Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç, mangalda sucuk yellemesi ile ülke gündemine geldi; getirildi. Allah! Vaveyla koptu... Millet aç, bunlar sucuk yiyor... Başkanın sucuk yellediği yer ise bir açılış. Daha doğrusu açılışı şenlik haline getirme niyeti... Memduh Başkan, spor bakanı ve Kayseri mebuslarından mütevelli protokol ile yapılan merasim (Erciyes eteklerine kurulan Yüksek İrtifa Kamp Merkezi), anlıyorum ki sucuk kurbanı olup, güme gitti.
Ben Ak Partili değilim; fakat bildiğim konu hakkında eğriye eğri, doğruya doğru yazmayı görev bilirim. Okuyucuya karşı yazar sorumluluğu da bunu gerektiriyor. Dolayısıyla mangal sucukla bastırılan şu tesisi kimse anlatmadı; madem biraz anlatayım.
O halde:
Yüksek İrtifa Merkezi; Kayseri ve Türkiye adına gerçekleşen (laf ola demiyorum) güzel projelerden biri... Kayseri Büyükşehir Belediyesi, Gençlik ve Spor Bakanlığı iş birliğiyle kotarılan bu tesiste 6 futbol sahası var. Türk ve yabancı ülke futbol takımlarının kamp yapması için umarım iyi bir seçenek olacaktır. Olimpik yüzme havuzu, basketbol, hentbol ve voleybol adına çok amaçlı kullanılabilecek bir de kapalı spor salonu yapılmış. Ayrıca kompleks içinde fitness salonu da kurulmuş. El hasıl Memduh Büyükkılıç, Türk sporuna (altyapı olarak) muazzam bir tesis kazandırdı ki burada süreç (tessisin yapısal büyümesi) devam edecek. Sucuğu bir kenara bırakabilirsek kompleks hem Türk sporuna hizmet edebilir hem Kayseri’ye... Uyuşturucu müptezeli, aşağılık bir yaratığın 27 yaşında gencecik polisi katlettiği şu memlekette sporu düşünmek ve hizmet etmek az da olsa bahse ve takdire değerdir. Öyle de işin içine düşük siyaset, siyaset yancıları, bağırsak medyası ve sucuk girince, o da diğer amorf, sakat gerçeğimiz olup çıkıyor. 1800 rakımda, Erciyes Dağı eteklerine kurulan şu güzel tesisi o zaman kim, n’etsin değil mi?
Yineliyorum; Ak Parti’yi tasvip edersiniz, etmezsiniz; müstakil ve dört başı mamur bir kanaate lafımımız elbet olmaz. Ülkedeki sosyal, ekonomik ve psikolojik şartları ağır gördüğümüzü bilmem daha kaç kez yazalım?!. Şimdi Memduh Büyükkılıç’ı “varsa” belediyecilik hizmetlerindeki yetersizliği ile eleştiren eleştiriyorsa ne diyeceğiz!.. Haddizatında Kayserili takdir eder, oy verir seçer, seçmez; keza Büyükkılıç, iki dönemdir seçilen bir belediye başkanıdır.
Sucuğa gelelim:
Azıcık bu Kayseri’yi tanıyan (veya öz Kayserili) ise pastırma-sucuk yellemesinde tüten dumana ancak gülecektir. Aklıma geldi; eskiden çemen vardı, sanırım o şimdi meftunluktan düştü, unutuldu Kayseri’de. Sokaklar ve kahvelerde hatırlarım 1990’lara kadar ki ekmekarası çemen satılırdı.
Kıymetli okur, bu şehrin hemen hemen her etkinliğinde yemek kültürü öne alınmaktadır. Örneğin her yıl, gastronomi etkinliği düzenleniyor Kayseri’de, biir misiniz? Konu Kayseri mâhâlli ise bu kişi, o kişi; Ak Partili, MHP’li yahut CHP’li de fark etmez; aynı gelenek ve âdete havale işler hep yapılır, yaparlar. Hatırlayın, Özhaseki bir ara Kılıçdaroğlu’ndan tazminat kazanmış, onun parasıyla sucuk alıp, vatandaşa dağıtmıştı; misal... Eh; “pastırma, sucuk, mantı da Kayseri’nin doğasıdır” demeye gerek var mı? Kayserili başta, çoğu memleketin siyaset erbabı, şehrinin marka imajını öne alan, onu değerlendiren halkla ilişkiler “piar”, reklam çalışmalarını gözardı etmez. Sonuçta Memduh Büyükkılıç da bir siyasetçidir; hem de başkanı olduğu şehrin topolojisini bilen, hemşehri karakterini, diline gayet vakıf bir siyasetçi... “Leblebi mi dağıtacaktık” demesi bu sebep. Erciyes eteklerine (yani dağın başına) davet edilen Kayseri sakinini aç, biilaç halde evlerine gönderecek değildi Büyükkılıç. İşi sahiplenen sadece belediye değil; bu arada Kayseri Ticaret Odası da devredeymiş; başkanın beyanıyla sucuk paraları onlardan çıkmış.
Ülkede siyaset, hakkaten sevilir bir iş değil. Ota çöpe gelmez mevzular ile vatandaş enselemek için dördüncü kol dahil, her türlü manipülasyon devreye alınıyor arkadaş. E kardeşim, biraz seviyeli siyaset, gazetecilik, köşe yazarlığı yapsanız kimin hatrı kalacak? Adamı kızdıran konu ise bu, basit mavraları herkesin yapar olmasıdır.
Şunu diyeyim: “Memduh Büyükkılıç mangal-sucuk yaptı” diye sokakta yürüyemez hale gelmeyecek ve Kayserili de bu sebepten başkanı kınamayacaktır. Eğer Ak Parti bununla biter diyorsanız “bardağı taşıran son damla” misali, seçimlerde biz de Ak Parti de görürüz. Yine yazıya geçeyim; iktidarın işi bu şartlarda (böyle) devam ederse gerçekten zor. Sanırım Ak Partililer ülke insanın daraldığını, bunaldığını anlamıyor; daha vahimi toplum-arası fay hatları ve kopuşlar o radde kabarıyor ki herkse aklıselim olmak zorunda.
Şimdi;
Bırakın sucuğu da şunları sorgulayın; bilelim ya da bildirin ki o zaman “tamam oldu” diyelim. Ey Memduh Başkan, belediyende israf var mı? Belediyende çalışanın hakkını hukukunu koruyor musun? Adil misin? Liyakate önem verir misin? Soralım ve sorun ki o zaman herkes başkanın notunu versin!
Belli kıymetli okur: bu ülkeyi elbirliği ile haşat etmeyi çok iyi becermekteyiz. Bakalım elbirliği ile yarınlara emin bakacak bir vaziyete gelecek miyiz?