1918 yılına gelindiğinde Birinci Dünya Savaşı, Osmanlı İmparatorluğu'nun dâhil olduğu İttifak devletlerinin her bakımdan aleyhine gelişen bir durum ortaya çıktı.
1917'de Bolşevik İhtilalı’nın ardından Rusya'da başlayan iç savaş İtilaf devletlerinin askeri gücüne ciddi bir darbe vurdu.
Ancak, aynı yıl Amerika Birleşik Devletleri'nin savaşa katılması yenilgiyi kaçınılmaz hale getirdi.
Osmanlı İmparatorluğu, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu, Almanya ve Bulgaristan barışın sağlanması için İtilaf devletleriyle temasa geçtiler.
Osmanlı İmparatorluğu adına Bahriye Nazırı Rauf Bey tarafından, Limni adasının Mondros Limanı'nda demirli Agamemnon zırhlısında 30 Ekim 1918 akşamı Mondros Mütarekesi imzalanmıştır.
15 Mayıs 1919'dan 9 Eylül 1922 tarihine kadar süren Kurtuluş Savaşı'nda görev alan askerlere ve sivillere, o dönemde milletvekili olanlara, savaşa katılan alayların sancaklarına, Erzurum ve Sivas kongrelerine katılanlara, özel bir kanunla İstiklal Madalyası verilmesi uygun görülmüştür.
Toplam asker-sivil 95.261 kişi İstiklal Madalyası ile taltif edilmiştir.
İstiklal Madalyası kanunu 29 Kasım 1920 günü Meclis'te kabul edildi.
Kabul edilen 66 sayılı kanun, 4 Nisan 1921 günü Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
TBMM’nce verilen ilk madalyaların kurdele rengi yeşildi.
Daha sonra milletvekillerine yeşil, cephede bulunanlara kırmızı, cephe gerisinde hizmette bulunanlara beyaz renkte kurdelesi olan madalyalar verilmiştir.
Cephede görev almış milletvekillerinin madalya şeritlerinin yarısı kırmızı, yarısı ise yeşildir.
Türkiye'de ayrıca kırmızı şeritli İstiklal Madalyası sahibi 3 Büyük Şehir Gaziantep, Kahramanmaraş ve Şanlıurfa'dır.
Kastamonu'nun İnebolu ilçesi de kırmızı şeritli İstiklal Madalyası ile taltif edilmiştir.
En son Kurtuluş Savaşı'na katılan 1317 yani 1901 doğumlular da İstiklal Madalyası alabilmişlerdir.
İstiklal Madalyası, madalya sahibinin vefatı üzerine; varsa oğullarından en büyüğüne, oğlu yoksa kız çocuklarından en büyüğüne, kız çocuğu da yoksa babasına, o da yoksa anasına, o da yoksa eşine miras yoluyla intikal eder.
İntikal işlemleri Milli Savunma Bakanlığı Askeralma Genel Müdürlüğü tarafından yürütülür.
1960'lı yıllarda bazı kırmızı şeritli İstiklal Madalyası sahiplerinin geçim darlığı nedeniyle dilendiklerini ve ayakkabı boyacılığı dahi yaptıklarına maalesef şahit oluyoruz.
Gazilerimizin bu durumuna çok üzülen İstanbul Senatörü Mebrure Aksoley (1902, Selanik-1982, İstanbul) Meclis'e bir kanun teklifi vererek İstiklal Madalyası sahiplerine şeref maaşı bağlanmasını teklif etti.
Süleyman Demirel Hükümeti İstanbul Senatörü Aksoley'in teklifine olumlu yaklaştı.
Zira Başbakan Süleyman Demirel'in babası Yahya Demirel de Kurtuluş Savaşına katılanlar arasındaydı.
İstiklal Madalyası verilmiş bulunanlara vatani hizmet tertibinden Şeref Aylığı bağlanması hakkındaki 1005 sayılı kanun 24 Şubat 1968 tarihinde yürürlüğe girdi.
Bu satırları kaleme alan bendenizin babası Derviş Özdemir (1898-1986) Birinci Dünya ve Kurtuluş Savaşlarına katılmış ve Atatürk'ün süvari muhafızı olarak hizmet etmiştir.
Babam Derviş Özdemir askerlik tezkeresini 1923 yılında Balıkesir'in Balya İlçesinde bizzat Atatürk'ün elinden almıştır.
Öte yandan, Balıkesir'in Balya İlçesi Belediyesi Panayır Caddesi'nin adını Gazi Derviş Özdemir Caddesi olarak değiştirmiştir.
Ankara Büyükşehir Belediyesi ise Çankaya İlçesi sınırları içerisindeki bir caddeye Derviş Özdemir Caddesi adının verilmesini uygun görmüştür.
Eyüp Sabri Tuncer Kozmetik Sanayi A.Ş'nin kurucusu merhum Eyüp Sabri Tuncer de kırmızı şeritli İstiklal Madalyası sahibiydi.
Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi bir kadirbilirlik örneği vererek Mamak İlçesi sınırları içerisinde Lalahan'da bulunan Eyüp Sabri Tuncer Kozmetik Sanayi A.Ş.'ne ait fabrikanın önündeki caddeye Eyüp Sabri Tuncer Caddesi isminin verilmesini uygun görmüştür.
Bu vesileyle başta ATATÜRK olmak üzere Kurtuluş Savaşı kahramanlarını şükran ve minnetle anıyorum.
Ruhları şad, mekânları cennet olsun.