Kadın bir dostun sayfasında görmüştüm.
Emi sözcüğü bazı kelime ve cümlelerin sonuna öyle yakışıyor, o kelime ve cümleye öyle anlam yüklüyor ki!
Farkına bile varmadığım bu “EMİ” beni öyle duygulandır ki yazayım dedim.
Cümlelerin sonuna emi o kadar yalın ve içten yakışıyor.
Bir sevgi, bir şefkat bir güven, bir değer yüklüyor.
Örneklerle başlayayım:
Sokağa çıkan yavrumuza, eşimize:
Aman dikkat et EMİ.
Sakın üşütme EMİ.
Tembih ve dikkat işlerinde:
Varınca beni aramayı unutma EMİ,
Aç kalma EMİ,
Söylediklerimi sakın unutma EMİ.
Çocukken ya da gençlik yıllarımda duyduğum bu EMİ’ler, kulağıma hoş gelirdi.
Dedem, ninem, anacığım ve babam derlerdi ki;
Başın sıkışırsa hemen bizi ara EMİ,
Bir şeye ihtiyacın olursa çekinme söyle EMİ.
Şu “emi” deki anlama bakar mısınız?
Bu emiler var olduğunca sırtınız yere gelir mi, özgüveniniz tavan yapmaz mı?
Nedenini bilmiyorum ama bazen de kızar sinir olurdum, bu EMİ’ tembihli cümlelere.
Şimdi düşünüyorum da nedenini anlamakta zorlanıyorum.
Sanırım büyümüş olduğuma inanıyor, başımın çaresine kendimde bakabilirim güveni miydi acaba beni kızdıran diye düşünüyorum.
Bana artık çocuk gibi davranmayın psikolojisi miydi ki?
Şimdi geriye dönüm düşünüyorum da akıl edemediğim, akıl erdiremediğim ne kadar “EMİ” ler varmış meğer.
Aklın yatmazsa EMİ,
Başına bir iş gelirse EMİ,
Derslerin zayıf olursa EMİ,
Gibi yüzlercesi, bana ışık ve umut imişler.
Çocukluk ve gençlik yıllarının ruh hali, bu “emi” lere akıl erdirmede beni zorlamışlar.
Oysa ne kadar zarif imişler
Ne demek istiyorsun Peker dediğinizi duyar gibiyim.
Sevgili okurlarım, değerli takipçilerim!
Demem o ki, ne kadar “EMİ” varsa, ne kadar “EMİ” li cümle kuruluyorsa; o kadar insanın, o kadar seveninin umurundasın, önemindesin, yüreğindesin demektir.
Bir düşünün size kim “EMİ”li cümleler kurar?
Ve unutmayın ve kendinize iyi bakın, Tanrıya emanet olun EMİ!