Dün Fatiha bilmez,kafatasçılar diye aşağılanan ülkücüler bugün Afrin'e koşuyor. Arkasına ABD ve Rusya gibi güçleri alan PKK/PYD ihanetinin önünü kesmeye çalışıyor. Aynı coşku,yani şahadet arzusu -Fatiha bilen- diğerlerinde var mı bilemem. Ama siyaseti bu şekilde yapmanın ne kadar yanlış, ne kadar vicdan dışı olduğu ortada. Bu ülkenin her genci dinini diyanetini öğrenmeye çalışır. Dindarlığı bir parti ve lidere merbutiyetten ibaret görürseniz bu gerçeği göremezsiniz. Ülkücüler dün de vatan, millet ve Allah için kanlarını sebil ettiler, bugün de ediyorlar. Başkaları da ediyor elbette. Demek ki üç oy için kimseye ön yargıyla,art niyetle bakmamak gerekiyormuş...
SAİT NURSİ
Önceki gün Yeniçağ'dan A.Takan yazısına "Vatan Haini Sait Nursi" başlığını uygun görmüştü. Bu tip kavramları o kadar rahat, o kadar muhasebesiz kullanıyoruz ki bu ülkede neredeyse aşağılamadığımız kimse kalmayacak. Sait Nursi, bir din ve ahlak adamı, bana göre ona vatan haini diyenlerden daha az vatansever değil. Şeyh Sait isyanına karşı çıkıp sözünü dinleyenleri isyana katılmaktan caydıran,Bitlisli Molla Selim İsyanında -devletle- beraber hareket eden bir isimdir Sait Nursi. Keza, Paris Konferansına telgraf çekip,Şerif Paşa'nın Ermenilerle kurduğu ittifakı ret eden,kaderimiz Türklerledir diyen bir kişidir. Atatürk'le yıldızının barışmadığı doğrudur. Böyledir diye de kimse vatan haini olmaz. Abdülhamit'le de yıldızı barışmamıştır,tıpkı Mehmet Akif gibi. Farklı düşünüyorlar diye insanları böyle kolayca yaftalarsanız geriye tutunacak kimse kalmaz.
Milliyetçi hareketin muhafazakar kesimlerde giderek irtifa kaybetmesinin arkasında bu tip yazıların,önüne geleni etiketleyen yazarların büyük etkisi vardır. Herkesi suçla,herkesi aşağıla sonra da bu millet bize niye oy vermiyor diye merak et. Niye versinler ki?
MİLLİ GAYRİ MİLLİ
Şu sıralar en çok milli, gayri milli kavramları revaçta. Herkes kendini mili diğerlerini gayri milli olarak kodluyor.
Millilik lafla olmaz.Ülke menfaatlerini hiç bir güç odağının etkisinde kalmadan her şeyin önünde tutan,iç politikada mevzi kazanmak için dışarıda müttefik aramayan,dış bir güce yaslanmayan herkes millidir. Söz gelimi partinizi millete danışarak da kurabilir,ABD veya Rusya'ya danışarak da kurabilirsiniz. Birincisi milli, ikincisi gayri millidir.
Öyle yanlışlar, öyle politik hatalar yapılıyor insan bu nasıl politika, bu nasıl millilik diye sormadan edemiyor. Bulgaristan Türklüğünden bir örnek vereyim: Hak Ve Özgürlükler Hareketi 1990 da kuruldu,Onursal başkanı Ahmet Doğan. Bu parti 2005 seçimlerinde yüzde 13 oy alarak 34 Milletvekili çıkarmıştı. 2017 seçimleri öncesi 36 Milletvekili ve ayrıca bakanları vardı. Türkiye-Rusya krizi sırasında Ahmet Doğan, Bulgaristan'ın tarafsız kalmasını istediği için AKP İktidarı tarafından hedef haline getirildi.Hak ve Özgürlükler Hareketine karşı Şeref Halk partisi kurduruldu. 2017 seçimlerinde Halk ve Özgürlük Hareketine karşı Şeref halk partisi ilke DOST parti ittifakla girdiler. İttifak partileri yüzde 2.95 oy alarak baraj (%4) altında kaldı.HÖH yüzde 8.94 oy alarak on milletvekili kaybederek 26 milletvekili çıkardı. Bulgar Türkleri bölündü. Eskiden kapılarımızı kilitlemezdik, aramıza fitne girdi şimdi kapılarımızı kilitlemeden yatamıyoruz. Birbirimizden şüphe eder hale geldik,Bulgar milyarlar akıtsa bizi bu hale getiremezdi,diyorlar.
Şimdi bu politikaya millidir denilebilir mi?