MHP, bir davanın kalesi ve Türkiye düşmanlarına karşı Türkün direnç noktası idi. Bahçeli ve ekibi, bu direnci kırmak, ülkücüleri iğdişleştirmek, ılımlaştırmak için elinden geleni yaptı ve yapmaya da devam ediyor.
Bahçeli’ye sormak gerek: Erciyes başta olmak üzere ülkenin çeşitli yerlerinde yapılan (Bursa-Kocayayla, Konya Yakamanastır, Mersin Taşeli) MHP’nin şahlanış, birlik ve beraberlik tutkalı olan kurultayları neden iptal ettiğini?
MHP’nin gidişatından memnun olmayan ülkücüler, kurultay istediler. Bahçeli AKP’nin de desteğiyle bu girişim ve istekleri birer birer yok saydı. Taaa Sivas-Gemerek’ten iptal kararları çıkarttı.
Ülkücüler, ülkenin iyiliği için çıkış yolu aradılar. Cesurlar, MHP’den ayrılarak M. Akşener’in başkanlığında İYİ Parti’yi kurdular ve orada toplandılar.
Kalanlar ise şartsız ve karşılıksız AKP’nin ve Sn. Erdoğan’ın destekçileri oldular.
M. Akşener ve cesurlar, MHP’den ayrılmadılar; MHP’de parti içi demokrasi işletilmediği için çıkış yolunu yeni parti kurmakta buldular.
Parti içi demokrasi işletilse idi Sn. Akşener MHP’nin genel başkanı olacaktı. AKP ve Sn. Erdoğan’ın da TBMM’deki sayısal üstünlüğü sona erecekti. Bu gün AKP, MHP’nin kayıtsız-şartsız desteği ile TBMM’den yasa çıkartabilmektedir.
Yani MHP’li delegelerin isteğine rağmen Sn. Akşener mağdur oldu. Haklı olarak da MHP’den koparak İYİ PARTİYİ kurdular.
Bir partiden kopup da ilk seçimde TBMM’ne giren kaç parti var? Sn. M. Akşener ve cesurlar, bütün demokrasi dışı ayak oyunlarına karşın, seçimlere girmeyi başardılar ve TBMM’nde de etkin bir muhalefet etmeyi başardılar.
O günlerde oylarının % 18-20 olduğu kamuoyu yoklamalarında görülüyordu. Yine demokrasi dışı engellemelere rağmen, bütün engelleri aşarak bu başarıyı yakalamış bir cesurlar harekâtı olarak dimdik TBMM’nde ve meydanlardalar.
AKP’den ayrılan A. Davutoğlu’nun GELECEK Partisi ile A. Babacan’ın DEVA Partilerinin oylarının ancak % 2 ila 4 olduğu düşünülürse. İyi Parti, asil milletimizin gönlünde çok iyi bir yer edinmiştir.
Bu başarının sırrı, İyilerin seçmen ile birlikte hareket etmesi ve asil Türk insanının hislerine ve ihtiyaçlarına hitap etmesidir.
İyi Parti seçmeni, akıllıdır, şuurludur. Milli ve manevi değerlere sözle değil gerçekten sahiptir.
Davasından ve ideallerinden kopan bir MHP asla değildir. Fakir-fukara, garip-guraba edebiyatı yapıp; fakir ve fukarayı görmeyen ve unutan bir AKP hiç değildir.
Lütfen sapla samanı karıştırmayınız. İyi Partili seçmen, partisinin bir başka partinin güdümünde olmadığını çok iyi biliyor.
Sn. Akşener ve MHP’den kopanlara “Eve dönün, bu sizler için daha hayırlıdır” çağrısını yapan Sn. Bahçeli ve Balgat ekibi, aynaya bakmalı ve kendilerini bir sorgulamalı. “Biz nerede idik, şimdi neredeyiz, bu arkadaşlar ve seçmen neden bizden koptular?” diye.
Meral Hanım ve ekibi yerlerinde durur ve davayı omuzlamaya devam ederlerse; biz de dimdik yanlarında dururuz. Ya değilse paşa gönülleri bilir. Ülkücüler çok iyi teşkilatçıdırlar da unutulmasın.
Özünde MHP seçmeni ile İyi Parti seçmeni aynıdır. Aynı çileyi çekmiş, aynı davaya omuz vermişlerdir. Bu konuma gelmenin suçlusu seçmen değil, davasından ve değerlerinden kopan Bahçeli ve kurmaylarıdır.
M. Akşener ve İYİ partililere onca hakareti yapan: illet-zillet, çamur-çukur, Fetöcü iftirasını yapan Bahçeli ve ekibi hangi yüzle M. Akşener’in yüzüne bakabilecekler? Edep yahu!
Tarihe bakın! Hep İYİLER kazanmıştır. Onlar kaybederken de kazananlardır.