğrarlar.
Başka yerlerde İslam birliği aramaya gerek yok. Hz. Muhammed’in hemen vefatından sonra olanları bir hatırlayalım. O muazzez insanın cenaze namazını kaç kişi kılabildi, neden?
Asrı saadet(!) denilen zamana bakarsak:
Dört halifeden üçünün nasıl öldürüldüğünü bir hatırlayalım, sebep ne idi?
Hz. Ali ile Muaviye arasında geçen ve bir utanç levhası olan hakem olayı ya da yüzük olayını hatırlayalım?
Hz. Muhammed’in göz bebeğim dediği torunu Hz. Hüseyin’in Kerbela’da yanındakilerle birlikte vahşice katledişini hatırlayalım.
Hangi İslam birliğinden bahsedersiniz? Bu istek, masum görünmekle beraber, İslam düşmanlarının; Müslümanları bir birine kırdırmak için tezgâhladıkları bir oyundur.
Günümüze bakarsak: Ortadoğu’da boğazlayanın da, boğazlananın da “Allahüekber” dediği bir İslam coğrafyası var.
Taliban, Deaş, El Nusra, Vahhabi, Sünni-Şii dört hak mezhep gerçeği var, bölük bölük olmuş bir İslam dünyası var. Türkiye’de bile hilafeti hangi cemaate, hangi dini şahsiyete vererek cemaat birliğini sağlayabileceksiniz?
Namazını kılıp, duasını edip uçağına binip Yemen’i bombalayan Suud’lu pilot neyi anlatıyor size ya da neyi anlatmıyor size?
Birlik ve beraberlik dini olan İslam, bu mu olmalıydı? Siz önce eteklerinizdeki hadis, cemaat, Sünni-Şii, tarikat taşlarını dökün. Sadece Müslümanları değil, insanları da Tanrı’nın yarattığı kutsal canlı olarak görün de birlik ve beraberlikten bahsedin.
Kadına bile dişi değil de kişi gözüyle bakmayı öğrenin de…
Bu kadar mı safsınız yoksa İslam’ı yıkma planının taşeronları mı?
Beyefendi açıklama yapıyor: “İslam da birlik istemenin neresi provokasyon?” diye
Tarihi ve İslam dünyası gerçeklerini bilmeden yapıyorsanız provokasyon değil. Ama bile bile yapıyorsanız bal gibi provokasyon ve siz de su katılmamış bir provokatörsünüz.
Türkiye’nin öncülüğünde başlattığımız “Sadabat paktı” ne oldu? Oluşturan ülkelerin tamamı Müslüman değil miydi?
Elbette İslam birliği özlenen bir değer. Ama mümkün mü? Elbette hayır. Zira günümüzdeki İslam, ne acı ve ne yazık ki: indirilen değil, uydurulan, hadis ve biat kültürlü bir İslam’dır.
Bütün bu gerçekler ortada dururken, “Hilafet için toplanın” demek düpedüz İslam coğrafyasını bu haliyle daha da kaosa sürüklemek ve Hristiyanlık karşısında eritmek ve planlı bir provokasyondur.
İlla ki İslam birliği diyorsanız; başka yolları da var: Ekonomik, askeri, sosyal, kültürel, siyasi alanlarda da birlik sağlanabilir, gücünüz yetiyorsa.
Orucun ne zaman tutulup ne zaman bozulacağında bile birlik olamayan İslam dünyasını, HİLAFET sancağı altında birleştirecekmiş. Hadi oradan hadsiz!. Hadi oradan şuursuz! Bu haliyle İslam dünyasının tek sığınağı; demokratik, laik, sosyal hukuk devletidir.
İyice bunaldılar ya da sıkıştırılıyorlar ki: Bir gün “Arap Alfabesi” istiyorlar, ertesi gün “Hilafet”. Dünya yapay zekâ ile uğraşıyor, biz geri zekalılarla !. Ulu tanrım sen Müslümanlara merhamet eyle.
Esen kalınız.